Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, çözüm süreciyle birlikte teşvik sistemindeki 6. bölgeye yatırım patlaması yaşandığını söyledi. Geçen senin ilk 5 ayı ile bu senen ilk 5 ayını mukayese eden Çağlayan, “İlk 5 aydaki belge 310’dan 566 adede çıkmıştır. Sabit yatırım tutarında tam 4 katı artış olmuştur, bu da yaklaşık 8,2 milyar liralık bir yatırım. İstihdam 10 bin 61’den 26 bin 924’e çıkmıştır. Bunlar bizim teşvik sisteminin ilk uygulamaya başlandığı 20 Haziran 2012’den yıl sonundan geldiğimiz zaman teşvik belgelerinin sayı olarak nitecilik ve nicelik olarak son derece az olduğunu ama asıl patlamanın bu yıl başında çözüm süreciyle başladığını çok net görebiliyoruz.” dedi.

Yatırım Teşviklerinin 1. Yılını Değerlendirme Toplantısı; Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır Valisi Cahit Kıraç, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Baydemir, Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ve iş dünyasından birçok ismin katılımıyla Green Park Otel’de gerçekleştirildi.

Ekonomi Bakanı Çağlayan, burada yaptığı konuşmada, yatırımcının öncelikli olarak huzura, güvene, nitelikli elemana baktığını söyledi. Yatırımcını bunun dışında alt yapı, ham maddeye yakınlığa, lojistik imkanlara baktığını dile getiren Çağlayan, bunların dışında bir ildeki yerel yöneticilerin birbiriyle dayanışmasına da baktığını dile getirerek, “Bunları sağlandığın müddetçe yatırımcı alırsınız.”dedi. Çözüm sürecinin 6. bölge olarak adlandırılan Güneydoğu’ya önemli katkılar sunduğunu belirten Çağlayan, “Bu süreç keşke 10 yıl önce başlasaydı, keşke 20 yıl önce başlasaydı. Bu süreci başlatan dönemin başbakanın elinden ben öpseydim. Çözüm süreciyle beraber bölgeye yatırımlar sel gibi akmaya başladı.” ifadelerini kullandı.

Bankalara 6. bölgeye uyguladıkları ipotek politikasından vaz geçmesi çağrısında bulunan Çağlayan, “Bankacıların akla, izana ve edebe davet ediyorum. Siz bir taraftan Türkiye’nin 76 milyonu üzerinden para kazanıyorsunuz ancak kalkıp Muş’ta, Diyarbakır’da, Hakkari’de, Batman’da kredi verirken bu bölgenin topraklarını ipotek kabul etmezseniz, bundan rahatsızlık duyulur. Bu ülkenin bir çakıl taşı dahi Hakkari’de, Şırnak’ta neyse Edirne’de de odur. Bu konuda bankaların bu bölgenin arazilerini ipotek kabul etmemesi gibi bir tavrı mutlak surette terk etmesi gerekiyor.” diye konuştu.

20 Haziran’da devreye alınan teşvik paketi sonrasında 6. bölgedeki istihdam rakamını işaret eden Çağlayan, “İstihdam rakamlarına baktığımız zaman 69 bin 248 kişiyle birinci bölge istihdamdan yer alırken 6. bölge 27 bin 465 kişiyle ikinci sırada yer alıyor. Biz 6. bölge teşviklerini çok daha fazla istihdam odaklı teşvik sistemi olarak gördük. Buradaki derdimiz burada doğmuş arkadaşlarımızın burada doyması istihdam konusunda 6.bölgenin ikinci sırada yer alması bizim buradaki amacımızın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.” şeklinde konuştu.

