1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Arınç'tan Bahçeli'ye övgü
Arınçtan Bahçeliye övgü

Arınç'tan Bahçeli'ye övgü

Ertuğrulgazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP lideri Devlet Bahçeli'yi övdü.

A+A-

Bilecik'in Söğüt İlçesi'nde düzenlenen 732'nci Ertuğrulgazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin dün gündemle ilişkin kendisine soru yönelten gazetecilere "Ertuğrulgazi'nin huzurunda siyaset olmaz" şeklindeki sözleri nedeniyle tebrik ve takdir ettiğini söyledi.

Arınç tören sonrası basın mensuplarının sorusu üzerine "2020 İstanbul olimpiyatlarının kaybedilmiş olmasına elbette üzülüyoruz. Büyük bir heyecan ve büyük bir beklenti ile olimpiyatların İstanbul'da olacağına inanmıştık" dedi. Söğüt ilçesinde 6, 7 ve 8 Eylül tarihleri arasında düzenlenen ve bugün sona eren Ertuğrulgazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'ne Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Millet Partisi Genel Başkanı Aykut Edibali, Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar ile AK parti, CHP ve MHP'li milletvekilleri ile çok sayıda kişi katıldı. Helikopterle Bursa'dan Söğüt'e gelen Bülent Arınç ilk olarak Ertuğrulgazi Türbesi'ni ziyaret ederek dua okudu. Arınç kurulan Yörük çadırlarının bulunduğu yerden geçmeyerek merdivenlerin olduğu bölümden şenlik alanına gitti. Arınç, alanda kurulan bir Yörük çadırının yanına Türk Bayrağı'nı dikti, Yörüklerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

BAHÇELİ PROTOKOLDEN AYRI OTURDU

Bahçeli ise dün Ertuğrulgazi Türbesini ziyaret ettiği için türbe ziyaretinde bulunmayarak tören alanına geldi. Bahçeli, önceki yıllarda olduğu gibi protokol koltuklarının bulunduğu yerde oturmayarak ön sıranın sol tarafında oturmayı tercih etti. Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar, "Hoşgeldiniz" dediği Devlet Bahçeli'yi Arınç'ın bulunduğu protokol koltuklarının olduğu yere davet etti ancak Bahçeli bunu kabul etmedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli törende yaptığı konuşmada Ertuğrul Gazi'nin ocağında, mukaddes emanetlerinin çevresinde, anılarının sıcaklığında gururla toplanıldığını söyledi. Üç kıtayı kanatlarının altına alan, insanlığa adalet, hidayet ve merhamet tebliği yapan bir ceddin ahfadı olmanın sorumluluklarının çok fazla olduğunu ifade eden Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şüphesiz bunun farkında ve bilincinde olmanın ötesinde yaşamaya ve yaşatmaya var gücümüzle çalışmalıyız. Çetin yollara, zor şartlara, sürekli güncellenen oyunlara, devamlı irileşen ve genişleyen karanlık kampanyalara rağmen geçmişimizden kopmadan geleceğimizin stratejik amaçlarını tayin etmeliyiz. Ve tabii olarak, dünden devraldığımız kutlu mirasın mana ve ehemmiyetini ziyadesiyle bilmeli, hakkıyla benimsemeli ve layıkıyla da geleceğe taşımaya gayret etmeliyiz. Çünkü saygıyla yâd ettiğimiz Ertuğrul Gazi'nin ve liderlik yaptığı 400 çadırlık Türkmen varlığının en başta gelen vasiyeti budur. Şu anda üzerine bastığımız topraklar Türklüğün umudu, İslam'ın zafer müjdesi olan ulu bir çınarı, hükümran bir nesli asırlar öncesinde bağrından yetiştirmiştir. Söğüt, imparatorluğun yetişme ve serpilme yuvasıdır. Söğüt, kardeşlikle geçen, zaferlerle süslenen, kudretle perçinlenen Türk asırlarının kader ve kavşak yeridir. "

FETİHLER YALNIZCA KILIÇLA OLMAMIŞTIR

Ertuğrul Gazi sancağının müteakip yüzyıllarda dalga dalga yayılarak kıtaları şemsiye gibi örttüğünü söyleyen Devlet Bahçeli şunları kaydetti:

