Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte İmam Hatip Okullarına yapılan baskıyı böyle anlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kızları Esra Albayrak ve Sümeyye Erdoğan'ın mezun oldukları, Kadıköy Ahmet Sani Gezici Anadolu Kız İmam Hatip Lisesi hizmet binası ile 2015-2016 eğitim öğretim yılı açılış törenine katıldı. Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra eşi Emine Erdoğan ve kızı Esra Albayrak da yer aldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Kuran-ı Kerim okunmasıyla başlayan törende bir konuşma yapan Erdoğan, özetle şunları söyledi:

UTANMA DUYGUSU YOK: Ülkemizdeki her güzel hizmet gibi bu okulu da dillerine dolayanlar, burası üzerinden bizi yıpratmaya, kendilerine rant devşirmeye çalışanlar oldu. Bugün aynı zamanda okulun arazisiyle ilgili pek çok ahlaksız iddiayı dile getirenlerin, hatta meseleyi Meclis gündemine kadar taşıyanların utanç günüdür. Ama biliyoruz ki onların karakterinde utanma duygusu maalesef yok. Hamdolsun, onlar bizim muhatabımız değil. Bizim muhatabımız milletimizdir.

ENGELLERE RAĞMEN: Hangi eseri ülkeye kazandırdıysak, hangi hizmeti milletimizin istifadesine sunduysak hepsini de birilerine rağmen yaptık. Hep engellemeye çalıştılar ama biz tereddüt etmedik. İnandık, azmettik, üstüne üstüne gittik ve neticeyi aldık. Sadece milli eğitimde yaptıklarımız milletimiz nezdinde ibra etmeye yetecektir.

SABIR SABIR SABIR: O 8 yıllık kesintisiz eğitim. O ne büyük garabetti. Adeta şah damarımızı kestiler. Şah damarı kesilen bir insan yaşayabilir mi? Yaşayamaz. Nesli o hale düşürdüler. O zaman 600 bin imam hatip öğrencisi vardı. Bir anda bu sayı 60 bine düştü. Sabır sabır sabır... Men sabera zafera (Sabreden zafere ulaşır). İşte hamdolsun sabrın neticesinde imam hatiplerde okuyan öğrenci sayısı 1 milyon 200 binin üzerine çıktı. Bunlar zorlukla, dayatmayla olmadı. Bir tarafta getirdiler kat sayı engelini koydular. Bir tarafta imam hatipten çıkanlar istedikleri okula gidemesinler diye bu kat sayıyla ön kestiler, bariyer oluşturdular.

PRANGA TAKTILAR: Benim Kartal İmam Hatip Lisesi'nden mezun olan evladım, Boğaziçi Üniversitesi'ne gidebilecekken, katsayıdan dolayı gidemedi. Aynı şekilde kızlarım bu akıbete uğradı, onlar da bu bariyere takıldı. Biz bir şeye âşığız, bizim derdimiz var, dertliyiz. Biz diyoruz ki; 'Niye bu çocukların ayaklarına pıranga taktınız. Bu bir yarış değil mi? Yarış. Kim hangi okulu istiyorsa, o okula gitsin, önünü kesmeyin. Adeta zincirlere bağlamayın.

ÖZGÜRLÜK DEDİLER AMA: Özgürlükse eğitim özgürlüğünün önünü kıstınız. Ne adına kıstınız? Güya 'özgürlükten yanayız' diyerek kestiler. Ama gerçek özgürlükten yana kimlerin olduğu ortaya çıktı. Sırf imam hatip okullarını bitirmek için, yok etmek için tüm eğitim sistemini adeta felç ettiler. "Türkiye'nin bu kadar imama, müezzine ihtiyacı yok" dediler. Bu okulların hedefi sadece imam ve müezzin yetiştirmek değil ki.

ÖLÜ YIKAYICISI MI OLACAKSINIZ: Ben Fatih'teki imam hatipten mezun oldum. Orada okurken bazı hocalarımız bize şunu söylerlerdi: "Oğlum buraya niye geldiniz? Ölü yıkayıcısı mı olacaksınız?." Biz ağlardık. Çünkü biz ölü yıkayıcısı olmak için oraya gitmedik ama bu ülkede ölü yıkayıcılarına da ihtiyaç var aslında. Zira bunların ölüleri de zaten kimin önüne geliyor?

MİLET DERSİ VERİR: Hakkari'de, Muş'ta, Van'da 'Acaba ben çocuğumu hangi üniversiteye göndereceğim?' diye düşünenler artık böyle bir şey düşünmüyor. Biz üniversiteyi ayaklarına götürdük. Bu teröre sarılanlar, bunların kadrini kıymetini bilmiyor. Varsın bilmesinler. Onlar ne yazık ki okulları bombalayanlar, onlar camilerimizi bombalayanlar, onlar hastanelerimizi bombalayanlar, onlar ambulanslarımızı bombalayanlar, onlar halkımıza hizmet veren otobüslerimizi yakıp yıkanlar. Onlar gerekli dersi benim milletim vakti, saati geldiğinde verir.

SANAL ÂLEM: bir sanal âlem oluşturuldu. Bir sosyal medya. Ama siz bu sanal âlemi aşarak, doğal dünyanızda yaşamanın da mücadelesini veren bir nesil olmalısınız. Çünkü bizim için aslolan odur. Bunu başarmanız lazım.

SEVGİ EMEK İSTER: Unutmayın ki asıl olan insandır. İnsani dokunuştur, temastır, sevgidir. Sanal dünyada bunu kuramazsınız. Onun için doğal dünyada bunu kurmaya devam edin. Bunun için arkadaşlarınızı asla ihmal etmeyin. 'Sevgi emek ister' sözü insanlığa dair kadim bir hakikatin ifadesidir.

'KASIMPAŞA'DAN BİR ÇOCUK ÇIKTI, MİLLİ İRADE ONU TAŞIDI'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öğrenim gördüğü Kasımpaşa'daki Piyalepaşa İlkokulu'nu ziyaret etti. Okulun bahçesinde vatandaşlara seslenen Erdoğan, özetle şunları söyledi:
İman öyle bir cevherdir ki dağları aştırır. Biz bu gayretle hamdolsun bu makamlara geldik. Önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Başbakan daha sonra Cumhurbaşkanı olduk. Bütün irade sizin. Oralara bizi siz getirdiniz. Çünkü biz milli iradeye inanmıştık. Milli iradenin gereği ne ise o olacak demiştik. Milli irade sizdiniz. Siz de bunun gereğini yaptınız. İşte Kasımpaşa'dan bir çocuk çıktı. Milli irade onu taa oralara taşıdı. Ama biz Kasımpaşa'da doğup büyümekten, Kasımpaşalı olmaktan hiçbir zaman gocunmadık. Aksine gurur duyduk. Kardeşlerim, bunu küçümseyenler olabilir. Hani öyle bir kısım medya grupları varya bunu küçümseyebilir. Önemli değil. Biz bir şeye inanacağız. Biz önce Hakk'a kul olduk, ondan sonra da halka teslim olduk bu yola öyle çıktık. Ayrım yapamayız. Birbirimizi Allah için sevelim. Makam mevki pul için değil! (SABAH-A HBR)