İtalya Başbakanı ile ikili görüşmesinin ardından Başbakan Davutoğlu ve İtalyan mevkidaşı Renzi ile ortak basın toplantısı düzenledi.

MÜLTECİLER KONUSUNDA ORTAK HAREKET EDECEĞİZ

Davutoğlu; Böyle bir üniversitenin kurulması tarihi de bir araya getirecektir. AB konusu gündemimizin en önemli maddesi idi. AB Dönem Başkanı ve G-20 Dönem Başkanı olarak burada kendisi. Her şeyden önce AB üyeliğimiz konusunda İtalya'nın bize verdiği destekten ötürü ben kendisine bir kez daha teşekkür ettim. Özellikle illegal göç ve mülteci konusunda birlikte çalışma ekibi kurma noktasında mutabık kaldık. Biz de Türkiye ve İtalya olarak Libya'da uzlaşma için çaba sarf edeceğiz. Yine Suriye konusunda görüşlerimizi paylaştık. Bu çerçevede de dostumun Türkiye'nin üstlendiği insani sorumluluk konusundaki takdirlerinden memnuniyet duyuyorum. Balkanlar ve enerji işbirliği görüşmelerimiz arasındaydı. Türkiye ve İtalya iki dost ve müttefik iki ülke olarak zengin ve ortak perspektife sahiptir. Ben tekrar kendisine hoş geldiniz diyorum.

HER ZAMAN TÜRKİYE'NİN YANINDA OLACAĞIZ

İtalya Başbakanı Matteo Renzi yaptığı açıklamada 'İlk toplantımız son derece verimli geçti. Ankara'ya ilk gelişim. Burada olmaktan çok mutluyum. Türkiye'de 24 saat geçireceğim ve benim için çok önemli olacak. Hem siyasi hem ekonomik ve pek çok konuyu irdeleme fırsatı bulacağız. Türkiye'ye ilk etapta G-20 Dönem Başkanlığı'nda başarılar diliyorum. Türkiye dönem başkanlığının yatırımlar konusunda gelişme konusunda çok büyük başarılar kaydedeceğine eminim ve İtalya'nın da her zaman yardım etmeye ve Türkiye'nin yanında yer alacağını da teyit etmek istiyorum. Akdeniz konusunu ilerde de irdeleme fırsatı bulacağız. Kıbrıs'tan Balkanlar'dan bahsettik. Akdeniz ve Balkanlar İtalya'nın çok önem verdiği ve bu 6 aylık dönem başkanlığında stratejisini temellendirdiği bölgeler. Türkiye'nin de bu konudaki desteklerinden teşekkür ediyorum. Ticaret hacmimiz 20 milyar dolara yaklaştı. Türkiye'de bin 200 İtalyan firması var. İş forumu ilişkilerin geliştirilmesi için çok önemli olacak. Önümüzdeki nesiller için ülkelerimizin ilişkisine daha faydalı olmak için yatırım yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Etrafım büyükelçilerle çevrili. Gördüğünüz gibi çok önemli büyükelçi ve işadamları ile geldim. Bunların da öğrencilere destek olmasını rica ediyorum' dedi.

Basın toplantısının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan iki Başbakan şu açıklamalarda bulundu;

HALEP ÇEVRESİNDE İNSANİ DRAM VAR

Davutoğlu; Suriye rejimi söylenenlere sadık kalmadı ateşkesi bir kaç saat için bile yaptığında belli bölgeleri boşaltmak için kullandı ve yine saldırılara devam etti. İnsani gerekçelerle barış perspektifi olacak şekilde süreç işletilirse bunu değerlendiririz. Halep ve çevresinde ağırlaşmış bir insani durum var ve bunun için çaba sarf edecek her ülkeyi Türkiye olarak destekleriz. Mülteci akınlarının kesilmesi ve oradaki insanların güvende olması için her türlü fikre açığız. Daha somut bir şekilde bu teklif geldiğinde bunu değerlendiririz.

FARKLI DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ, SAYGI GÖSTERMEDİĞİMİZ ANLAMINA GELMEZ

Renzi; Yarın İstanbul'da yeni yatırımcıları teşvik edeceğiz, İtalya'da yatırımlar için teşvik edeceğiz. İstihdam sağlamaya çalışıyoruz. Bunların İtalya için bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Birkaç yıldır İtalya -'de büyüyen bir ülke. 2014 yılında da 0,5 eksideyiz. Diğer ülkelerle olan farkı kapatmaya başladık ama önümüzde hala eksi işareti var ve biz bunu ortadan kaldıracağız. Bunları reformlarla çalışanlarla sendikalarla sosyal bir çalışma ile yürüteceğiz. Önemli olan ülkemize yatırım yapmak isteyen insanlarla görüşmek istiyorum. Protestoların grevlerin olması doğaldır. Grev de bir protesto yoludur bizler de buna büyük bir saygı ile yaklaşmamız gerekir. Bunlar son zamanlarda sendika başkanı ile alt yapı bakanı arasında bir atışma oldu. Bunun en kısa sürede olumlu ve karşılıklı saygı çerçevesinde çözülmesini diliyorum. Benim grev yapanlarla aynı fikirde olmamam buna saygı göstermediğim anlamına gelmez. Ben zaten grevin büyük bir sağduyu ve barış içinde geçeceğine eminim. Önemli olan farklı düşünceleri de kabul etmek, onlara da saygı göstermek. Biz grev yapan sendikalarla aynı şekilde düşünmüyoruz. Ülkeyi olumlu yönde onlar için de değiştireceğiz. Tartışmaların seviyeli olması önemli. Atışma söz konusu. Bu gibi atışmaların önümüzdeki saatlerde çözüme kavuşmasını ve her şeyin en iyi şekilde sonuçlanmasını umuyorum. Biz bir çok italyan gibi çalışmaya d evam edeceğiz. Ülkeyi tahminler çerçevesinde büyütmeye devam edeceğiz. Grevcilere de başarılar diliyorum.

