Arkeolojik değerleri sayesinde kültür turizminin parlayan yıldızı olarak gösterilen Gaziantep'te, "Anadolu Arkeoloji Enstitüsü" kurulması için düğmeye basıldı.

Zeugma ve Karkamış Antik Kentleri ile Yesemek Heykel Atölyesi başta olmak üzere çok sayıda arkeolojik alana sahip Gaziantep'te, 2 yıldır sürdürülen arkeoloji enstitüsü kurulmasına yönelik çalışmalar meyvesini veriyor.

Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen "AB-Türkiye Anadolu Arkeoloji Enstitüsü Projesi" kapsamında, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Gaziantep'e geldiğinde balkonundan halka hitap ettiği Bey Mahallesi'ndeki eski öğretmenevi binasının, enstitüye dönüştürülmesi kararı alındı.

Buna göre zemin katta yer alan restoran ve mutfak yapısı, kullanım hakkına sahip Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü, Şahinbey Rehberlik Araştırma Merkezi ve Kendirli Kültür Merkezi tarafından, Büyükşehir Belediyesine tahsis edildi. Büyükşehir Belediyesi Koruma Uygulama Denetim Büro (KUDEB) ve Dış İlişkiler Daire Başkanlıklarının birlikte yürüttüğü çalışmalar sayesinde, 1 aya kadar hizmet verebilir hale gelmesi planlanan enstitü için çalışmalar aralıksız sürüyor..

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni kurulan dünya düzeninde kültürel eserlerin yükselen bir değer olduğunu dile getirdi.

Gaziantep'ten Şanlıurfa Göbeklitepe'ye, Hatay'dan Adıyaman'a kadar uzanan bölgenin, büyük medeniyetleri bünyesinde barındırdığını anlatan Şahin, ancak bugüne kadar bölgede arkeolojiye kafa yoran ve dünyada bu konuda söz sahibi insanların bölgeye çekilemediğine dikkati çekti.

Şahin, bölgede alanında uzman kişilerin fikir alışverişinde bulunabilecekleri, araştırmalar yapabilecekleri bir bilim üretim merkezine ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

"Dünyanın en iyisi olacak"

Fatma Şahin, Gaziantep'te arkeoloji enstitüsünün kurulması için yaklaşık 2 yıl önce karar aldıklarını ve bu alanda çalışmalara başladıklarını anımsatarak, şöyle konuştu:

"Bu bölgenin böyle bir şeye ihtiyacı var çünkü bu işin anavatanı ve merkezi burası. Bu merkezin İstanbul veya Ankara'da değil de Gaziantep'te kurulması tesadüf değil. Biz bu alandaki gücümüzü bildiğimiz için büyük bir proje ürettik. Bu projeyi de daha anlamlı kılabilmek için Atatürk'ün Gaziantep'e geldiğinde çıkıp halka seslendiği balkonun bulunduğu binanın içini kullandık. Tüm işlemlerin tamamlanması 2 yılımızı aldı. Projenin içerisinde büyük bir dijital kütüphane, külliyat yer alacak. Tüm dünya arkeologlarının da gelip bilgi alışverişi yapabileceği bir merkez olacak. Bu merkez, bölgenin parlayan yıldızı olarak kentin kültürüne ve şehir ekonomisine önemli katkı sağlayacak."

Gaziantep'in, Türkiye'nin en büyük ekonomisine sahip ilk 5 şehri arasında yer aldığını ancak ilk 3'e girmeyi hedef belirlediklerini belirten Şahin, "Bunu başarabilmemiz için de yüksek teknolojili sanayi, kültürel değerlerine sahip çıkmış turizm yapısına ihtiyacımız var. Bu enstitü de bu anlamda çok önemli bir yapı kazanıyor. O yüzden enstitünün içindeki detaylara baktığınızda dünyanın en iyisi olacak." diye konuştu.

Enstitü için 10 milyon avroluk bütçe ayrıldığını ve bunu da AB desteğiyle hayata geçirdiklerini kaydeden Şahin, projenin büyük oranda tamamlandığını ve enstitüyü 1 aya kadar görkemli bir törenle hizmete açmayı planladıklarını sözlerine ekledi.