10 Kasım EN BÜYÜK YAS

Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ü saygı ve sevgiyle anıyoruz..

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Yüce Önder ATATÜRK, tarihler 10 Kasım 1938 perşembe günü saat 09.05'i gösterdiğinde, Dolmabahçe Sarayı'nda hayata gözlerini yumdu. Atanın ölümü tüm Türkiye'yi yasa boğduğu gibi, bütün dünyada da geniş bir yankı uyandırdı. Dünya büyük liderlerinden birini kaybetmişti..

Evet, Her 10 Kasım günü, saat 9.05'te duyulan siren sesiyle birlikte Atamızı bir kez daha saygıyla anıyor ve huzurunda eğiliyoruz.

Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 80. yıl dönümündeyiz.. Aramızdan ayrılışının üzerinden koskoca 80 yıl geçti. Üstün kişiliği ile tüm dünyayı kendine hayran bırakan bir lider olan Mustafa Kemal, şu kısacık hayatında bir ulusun kötü talihini yenmesini sağladı ve dünya tarihinde de benzeri görülmemiş bir eser bıraktı.

Atatürk, ömrü boyunca milleti için çalıştı, çabaladı, bunu bir görev saydı. Ulusu için canını ortaya koymaktan biran bile çekinmedi. Her türlü zorluğa katlanarak kendini ulusuna adadı. Ve bugün bile onla ama onsuz olmanın tarifsiz hüznünü yaşıyoruz. Yalnızca 10 Kasımlar değil; doğan her günde ufkumuzda Atatürk’ün mücadele azmi, bizlere yüklediği sorululukları ve gösterdiği hedefleri her daim aklımızda.. Ancak bu şekilde ulu önderin kutsal emanetini gelecek çağlara ve nesillere ulaştırabiliriz.

Ulu Önder, idealist bir liderdi. En büyük ideallerinden birisi de, milli sınırlarımız içinde, milli birlik ve beraberlik duygusuyla kenetlenmiş bir millet oluşturmaktı. Toplumun her kesimini kucaklayan bir halk adamıydı. Çünkü hep halkı için uğraşmış, halktan birisi gibi davranmıştı. O, ne olursa olsun hep bizlere güvendi ve inandı. Özellikle biz gençleri ülkenin aydınlık geleceği olarak gördü. “Küçük Hanımlar! Küçük Beyler! Hepiniz geleceğin birer yıldızı, gülü, mutluluk parıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizlersiniz. Kendinizin ne kadar önemli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız.” sözü de bunun en güzel göstergesidir.

İşte bunun içindir ki; 10 Kasım'ın daha özel bir anlam ve önemi vardır bizler için.. Aydınlanma-çağdaşlaşma-modernleşme yolunda ilerlediğimiz 21 yy’da daha ileriye gitmeyi amaçlayan yeni nesiller yetiştirmek, Atamız gibi düşünebilmenin ilk adımıdır ve bu adımı atarken, her birimizin geçmişimizi iyi bilmemiz gerekmektedir.

Atamızın 80 yıl önce bize emanet ettiği, bizim de yükseltmek zorunda olduğumuz Cumhuriyet ve ilkelerine sonsuza dek sahip çıkmalıyız. Bir 10 Kasım daha onsuz ama onunla dopdolu olarak onu sevgi ve saygıyla anıyoruz..

ATAM,  sen hep bizimlesin ve hep bizimle var olacaksın!..