Davutoğlu; Aslında temel sorun dünya ekonomisinin bir resesyonda olması büyümeye dönük olarak yeni bir momentumun ortaya çıkartılma ihtiyacı. G-20 Zirvelerinde dünya ekonomisinin en az yüzde 2 büyümesi öngörüldü ama bu mümkün olmadı. Dolayısıyla bütün gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin dünyada talebin arttırılması ve bunun da enflasyonu kontrollü şekilde bu talebi arttıracak araçlar bulmak. Kobiler başta olmak üzere istihdam ve gelir konularına ağırlık vereceğiz. Türkiye dönem başkanlığında bütün bu konuları en kapsamlı şekilde ele alacak. Diğer taraftan da halkın geniş kesimlerin istihdamın önünü açacak kalkınma modelleri konularına da özel ağırlık vereceğiz. Bu küresel kriz dünyanın her bir köşesindeki herkesin kaderini etkiliyor. Hep birlikte bu krizden çıkmanın yollarını aramalıyız.

HERKESİN UZAK DURMASI LAZIM

Daha önce de bir çok kez söyledim. Bu tür süreçlerin dikkatli yürütülmesi gerekir. İki şeyden uzak durulması lazım. Şiddet ve nefret dilinden uzak durulması lazım. Geçen hafta üzerinde durduğum konu da buydu. Toplantı ve gösteri yapma herkesin hakkıdır. Bunu sağlamak da devletin görevidir. Herkes istediği kadar gösteri yapabilir. Ama şiddete başvurduğu zaman bu bir suçtur. Her şeyden önce bu süreçten başarı isteniyorsa ki hepimiz için bu asli bir süreçtir. İç barış için geleceğimiz için önemlidir. Burada şiddet dilinden herkesin uzak durması lazım. Yürüyen süreçle ilgili yorumlar yapmak doğru değildir onun yerine neticeye odaklanmak daha doğrudur. Bu konular gündeme gelmemiştir, af özerklik gibi konular gündeme gelmemiştir. Bunu gündeme taşımak doğru değildir. Bu tür konuların da tartışılmayan konuların tartışılmış gibi gündeme gelmesi de doğru değil. Gereken bilgiler gerektiğinde bizim tarafımızdan kamuoyuna ve basına verilir.

MUHALEFET BİZİ YENİLGİYE UĞRATTI

Renzi; İtalya önemli bir reform dönemine girdi. 9 Ayda biz anayasayı seçim sistemini vergi sistemini ki İtalya'da bayağı karmaşık, eğitimi, çalışma yasasını ve özellikle okul ve eğitimi reformu bizim için çok önemli. Bu ülkemizin geleceği. Bazen aksaklıklar oluyor. Dün anayasa değişikliği görüşülürken hükümetimiz muhalefet tarafından yenilgiye uğratıldı ama bunu kapatacağız. Bizim amacımız sağlam bir çözüme ulaşmak. Geçici değil sağlam bir çözüm. Pazar günü ulusal kongre çerçevesinde ulusal parti duruşunu son derece katı durumda görüşünü dile getirecek. Bizler de bu süreçte gerektiği kadar hak ettiği ciddiyetle yaklaşacağız.

TÜRKİYE'NİN AB GÖRÜŞÜ DEĞİŞMEMİŞTİR

Davutoğlu; Şartlar ne kadar değişirse değişsin Türkiye'nin AB üyeliği stratejik bir konudur. AB hedefinde bu anlamda herhangi bir değişiklik olmamıştır. Kriz döneminde Türkiye 6 milyon istihdam sağlarken, AB ülkeleri aynı oranda kayıp yaşadı. Şayet üye olmuş olsaydık bu dengelerdi. Biz geçmişte de lokomotif ve vagon gibi görmüyorduk şimdi de görmüyorduk. Hep birlikte krizi atlatmak için çalışmalıyız. Hep birlikte Türkiye ile AB ortak meydan okumaları ile karşı karşıya kalıyoruz. Türkiye ile AB ilişkisi herkese kazanç sağlayacak bir ilişkidir. Bütün dünyaya da kültürel barış mesajı verecek bir birlikteliktir. Kültürel olarak da ekonomik olarak da avrupanın bir parçasıyız. İtalya'ya da teşekkür ediyor 'Grazia' diyorum kendilerine.