BİR TESPİT

Yapılan bu kalkışmanın adı bana göre DARBE değildir. Darbe, siyasi iktidara yani hükümete karşı yapılan bir eylemdir. Ben 1960'ı da yaşadım, 1980'i de. Bu kalkışmanın adı Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı yapılan bir BAŞ KALDIRMA, bir İSYANDIR. Bu isyan, polisimize ve TSK'ya yapılmıştır deniliyor. Elbette buralara yapılacak, FAKFUKFON'a ya da Diyanete yapılacak değil ya!...Türkiye'yi Suriye gibi, Irak gibi bölüp parçalamaya yönelik bir harekettir; BOP Projesinin uygulamaya konulan bir ayağıdır.

16 Temmuz 2016 Cmt 05:10 da "Recep Tayyip Erdoğan" ismiyle telefonuma düşen bir SMS'te "TÜRK MİLLETİNİN DEĞERLİ EVLATLARI......TÜRK MİLLETİNİ SİNDİRECEĞİNİ DÜŞÜNEN BU DAR KADRONUN HAREKETİNE KARŞI SİZLERİ SOKAĞA VE MİLLETİNİZE SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUM. DEVLETİNE MİLLETİNE SAHİP ÇIK" deniliyordu. Çok da doğru söyleniyordu. Çünkü Tek Devlet, Tek Millet, Tek Ulus olabilmemiz için bir olmamız, diri olmamız gerekir.

Etnik kökenimize bakacak olursak kimimiz Boşnakız, kimimiz Pomak; kimimiz Gürcüyüz, kimimiz Abaza; kimimiz Çerkeziz, kimimiz Kürt; kimimiz Türküz, kimimiz Arap; Kısaca hiç kimse ağaç kovuğundan çıkmadı. Hepimizin anası, babası, seciyesi, geldiği yer bellidir. Türkiye Cumhuriyetinin sınırları içinde yaşayan ve bu toprakları vatan kabul eden herkes bir araya geldiği zaman, "İnsani Vatanperverlik çerçevesi içinde" TÜRK MİLLETİNİ oluşturur.

Türkiye'de Gürcü lobisi, Çerkez lobisi, Kürt lobisi, Arap lobisi, Ermeni lobisi vardır ancak bunların hiç biri tek başına bir mana ifade etmez. Dikkat ettiniz mi, Türkiye'de hiç Türk lobisi denilen bir lobi var mı? Etnik kökenini ileri sürerek diğer etnik gruplara karşı üstünlük elde etmeye çalışan Türk lobisi denilen bir lobi var mı?Yok ve olamaz. Sadece Türk Milliyetçiliği vardır. Çünkü Anadolu denilen bu topraklarda yaşayan bütün etnik gruplar bir araya gelip TÜRK DEVLETİNİ oluşturur. Türk Milliyetçiliği ve Türk Devleti ırkçılığı ve kafatasçılığı kabul etmez. Nitekim ırkçı ve etnik kökenli bir yaklaşımla baş kaldırmaya teşebbüs eden bazı etnik grupların Türk Devleti karşısında nasıl perişan olduklarını görüyoruz.

Fransa'da yaşayan bir Ermeni göğsünü gere gere "ben Fransız vatandaşıyım"; Ingiltere'de yaşayan bir Kenyalı"ben İngiliz vatandaşıyım"; Kanada'da yaşan bir Irak'lı "ben Kanada vatandaşıyım" diyebiliyorsa, Türkiye'de yaşayan bir Ermeni de göğsünü gere gere "ben Türk vatandaşıyım" demektedir. Türk kimliği ulusal bir kimliktir. Bir zamanlar bazı siyasilerin söylediği "Ne mutlu Türküm diyene dersek, başkaları da ne mutlu.......diyene der" diyerek birliğimize ve dirliğimize çomak sokmaya çalışmışlardı. Gazi Mustafa Atatürk, "TÜRK İNSANLARIN BİRLİĞİDİR...." diyerek, bir ırkın diğerine üstün olmadığını vurgulamıştı.

İşte bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanının "TÜRK MİLLETİNİN DEĞERLİ EVLATLARI...." diye başlayan mesajına gönülden katılıyorum. TÜRK MİLLETİ sözcüğünün devamlı kullanılmasını polisimizin, askerimizin ve bizlerin motivasyonunun diri tutulmasını diliyorum.

BİR NOT:

Kaçakçıların, illegal örgütlerin, kontrolden çıkmış bazı siyasetçi ve bürokratların ve bazı iş takipçilerinin arpalığı haline gelen taşradaki gümrük idarelerindeki yolsuzlukların üzerine gidilmediği takdirde, ülkenin üzerindeki kuşatmanın kaldırılacağına inanmıyorum. 

Ahlak erozyonu bir ekskavatör gibi bağrımızı deşerken, dün fetonun rozetini göğsüne takarak gümrük idarelerinde idareci sıfatıyla himmet parası adı altında para toplayanlar ile evlerinde feto toplantısı yapanlar, bugün masanın bu tarafına geçip "dün dündür, bugün bugündür" diyebilecek kadar soysuzlaşmışlardır. 

Baki Şimşek

Gümrük Müşaviri