MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında milletvekillerine sesleniyor:

İşte Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları:

 "Türk Milleti milli ve manevi değerlerini korumaya kararlıdır, Türk milletini böldürtmeyeceğiz!

Son 11 yıldır Cumhuriyet tarihinin en üzücü gelişmelerine tanıklık etti. Millet ve devlet hayatı tahrip edilmiş, Türkiye zulmün kapanına kıstırılmıştır.

İktidar geçmişle hesaplaşıyoruz diye milli birliğimize saldırı gerçekleştirmiştir. Devamlığını duygu sömürüsünde gören menfaat teşekkülü olarak kendisini göstermiştir.

Bölücü teröristler dışında herkesle arasına mesafe koymuştur.

9 açıkhava toplantısı düzenledik. 9 Kasım Ankara Tandoğan'da son toplantımızı gerçekleştirdik. Milyonlarca vatandaşımız davetimize icabet ederek, Türkiye'ye sahip çıkmıştır. Yandaş kalemlar yazmasa da, bizimle ilgili haberleri saklasalar da milletimizle buluşmamızı engelleyememiştir.

9 Kasım'da Tandoğan dolup taşmış, eşine benzerine zor rastlanır bir coşkuya sahne olmuştur.

Türkiye'yi Çanakkale ruhuyla sahipsiz bırakmayacağız.

Ülkemizin elini zayıflatacak her müdahalenin karşısına biz duracağız. Türk milletine tarihten gelen tuzakları kuran mihraklara imanımızla ve ülkümüzle direneceeğiz.

Terör işbirlikçiğiyle mimlenmişlere hadlerini bildireceğiz.

Ne Mutlu Türküm Diyene sözü hak ettiği sesine kavuşacaktır. Türk milleti soylu ruhuyla egemenliğinin hakkını verecek, kötülerin hakkından gelecektir.

Başbakan ne yaparsa yapsın tarihsel varlığımızı engelleyemeyecek.

AKP valisi sanki sokak kabadayıları gibi sanki ona buna sataşmak, çatmak ve kavga çıkarmak için fırsat kollayan bir meczup gibi terör estirmiştir. Kalabalıkların üstüne hakaretle ağza alınmayacak galiz ifadelerle yürüyen bir devlet görevlisine Adana müstehak değildir ve olmamalıdır.

Denizli'de kız öğrenciler erkeklerle birlikte kalıyor. Bu muhafazakar yapımıza yakışmaz. Valiye söyledim gereğini yapacak.

Yardımcısını kum torbasına çevirdi. Başbakan'ın kendisini üstü süte yalanlayan, bir dediği diğerini tutmayan sayısız açıklaması vardır. Bir başbakan iki erdoğan denilirken sanırım denilen budur. İnkar ve yalanlar... Yok demedim yok görüşmedim sözler her fırsatta şahsını inkar etmiştir."