1. HABERLER

  2. TÜRKİYE

  3. 'Bize Yapılan Yatırımların Meyvelerini Veriyoruz'
Bize Yapılan Yatırımların Meyvelerini Veriyoruz

'Bize Yapılan Yatırımların Meyvelerini Veriyoruz'

A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın tecrübeli oyuncusu Şaziye İvegin, FIBA’ya verdiği röportajda, 2013 Kadınlar Avrupa Şampiyonası ve 2014 Dünya Kadınlar Avrupa Şampiyonası'yla ilgili olarak görüşlerini dile getirdi.

A+A-

A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın tecrübeli oyuncusu Şaziye İvegin, FIBA’ya verdiği röportajda, 2013 Kadınlar Avrupa Şampiyonası ve 2014 Dünya Kadınlar Avrupa Şampiyonası'yla ilgili olarak görüşlerini dile getirdi.

Türkiye'de kadın basketbolunun gösterdiği gelişmeyi ve dünyadaki yerini de anlatan Şaziye İvegin, ''Bize yapılan yatırımların meyvelerini veriyoruz.'' derken, 2012 Londra Olimpiyatları, dünya ve Avrupa arenasında gösterdikleri başarıyı da anlattı.

Türkiye’nin kadın basketbolundaki yerinin son birkaç yılda inanılmaz bir şekilde arttığını belirten Şaziye İvegin, "Oyuncular, antrenörler ve federasyon pozitif bir bakış açısıyla çok sıkı bir şekilde, kararlılıkla çalıştı ve birçok başarı elde etti. Türkiye, 2011 Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda önce çeyrek finalde Karadağ’ın yenilmezlik serisini bozdu ve daha sonraki turda ise son şampiyon Fransa’yı saf dışı bıraktı. Belki Rusya altın madalyaya uzanmalarına engel oldu ama bu başarı bize önce Olimpiyat elemelerine katılma şansı, ardından da Londra’dan beşincilik ile dönmesini sağladı." diye konuştu.

Takımdaki herkesin bu başarıda çok ciddi katkıları olduğunu belirten ve geleceğe umutla baktığını söyleyen Şaziye İvegin'in, Fransa’daki Avrupa şampiyonası öncesinde fiba.com’a verdiği röportaşın detayları şöyle:

- Milli takımınız son yıllarda neden başarılı sonuçlar almaya başladı. Polonya’da yaşadığınız ikincilik ne kadar önemliydi?
Türkiye Basketbol Federasyonu ve Türkiye’deki basketbol kulüpleri son 10 yıl içinde yatırımlarını çok ciddi seviyelerde arttırdı. Bizde şimdi bu yatırımın sonuçlarını görüyoruz. İkincilik bizim için çok büyük bir başarıydı ama ben altın madalyayı da kazanabileceğimizi de düşünüyorum. Ayrıca basketbol tarihimizin de en büyük başarılarından biri. Çünkü ilk kez kendi ülkemizde oynanmayan bir turnuvada ikincilik elde ettik.

- Gümüş madalyanın özgüveninize nasıl bir etkisi oldu?
2011’in ardından ne kadar güçlü bir takım olduğumuzu anladık ve kendimize güvenimiz çok arttı. Tarihimizdeki ilk Olimpiyat maçına çıktığımızda ise hedefimiz oynayabileceğimiz en iyi basketbolu oynamaktı. En azından bronz madalya almak isterdik ama olmadı. Beşincilik de ilk kez katılan bir ülke için ciddi bir başarıdır.

- Takım için bir sonraki hedef nedir?
Hem basketbolda hem de hayatta sürekli kendinizi geliştirmeniz gerekir. Biz de takım olarak kendimizi geliştirmeliyiz ve umarım bunu genç oyuncuların katılımıyla önümüzdeki turnuvada başarabiliriz.

- Eurobasket 2013 hakkında konuşursak şu an Türkiye favorilerden biri durumunda, 2014 Dünya Basketbol Şampiyonası ülkenizde düzenleneceği için bir başarı zorunluluğunuz yok. Peki başarıyı ne getirebilir?
Bence sistemimizi hatırlamamız gerekli. Savunma yapmalıyız ve tutkuyla oynamalıyız. Ayrıca son turnuvada finalist olduğumuzu hatırlamamız gerekir. Maçları da tek tek düşünmeliyiz.

- Milli Takım'da oynamak sizin için bir gurur kaynağı mı... Ayrıca kariyerinize nasıl bir etkisi oldu ?
Söylediğiniz gibi Milli takımın ve bu başarıların bir parçası olmak çok büyük bir onur. Milli takımda bazı sorumluluklarım ve özel görevlerim olduğu için tecrübemi ve yeteneklerimi sergilemem daha kolay oluyor. Milli Takım hepimizin Avrupa’da tanınan oyuncular olmamızı sağladı. Ben İtalya’da ve Rusya’da oynadım. Yurtdışında oynamaktan çok keyif aldım ve gelecekte de umarım böyle fırsatlar yeniden oluşur ve yeniden yurtdışında oynayabilirim.