Ekonomi Bakanı Çağlayan, söz konusu bölgede geçen sene ile bu sene arasında yatırım konusunda ciddi farkların olduğunu söyledi ve şu bilgileri verdi:

"Belge adedi 321’den 575’e yükseldi. Bu yüzde 79’luk bir artış anlamına geliyor. Sabit yatırımlarda 2,2 milyar liradan tam dört katına çıkarak 8,2 milyar liraya ulaşmış. Sabit yatırımda yüzde 269 bir artış oldu. İstihdamda ise 9 bin 708 kişi geçen sene aynı dönemde istihdam ön görülürken teşvik sistemiyle birlikte yüzde 183 artışlıkla 27 bin 465 kişiye ulaşmış. Yatırımlarda, istihdamda öncelikli ve pozitif ayrımcılıkla birlikte yerini en iyi şekilde almış. Geldiğimiz noktada diğer 5 bölgenin toplamında toplam 11 yatırım projesi tamamlanmışken sadece 6. bölgede 20 projenin tamamlanarak işletmeye geçmiş olması 6. bölgenin ne kadar dinamik olduğunu son derece önemli bir şekilde gösteriyor. Bu bölgeye yatırımlarda belgeler alınıp başlar ama sonrasın göremezdik. Ama bugün 6. bölgedeki yatırımlar diğer 5. bölgede tamamlanan yatırımların sayısında çok daha fazla.”

Geçen senin ilk 5 ayı ile bu senen ilk 5 ayını mukayese eden Çağlayan, “Daha gidecek yolumuz var. Kardeşlik içinde bu yola devam edeceğiz. Her ne engel çıkarsa çıksın Türkiye bu işi başaracak. Türkiye başardığı zaman Türkiye uçacak. Çok net söylüyorum. Bu anlamda geçen sene ve bu sene arasındaki belge adedine bakacak olursak ilk 5 aydaki belge 310’dan 566 adede çıkmıştır. Sabit yatırım tutarında tam 4 katı artış olmuştur. 8 milyar 187 milyon liralık bir yatırım. İstihdam 10 bin 61’den 26 bin 924’e çıkmıştır. Bunlar bizim teşvik sisteminin ilk uygulamaya başlandığı 20 Haziran 2012’den yıl sonundan geldiğimiz zaman teşvik belgelerinin sayı olarak nitecilik ve nicelik olarak son derece az olduğunu ama asıl patlamanın bu yıl başında çözüm süreciyle başladığını çok net görebiliyoruz. Daha gidecek yolumuz çok.” diye konuştu.

Çağlayan, yerel yöneticileri Organize Sanayi Bölgesi ve nitelikli iş gücü bakımında yatırımlara hazır olunması konusunda da uyardı.

"ŞUBATTAN BU YANA 45 BİN ÇİFTÇİYE 800 MİLYON LİRA PARA HİBE ETTİK"

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bütün sorunların kaynağının tek bir sorun olduğunu söyledi. Kürtle Türk’ün birbiri arasında bir sorun olmadığını ifade eden Eker, asıl sorunun devletin bir zamanlar uyguladığı sistemle ilgili olduğunu dile getirdi. Eker, “Türkiye’de düzenin, sistemin vatandaşlar sorunu vardı. 1925’ten bu yana Türkiye içinde bir yara büyüttü. 85’ten sonra bu yara kanamaya başladı. Son 30 yıldan bu yana da Diyarbakır’ın da kan kaybetmesine neden oldu. Bu soruna son verilmesi gerekiyordu. Bu çözüm süreci Türkiye’nin kendi yarasını tedavi edebileceğini dünya aleme duyurmasıdır.” diye konuştu.

Çözüm süreciyle birlikte Kürt sorunun demokratik bir şekilde çözülmesinin yeni ufuklar açtığını belirten Eker, “Çözüm süreciyle birlikte bu bölgeye ilgi arttı. Bakış açısı farklılaştı. Şubattan bu yana sadece 45 bin çiftçiye 800 milyon lira para hibe ettik.” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Baydemir de çözüm sürecinde merkezin ve yerelin birlikte hareket etmesi gerketiğini söyledi. En büyük yatırımın barışa yapılacak yatırım olduğunu ifade eden Baydemir, “70 yıllık yanlış politika ve 30 yıllık çatışma dönemi bizi bu hale getirdi. Birlikte yaşamak durumundaysak birlikte kalkınmalıyız. Bölgeler arası kalkınmışlık durumunu ortadan kaldırmak zorundayız.” ifadelerini kullandı.
CİHAN