"Bu aziz vatan köşesine yerleşen Kayı Boyu, Türk milletinin milli ve manevi hasletlerini, hoşgörüyü esas alan vicdanlı yönetim anlayışını sadakatle sahiplenmiş, bir nimet gibi görmüş ve bir bayrak gibi taşımıştır. Kuşkusuz, ecdadımızın fetihleri yalnızca kılıçla olmamıştır. Toplumlar, milletler ve ülkeler zorla, şiddetle, tehditle ve zorbalıkla elde edilmemiştir. Her zaferimiz gönüllerde karşılık bulmuş, kalplerde huzur uyandırmıştır. Osmanlı sarığı yiğitliğin, mertliğin ve cesaretin sembolü olduğu kadar; iyiliğin, birliğin, yardımlaşmanın ve hala özlemle andığımız kalıcı barışın da alâmetifarikası olarak insanlığın hafızasına kazınmıştır. Her seferimiz, her hareketimiz mazlumların, uzanacak el bekleyen biçarelerin; dini, dili ve kökeni ne olursa olsun feryat eden her faninin lehine ve yararına sonuç doğurmuştur. Ertuğrul Gazi ocağı zalim tekfurların, kan ve ölüm üzerine gelecek inşa eden haç kuşanmış barbarların tam karşısında yer almış ve kesinlikle bu tavrından ödün vermemiştir. Ecdadımız kaba kuvvete, kaba güce, öldürmeye ve yok etmeye değil, yaşatmaya ve kalplere girmeye çalışarak 400 çadırlık pınarı okyanus heybetine dönüştürmüştür. Muhterem ceddimiz Osmanlı'nın üstün askeri güç ve birikiminde, birlik ve dayanışma duygularının payı çok ama çok önemli bir yer işgal etmiştir. Her gittikleri yere, daha adil, daha dürüst ve daha şefkatli bir idareyi de beraberinde götürmüşlerdir. Tarihimizin hiçbir döneminde, fethedilen topraklara sömürge muamelesi yapılmamış, buraların doğal kaynakları yağma ve talan edilmemiş, insan unsuru köleleştirilmemiştir. Ne üzücüdür ki, bir zamanlar barışın, kardeşliğin ve birliğin hüküm sürdüğü yerler; bunalım ve buhranın kapanına sıkışmış, toplumsal, siyasal ve ekonomik darboğazın pençesine düşmüştür. Gerek etnik, gerek mezhep ve gerekse bölgesel sorunların getirdiği savaş ve çatışmalar maalesef buraları esaret altına almıştır. Sanıyorum, Söğüt meşalesinden mahrum olmanın bedeli, hatta sırt dönmenin acı faturası bu şekilde ortaya ve yüzeye çıkmıştır. Bilinmelidir ki, şiddete karşı insaf, ihanete karşı sadakat, hiddete karşı nezaket, zulme karşı insaniyet, bölünmeye karşı birlik, parçalanmaya karşı bütünlük, müzakereye karşı cesaret Kayı Boyu'nun ve büyük Türk milletinin desturu ve tercihidir. Biliyoruz ki, Yörük ve Türkmenlerin sofrasında kardeşlik vardır. Yörük ve Türkmenlerin çadırında kahramanlık vardır. Yörük ve Türkmenlerin gözlerinde büyük Türk milletinin payidarlığı saklıdır. Yörük ve Türkmenlerin sözlerinde hayır ve rahmet bulunmaktadır. Ve Yörük ve Türkmenler devletimizin direği ve milletimizin ilelebet sadık bekçileridir. Bu tarihi teminat var olduğu müddetçe hiçbir hain, hiçbir kötü niyet ve hiçbir bölücü emel başarıya ulaşamayacaktır."

ARINÇ'IN KONUŞMASI

Bahçeli'den sonra konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da "Ne mutlu bize ki, 7 yüzyıl sonra yine burada, her şeyin başladığı yerde, her zamankinden daha güçlü bir şekilde bir araya geliyor, hatıralarımızı tazeliyoruz. Tüm nesillerin bu isimleri bilmesi ve tanıması için anma şenliklerinde buluşuyoruz" dedi.

İslam'da, ayrımcılık ve dışlamanın olmadığını ifade eden Bülent Arınç şöyle devam etti:

"İslam'da zorlama yoktur, hak, hukuk, sevgi ve saygı vardır. Bizim cesurluğumuz zalimlere, hak ve hukuku ihlal edenlere; mütevazılığımız ise, kardeşlerimize ve insana insan gibi muamele edenlere karşıdır. Bin yıldır bu topraklarda, Malazgirt'ten Domaniç'e, Söğüt'e uzanan ve buradan üç kıtayı kanatları altına alarak sayısız kavmi ve ülkeyi şefkatle, sevgiyle kuşatan bir milletin evlatlarının bugün de düşüncesi aynı, uygulamaları aynıdır. Gururla söylemeliyim ki, bu büyük milletin mensupları olarak dün olduğu gibi bugün de, bütün değerlerin ayaklar altına alındığı bu dönemde, yine adaletin, onurun, ahlakın sahibi ve emanetçisiyiz. Doğu'dan Batıya, Afrika'dan Asya'ya, gittiğimiz her yerde sevginin, hoşgörünün, adaletin sancaktarı olduk. Bugün de çevremiz gözlerini, kulaklarını Anadolu'ya çevirmiş, dün Ertuğrul Gazi ve evlatlarından gördüklerini, bugün de torunlarından beklemektedir. Dün nasıl her gittiğimiz yere sevgiyi, adaleti ve muhabbeti götürdüysek, bugün de aynı kararlılıktayız. Bu kararlığımızı, Söğütten, İznik'ten, Karakeçili'den, Alanya'dan ve Siverek'ten alıyoruz. Biz başkaları gibi, ağlayan bir çocuğun feryadına sırtını dönüp gidecek yapıda bir millet değiliz. Biz tarihimizin her anında olduğu gibi bugün de, yarın da o gözyaşını dindirmek için çırpınacağız. Bize miras kalan irfan terazisinde, bir damla gözyaşına denk gelebilecek hiçbir karşılık yoktur."

