İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 14. duruşmaya, tutuklu sanık Mehmet Çeliker ile mağdur Bedri Baykam katıldı. 

Duruşmada esas hakkındaki son beyanları sorulan Baykam'ın avukatı Şükran Tezel, suçtan pişmanlık duymaması ve husumetini açıkça tekrarlaması nedeniyle sanık Çeliker'e, en üst limitten ceza verilmesini talep etti.

Baykam: "Sanık en üst sınırdan cezalandırılsın"

Bedri Baykam da "Bu dava sürecinde ortaya atılmaya çalışılan savunma bahanelerinin boş olduğu açıktır. Husumetin devam ettiği açıktır. Sanığın en üst sınırdan cezalandırılmasını istiyorum" dedi.

Esas hakkındaki görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Bilgin Uysal, daha önce verdiği mütalaayı tekrar ettiğini kaydetti. Uysal, sanık Çeliker'in, mütalaada belirtilen kanun maddeleri kapsamında cezalandırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

Savunması sorulan sanık Çeliker'in avukatı Ramazan Yeşilkaya ise müvekkilinin Adli Tıp Kurumu'na sevk edilerek yeni bir rapor alınmasını talep ettiklerini söyledi. Bu talebi, daha önce bir rapor alındığı gerekçesiyle reddedilen avukat Yeşilkaya, müştekilere karşı işlenen suçun "kasten yaralama" suçu kapsamında kaldığını savunarak, bu maddeden karar verilmesini, lehte olan hükümlerin uygulanmasını ve müvekkilinin tahliye edilmesini talep etti. 

Duruşmada, son sözü sorulan sanık Mehmet Çeliker de "Bedri'ye karşı hala aynıyım. Bedri ile ilişkim, söylediğim sözler, aynen geçerlidir" ifadelerini kullandı.

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Çeliker'in, Bedri Baykam'a yönelik "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 15 yıl, Tuba Kurtulmuş'a yönelik de yine aynı suçtan 10 yıl olmak üzere toplam 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.