"2002 yılının sonuydu..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker ve yardımcısı Lydie Polfer ile yaptığı görüşmede bulundum. 
Türkiye’de yeni bir dönem başlıyordu. 
Ev sahibi Başbakan, kendisi için en önemli konuyu, en sona bırakmıştı. 
Başbakan Yardımcısı Lydie Polfer’i işaret ederek, “Koalisyon ortağım güzel bir hanım olsa da, çok zor. Siyasi başarınıza gıpta ediyorum. Sizden bu işin sırrını rica ediyorum!” 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu “sırrı”, esasen “suçu” anlamına geliyor. 
Başka bir ülkede siyaset yapanlar, gıpta ettiklerini alenen söyleyebiliyorlar. 
Peki, Türkiye’de yaşayanlar, siyaseten karşısındaysalar, ne yapacaklar? 
Bu siyasi başarıyı takdir ediyor olsalar bile açıklayamazlar. 
Doğrusunun, elbette milli iradeye saygı duyarak, sandıkta netice almak için çalışmak olduğunu biliyorlar. 
Ancak... 
Hatırı sayılır bir kesim, artık kesin bir inanca sahip ve diyor ki, bu iş çözülmeli ve biz bunu sandıkta çözemeyiz! 
Peki, ne yapıyorlar? 
Demokrasi dışı, teamül dışı ve hatta akıl dışı taktik hamleler yapıyorlar. Bu taktik adımlar, Türkiye’ye zarar verecekse “versin” diyorlar. 
Ülke turizmini, esnafı zarara uğratacaksa, “uğratsın” diye düşünüyorlar. 
Diyorlar ki, ülke tanıtımımıza darbe vuracak, imajımız zedelenecekse, “vursun, zedelensin”! 
Yeter ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a zararı dokunsun. 
Oysa hayat bugünden ibaret değil... 
Unutmayın, nerede ve hangi olayda olursa olsun; “Amaca giden her yol mübahtır” derseniz, eninde sonunda, “Yanlış hesap Bağdat’tan döner!” 
The Times’taki ilan tam da böylesi bir tezgâh. 
Siyaseten işlerine geldiği için bu densizliğe kılıf uydurmaya çalışanlara acıyorum. 
Anlaşılıyor ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı siyaseten netice alamayacaklarını düşünenler, önümüzdeki günlerde daha farklı tezgâhlarla ortaya çıkacaklar. 
Ortada başarı varsa, tezgâhın her türlüsüne hazır olacaksınız! 

TURKMEDYA GRUBU İÇİN YENİ DÖNEM 

Başta AKŞAM olmak üzere, Skyturk360, Güneş, Alem FM ve Lig Radyo, ÇUKUROVA HOLDİNG tarafından LİMAK-KOLİN-CENGİZ ortaklığına satıldı. 
Altını tekrar çiziyorum: ÇUKUROVA HOLDİNG satıyor, LİMAK-KOLİN-CENGİZ ORTAKLIĞI alıyor. 
Bir hafta önce, son maaş ödemeleri grubun yeni sahipleri tarafından yapıldı. 
Eklemem gereken bir husus daha var: Başından itibaren bu süreçte TEK BİR KURUŞLUK KAMU KAYNAĞI kullanılmadı. 
Alem, Platin, FourFourTwo, Stuff ve Autocar dergileri için masada şimdiden 6 ayrı teklif bulunuyor. 
Digiturk için ise, 3’ten fazla ciddi talip var. 
24 Mayıs’ta el konulan medya grubunun satışı zor olan parçaları şimdiden satıldı. 
Satış potansiyeli daha yüksek olan diğer kalanlar ise, en geç bir ay içinde satılacaktır. 
Bu arada, önümüz bayram, çalışanların bütün alacakları ödendi. 
Buradaki başarı iklimi daha da yeşertildi. 
Platin, ağustos sayısında benimle kapsamlı bir söyleşi yaptı. 
TURKMEDYA GRUBU’nun misyon ve vizyonunu, hedeflerimizi ortaya koyduk. 
Orada ayrıntılarıyla anlattığım hedefimizi, burada tek cümleyle ifade etmek isterim: 
TURKMEDYA GRUBU, 
YENİ BİR EKOL OLACAKTIR!"