Polisteki işlemlerinin ardından İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkarılan Tuncel, bu mahkemenin daha önce kendisini cinayeti azmettirme suçundan beraat ettirdiğini belirterek, mahkeme heyetinin aynı kararda direnmesini ve Yargıtay’ın bozma kararına uymamasını talep etti.

"Kaçmak isteseydim kaçardım"

Serbest bırakılmayı talep eden Tuncel, Dink’e yönelik suikasti 18 kez ihbar ettiğini savunarak, “Ajan veya provokatör değilim. Dink cinayetinin aydınlatılmasında benim katkım çok büyük” dedi. Hakkında Etkin Pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını isteyen Tuncel, “Mahkeme hakkımda yakalama kararı verdiği gün 155 ve 156’yı aradım. 156 cevap verdi. Karakola teslim olmam gerektiğini söylediler. Ben, savunmamı hazırladıktan sonra teslim olacağımı bildirdim. Kaçmak isteseydim, yurtdışına çıkış yasağım olmadığı için çok rahat kaçardım” dedi.

Metris Cezaevi’ne konuldu!

Avukatı Erdoğan Soruklu ise Tuncel’in kendisini bu karanlık dosyanın aydınlatılmasına adadığını söyledi. Mahkeme “üzerine atılı suçun niteliği”, “kuvvetli suç şüphesi olgusunun devam etmesi”, “kaçma şüphesi bulunması” ve “en hafif koruma tedbirinin dahi yetersiz kalacağı” gerekçesiyle  Erhan Tuncel’in tutuklanmasına karar verdi. Tuncel, kendisini getiren polis memurları tarafından yine yoğun güvenlik önlemleri altında Metris Cezaevi’ne götürüldü.