Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Beşar Esed yönetiminin Suriye’yi uçaklarla bombaladığından yakınırken, “Burada üzücü olan uluslararası toplumun birlik eksikliğidir. Ne yazık ki uluslararası toplum birleşik bir duruş ortaya koyamıyor. Rusya ve Çin gibi ülkeler, Şangay Beşlisi ülkeler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan ülkeler bu konuda yardımcı olmuyor.” dedi. Babacan, Suriye’de hayatın normale dönmesi, Esed’in ülkeyi terk etmesi gerektiğini de vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ile Türk Amerikan Birliği (TAA) tarafından verilen Türk-Amerikan Dostluk Yemeği’ne katıldı. ABD‘den senatörlerin de bulunduğu yemekte söz alan Babacan, Suriye ve Irak’ta siyasi sorunların büyüdüğünden şikâyet etti. Bu ülkelerin Türkiye’ye çok yakın olduğuna işaret eden Babacan, “Ama şu an durum çok kötü. Suriye’de 100 bine yakın sivil öldü; kadın, erkek çocuk. Milyonlar ülke dışına gönderildi. 400 bin Suriyeli şu an Türkiye’de. Bunun 200 bini kamplarda, 200 bini ayrı şehirlere dağıtıldı. Bir 100 bin de sınırlarda, yardımlarda bulunduğumuz yerlerde. Ürdün’e de bayağı bir Suriyelinin yığıldığı malum.” ifadelerini kullandı.

Beşar Esed yönetiminin uçaklar ile halkını öldürdüğünden, şehirlerini bombaladığından dert yanan Babacan, şöyle devam etti: “Burada üzücü olan uluslararası toplumun birlik eksikliğidir. Ne yazık ki uluslararası toplum birleşik bir duruş ortaya koyamıyor. Rusya ve Çin gibi ülkeler, Şangay Beşlisi ülkeler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan ülkeler bu konuda yardımcı olmuyor. Suriye’de hayat, hemen normale dönmeli. Esed, halkını öldürdü, artık ülkeyi terk etmeli. Esed yönetimi geçerli değil. Şu aşamada Arap Ligi’ne dahi davet Beşar Esed’e değil muhaliflere yapıldı. Yine İslam Örgütü’nde bu aralar Suriye yok. Türkiye tarafının Suriye için yaptığı her şey, tamamen uluslararası hukuka uygundu. Suriye ile ilgili tek başına bir şey yapmadı. Çünkü Suriye beşeri bir sorundur, bölgesel bir sorundur, uluslararası bir sorundur. Onun için uluslar arası duyarlılık, dikkat gerektirir.
Irak için de kaygılar tavana vurdu. Seçimler yakın. Ülkede gerilim var; Maliki de iyi bir tavır takınmıyor. Temelinde dini ve etnik ayrılıklar Irak için bölücü unsurlar olmamalıdır. Malum, Irak’ın toprak bütünlüğü bizim için önemli. Onun için umudumuz, seçimlerin ardından göreve gelecek iktidarın ayrım yapmaması; birliği temin etmesidir.”

Yemekte ekonomiye değinen Babacan, makro reformların Türkiye’yi 2009 bunalımından koruduğunu kaydetti. Bunalım ortamında önemli vaatlerde bulunduklarını aktaran Babacan, “3 sene için Orta Vadeli Program ortaya koyduk. Reformlara ara vermedik. Temelinde Türkiye, 2009’dan bu yana ortalama yüzde 6,7 büyüdü. Borcun milli gelire oranı yüzde 14’e indi. İstihdam 4,7 milyon arttı.” açıklamalarında bulundu.

Türkiye ve ABD’nin partner ve müttefik ülkeler olduğuna da temas eden Başbakan Yardımcısı,”Bu mefhumlara bir de Barack Obama model ortaklığı ekledi. Bu gayet önemli. Çünkü iki ülke; aynı fikirlerden, paydalardan yana. Hakları, hukuku öne alıyor. Dış siyasette de hedefleri uyumlu, yöntemleri yer yer aynı olmasa da. İki ülke dünyanın her bir yerinde olaylara duyarlı olup katkıları olup olmadığına önem veriyor.” dedi.

ABD ile siyasi bağların güçlü olduğunu anlatan Ali Babacan, bunun ticarete de sirayet etmesi temennisinde bulundu. ABD’nin Avrupa Birliği (AB) ile yakında serbest ticaret anlaşması (STA) yapacağını belirten Babacan, bu durumun Türkiye’nin aleyhine olacağından söz etti. Bu durumun dengeleri yerle bir edeceğini dillendirdi. ABD’ye paralel bir STA yapmayı önerdi.

Son olarak Türkiye’nin Amerika kıtasında 2008’de 12 elçiliği bulunduğunu bildiren Babacan, 2013 itibari ile bu sayının 34’e dayandığını duyurdu. Yakında Kolombiya, Peru, Kosta Rika ve Panama’ya da elçilik açılacağını sözlerine ekledi.

TUSKON Başkanı Rızanur Mera ise Türkiye’nin ABD ile diyalogunun arttığını ancak ticaretinin güçlü olmadığını ifade etti. Meral, yatırımları ve ortak faaliyetleri artırmada en büyük rolü şirketlerin oynayacağını savundu.
ABD’nin AB ile yapacağı STA’ya göndermede bulunan Meral,”Bu, iki tarafı ilgilendiren teknik bir konu. Ama Türkiye ile ticarete olumlu katkı sunmayacak. Onun için biz paralel bir STA talep ediyoruz. Diğer türlü bundan zarar görürüz.” yorumunu yaptı.

TAA Başkanı Faruk Taban da ABD ve Türkiye’den yatırımcılarına el ele vermeyi, ortak faaliyetlerde bulunmayı öğütledi.

Sanat müziğinin beğenilen eserlerinin de seslendirildiği yemek, plaket takdimi ile sona erdi. CİHAN