- Galatasaray takımıyla geçirdiğiniz 2012-2013 yılını bize özetleyebilir misiniz?
Çok güçlü bir kadromuz ve teknik ekibimiz vardı ama sezona şanssız başladık. Nevriye Yılmaz gibi efsane olmuş bir pivotumuz vardı ama geçirdiği sakatlık sonrası Nisan sonuna kadar oynayamadı. Bu bizim için çok büyük dezavantaj oluşturdu. Şimdi, Avrupa’nın en yetenekli hücumcularından ve İspanya Milli Takımı’nın oyuncusu Alba Torrens de ciddi bir diz sakatlığından döndü. Böyle sakatlıklardan dönünce ritim bulmak ve form yakalamak gerçekten zor oluyor. Amerika Milli Takımının oyuncusu ve takımımızın organizasyonu için çok önemli bir oyuncu olan Lindsay Whalen ise Euroleague 8’li finallerinden önce takımdan ayrıldı. Yani çok fazla şey oldu sezon içerisinde. Bütün bunlara rağmen bir araya gelerek hedeflerimize ulaşmaya çalıştık.

- Bütün bu olanlar antrenörünüze çok zor anlar yaşatmış olmalı.
Antrenörümüz Ekrem Memnun bunların üstesinden gelmemiz için bize çok yardım etti. Çok iyi bir antrenör ve çok iyi bir motivasyoncu. Bana göre eğer biz sağlıklı kalabilseydik Ekaterinburg’da final oynayabilirdik ayrıca Türkiye Ligi’nde de şampiyonluğa ulaşabilirdik. Fakat yinede kulübüm, takım arkadaşlarım ve antrenörlerimle gurur duyuyorum. Birçok problem yaşamamıza rağmen sonuna kadar mücadele ettik.

- Bu sezon oynadığın oyundan özellikle de play-off’lardaki performansından memnun musun?
Özellikle play-off’larda geleni yaptığımı düşünüyorum. Sayı atmayı ve hücumda aktif olmayı seven bir oyuncuyum fakat takım kimyasına ve her antrenöre de uyum sağlayabilirim. Bu sezon bizim hedefimiz agresif bir savunma yapmak ve Ann Wauters ile Sancho Lyttle gibi son derece etkili olan pivotlarımızı azami şekilde kullanmaktı. Takımıma savunmada agresif olarak yardım etmeye çalıştım ve bana ihtiyaç olduğunda hücumda sorumluluk almaya çalıştım.

- Whalen’in takımdan ayrılması hücumdaki sorumluluklarınızı arttırdı mı?
Eğer 10-12 şut kullanabilirsem rahatlıkla her maç 15-20 sayı üretebiliyorum. Daha çok şut kullanmaya alışınca ritminizi daha kolay buluyorsunuz ve sayı potansiyelinizi arttırıyorsunuz. Fakat daha önce de söylediğim gibi benim için benim attığım yüksek sayılar önemli değil. Ben antrenörüm benden ne istiyorsa onu yapmaya çalışıyorum. Eğer takım benden çok sayı atmamı isterse bunu rahatlıkla yaparım ve çok keyif alırım.

- Etkileyici bir kariyere sahipsiniz peki bundan sonra parkede hangi başarıları kazanmak istiyorsunuz?
Eurocup şampiyonluğum, Avrupa Şampiyonası’nda gümüş madalyam, Olimpiyatta 5.lik tecrübem birçok ulusal şampiyonluğum kupam ve kişisel ödüllerim var. Birçok büyük oyuncuyla ve birçok iyi takımda oynadım. Şimdi ilk hedefim Milli Takım ile iyi oynayarak yine finale ulaşmak olacak. Umarım bu sefer Altın madalyayı kazanabiliriz. Bu hiç kolay değil hatta zor bile denilebilir fakat sıkı çalışırsak ve inanırsak başarabiliriz. Şu an ikincil hedeflerim ise Euroleague’de şampiyonluk ve kendi ülkemizde oynanacak 2014 Dünya Basketbol Şampiyonası’nda madalya kazanmak.

İLK ÖNCELİĞİM GALATASARAY'DA KALMAK

- Gelecekle ilgili neler hissediyorsun?
Sezon sonunda kulübümle olan iki yıllık kontratım sona erdi. Avrupa’dan bazı teklifler aldım ve bu bana ekstra motivasyon sağladı. Avrupa’da oynamayı seviyorum önümüzdeki birkaç haftada neler olacağını göreceğiz. Galatasaray benimle yeniden sözleşme imzalamak istiyor ve menajerim şu an takımla görüşme içinde. Ayrıca menajerime ve kulübüme ilk önceliğimin Galatasaray’da kalmak olduğunu söyledim. Takım arkadaşlarımdan, antrenörümden ve kulübümden çok memnunum. Umarım anlaşmayı başarırız ve önümüzdeki sezon hedeflerimi Galatasaray ile başarırım.
CİHAN

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.