Söğüt'te her yıl iktidarı ve muhalefetiyle, çok farklı siyasi tercihlere sahip insanlar olarak bir araya gelindiğini belirten Arınç, "Bizim siyasi farklılıklarımıza rağmen, lisanımız bir, gayemiz bir olmalıdır. Millet, memleket dendiğinde hepimizin yüreğindeki hissiyat aynıdır.
Ülkemizde sırtımız pek ise, dışarıda başımız dik olacaktır. Allah'ın izni ile yürüyüşümüz bu yolda ve istikamet üzerine olacaktır. Hiçbir kuvvet, milletimizin başını önüne eğdirmeye muktedir olamayacaktır. Dün olduğu gibi bugün ve yarın da bu kutlu insanların yolu yolumuz, ülküsü ülkümüz olacaktır. Allah, kardeşlik ruhumuzu yaralamak isteyen, fitne tohumları ekerek bizleri birbirimize düşürmek isteyenlere fırsat vermesin" dedi.

BAHÇELİ'Yİ TAKDİR ETTİ

Kendisinin 5'inci kez Söğüt Şenlikleri'ne katıldığını ifade eden Bülent Arınç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dün kendisine güncel konularda soru yönelten basın mensuplarına "Ertuğrulgazi'nin huzurunda siyaset olmaz" şekildeki sözlerini televizyon haberlerinde izlediğini söyleyerek şöyle konuştu:

"Burada bir bütün Anadolu var. Sadece Bilecik, Bursa, Balıkesir Eskişehir yöresinden değil, Türkiye'mizin her yerinden gelenler var. Çok değerli genel başkanlarımız var. Biraz evvel konuşmalarını yapan sayın Devlet Bahçeli gibi, BBP Genel Başkanı sayın Mustafa Destici, Millet Partisi Genel Başkanı sayın Aykut Edebali CHP'den ayrıca AK Partimizi temsilen mecliste divanda görevli arkadaşlarımız, çok sayıda milletvekillerimiz var. Şunu söylemek istiyorum. Dün sayın Devlet Bahçeli buradaydı. Akşam televizyon haberlerinde çok güzel bir sözünü dinledim. Kendisine günlük siyasi haberlerle soru soran gazetecilere aynen şunu söylemiş 'Ertuğrulgazi Beyin huzurdayız, burada siyaset konuşmayalım.' Kendisini tebrik ediyorum, takdir ediyorum. Değerli kardeşlerim burada on binlerce insan var. Hepsinin gönlünde bir genel başkan mutlaka tuttuğu bir siyasi parti var. Burada bir siyasi rekabetin içinde değiliz. Ertuğrulgazi'nin huzurundayız. İmparatorluğumuzun kurucusunun manevi huzurunda biraz önce dua ettik. Şimdi de Yörüklerimizle, kardeşlerimizle birlikteyiz. Hepimizin gönlünden geçen sevgiler aynen kalsın ama burayı hiçbir zaman bir siyasi çekişme ve bir arena haline getirmeyelim, zaten getirmediniz. Bundan sonra da hep böyle olsun. Siyasi atmosferin içerisinde birbirimizi kırmak hiçbir zaman doğru değil. "

TÖRENİ TERK ETTİLER

Bu arada BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile Millet Partisi Genel Başkanı Aykut Edibali'nin kendilerinin kürsüye davet edilmemesine tepki göstererek töreni terk ettikleri öğrenildi.

ARINÇ'IN OLİMPİYAT DEĞERLENDİRMESİ

Halk oyunları ve Mehteran Bölüğü gösterisinin ardından tören geçişi yapıldı. Törenden sonra Söğüt ilçesindeki Namlı Otel'e giderek burada öğle yemeği yiyen Arınç çıkışta basın mensuplarının olimpiyatla ilgili sorusuna şu yanıtı verdi:

"Bu değerlendirme Bahçeli'nin söylediği siyaset kapsamına girmez. 2020 İstanbul Olimpiyatlarının kaybedilmiş olmasına elbette üzülüyoruz. Büyük bir heyecan ve büyük bir beklenti ile olimpiyatların İstanbul'da olacağına inanmıştık. Başbakanın başkanlığında çok kuvvetli bir heyetle temsil ettik. Çok başarılı bir sunum yapıldı. Tüm dünya basını tekrarladı. Fakat oylamada birinci turu geçmemize rağmen Tokyo karşısında daha geride kaldık. Ben kendimizi kazanmış gibi görüyorum. Şüphesiz kazanabilseydik, tüm imkanlarımızı kullanacaktık. Türkiye'nin İstanbul'un muhteşem bir tanıtımı olacaktı. Ama bu oylamada farklı faktörler devreye giriyor, biz aslında her şeye hazır olmamıza rağmen maalesef kazanamadık. İnşallah önümüzdeki en büyük olimpiyatları, en büyük organizasyonları Türkiye'de yapacağız. Biz başarılı bir sunumla bir propaganda yaptığımıza inanıyorum. İnşallah ilerisi daha güzel olacak."

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.