Cumhurbaşkanı Gül: Kimyasal Silah Kullanılması Nükleere Eş Değerdir
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’nin kimyasal silah kullandığı iddialarıyla ilgili olarak, "Buna ayaküstü bir açıklama yapmak istemem.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’nin kimyasal silah kullandığı iddialarıyla ilgili olarak, "Buna ayaküstü bir açıklama yapmak istemem. Kimyasal silah kullanılması neredeyse küçük bir nükleer silah gibidir. Yani bu çok tehlikelidir Halepçe’de neler olduğunu biliriz." dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Rize ve Artvin’in ardından Ardahan’a bir ziyaret gerçekleştirdi. Ardahan’ın girişinde rahvan atlarıyla karşılanan Gül, valilik önünde toplanan kalabalığa hitap etti. Gül, valilikte ise basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Suriye’nin kimyasal silah kullandığı yönündeki iddialara değinen Gül, Halepçe’de yaşananların daha dün gibi insanlığın hafızasında yer edindiğine dikkat çekti. Durumun vehâmetine değinen Gül, "Bütün diplomasi ve uzmanlar, değerlendiriyorlardır. Bu tespit kesin bir hal alırsa, bu başka bir aşamaya girer. Bunlar, şu anda kulak dolgusu bilgi ile bir şey söylemek istemem. Çünkü çok önemli meselelerdir. Tabii Suriye’deki şiddetin bitmesi, iç savaşın durması, ateşkesin sağlanması her şeyden önce komşular olan bizlerin en çok arzu ettiği, gözümüzün önünde bir ülkenin kendi kendini tükettiği bir ülkenin içimi yaktığını neredeyse her gün söylüyorum. Bildiğimi şeyler yıkıyor, yakılıyor. Çok büyük bir acı yaşanıyor Suriye’de. Bunun durması ve Suriye’nin tüm halkın temsi edilebildiği demokratik bir düzene geçilebilmesi için ümit ederim ki Cenevre’de yapılacak toplantılar bir dönüş noktası olur.” şeklinde konuştu.
"GEZİ PARKI PROBLEMİ DİYALOGLA ÇÖZÜLECEKTİR"
Basın mensupları Cumhurbaşkanı Gül’e Gezi Parkı’yla ilgili gizlice yapılan görüşmede bir sonuca varılıp varılmadığını sordu. Gül ise görüşmenin gizli olarak nitelendirilemeyeceğini ancak basına duyurulmadığını aktardı. Gül, "Bu konuyla ilgili daha önceden iyi niyetli, ideolojik olmayan herhangi siyasi duruşu olmayan bazı değerli bilim adamları akademisyenlerle görüşme yaptım. İlk günden beri dinlediğimiz bazı değerli şahıslar var. Artık memnuniyetle görüyorum ki işler normal izahına girmekte. Bu konuyla ilgili daha önce söylediğim şey şuydu; demokratik olgunlukla aşılacak konulardır. Türkiye’nin demokrasisi yeteri kadar yetkindir. Türkiye’nin güvenirliliği bütün düzeni batı tipi standartların ve düzenin hâkim olduğu bir ülkedir.” açıklamasını yaptı.
Problemlerin çözümünde diyalog ve konuşmanın önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti: "Bütün bunların böyle meşru bir düzenin üzerinden gidiyor olmasından memnuniyet duyuyorum. Hükümet, Sayın Başbakan onlarla görüşüyor. Çözüm için uğraşıyor. Sonuçta bir neticeye de varılacaktır. Ama bütün bunlar meşru bir zemin üzerinde yürümüştür. Bu nedir? Diyalogdur, konuşmadır. Hukuki düzenin hukuki kararlarıyla ortaya çıkabilir bütün bunlar. Onun için bu saatten sonra artık herkesi sükûnete aklı selime davet ediyorum. Böyle hareket etmemizin herkesin hatırlaması gerektiğini burada söylemek istiyorum. Tüm esnafın, çalışanın, öğrencinin herkesin artık kendi görevlerine işlerine dönmesi ve herkesin daha fazla zarar görmemesi gerekiyor. Daha önce de söylemiştim. Sokaklar serbest bırakılsın diye de bunu söylemiştim. Bunlar yasal ve meşru platformlarda artık konuşulan konulardır. Sokakların meydanların buradaki kural dışı gösteriler, kural dışı çalışmalar, bunların bitmesi gerekir. Herkes işine gücüne dönmesi gerekir. Esnaflar, iş adamları, çalışanlar bunların hepsinin hayatı artık menfi bir şekilde etkilenmemesi gerekir. Herkes işiyle gücüyle meşgul olurken bir taraftan bu meşru bir zeminde muhakkak ki bir neticeye ulaşacaktır."
"AP, TÜRKİYE’NİN AB İLE MÜZAKERE EDEN BİR ÜLKE OLDUĞUNU BİLİYORDUR HERHALDE"
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Gezi olaylarına ilişkin hükümetin tutumunu kınayan, kendisinin ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın tutumunu öven açıklamalarını da yorumlayan Gül, "AP, Türkiye’nin AB ile müzakere eden bir ülke olduğunu her halde biliyordur. Müzakere etmenin, başlatmanın ilk şartı da Kopenhag Kriterleri’nin siyasi kriterlerini yerine getirmektir. Türkiye’de işleyen bir demokrasi olduğu için bizimle müzakere yapılıyor. Baştan tepkiler verilirken neyin ne olduğu iyi bilmek gerekir. Bunlar daha öncede söylediğim gibi Madrid’de, Atina’da, Londra’da olan olaylarla benzer olaylardır." diye konuştu.
Ardahan’ın doğal ve tarihi güzellikleriyle eşsiz olduğuna işaret eden Gül, "Türkiye’nin dört bir köşesi bizim için aynı kıymettedir. Aynı değerdedir. Edirne’den Ardahan’a kadar bu güzel topraklar bizim içindir. Bu toprakların ve vatanın, tüm vatandaşlarımızın da değerini kıymetini biliriz. Devletimizin varlığı da vatandaşlarımıza milletimize en iyi şekilde hizmet içindir. Bugün burada olmaktan mutluluklarımı ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Güllerle karşılanan Cumhurbaşkanı, gördüğü ilgiden dolayı Ardahanlılara teşekkür etti.
CİHAN
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.