DİKKAT! GÜMRÜKTE DEPREM OLACAK!..

BU İDDİALAR NE YENİLİR; NE DE YUTULUR..

AMBARLI’NIN UCU ANKARA’YA KADAR DAYANDI!

-SARISUYUN SUYU BULANIK AKIYOR-

SARISU’DA 50 MİLYON DOLARLIK VURGUN İDDİASI

İZMİR VE ALİAĞA GÜMRÜĞÜ’NDEN SORUŞTURMALIK İTİRAFLAR

Atasözü aynen şöyle diyor; ‘Ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ yani bir olayın gerçekten meydana gelip gelmediğini anlamak için; gizli kalamayan belirtisine bakmak gerekir. Bu belirti varsa, olay da var demektir. Biraz sonra yazacağım yazıda olduğu gibi..

Sevgili okuyucularım, önemli bir atasözü ile başladığım bu yazımda sizlere yakında gümrük camiasını derinden sarsacak, bana göre artık gizlisi saklısı kalmamış, önemli bir aşamaya geldiğini duyduğum bir takım iddiaları anlatmak istiyorum. Şimdilik iddia diyorum; çünkü gazetecilik mesleği etiği gereği böyle demem gerekiyor. Aslında anlatacaklarımla ilgili gelişmelerin başlangıç noktasıyla ilgili olarak çok önemli detayları sizlere belgeleriyle bu köşeden aktardım. Şimdi ise yaşanan gelişmelerle bağlantılı elimde yazılı bir şey yok! Ancak çok önemli mevkilerden duyduklarım, teyidini aldığım gelişmeleri de size duyurmak mesleğimin bir gereği.. Bunun için iddiaya göre diyorum ama yakında iddiaya göre demeyeceğimden de adım gibi eminim.

Peki! O iddialar ne?

Önce birinci iddiadan söz etmek istiyorum. EtkiHaber’deki yazı arşivime girip bakarsanız, Ambarlı Gümrüğü’nde neler yaşandığını kaç defa dile getirdiğimi açık ve net olarak göreceksiniz. Bu gümrüğümüzde yaşanan hayali ihracatları, vurgunların detaylarını köşemde detaylarıyla yazdığıma tanık olacaksınız. İlk iddia, işte yine bu hayali ihracat soruşturmasında yaşananlarla ilgili gelişmeler..

Biliyorsunuz ki, İstanbul Ambarlı Gümrüğü’nde büyük çaplı teknik ve fiziki takipli bir hayali ihracat ortaya çıkarılmış; olaya adları karışan şirket ortakları ve yetkilileri, gümrük görevlileri tutuklanmış ve ilk mahkeme 05.10.2011 günü BAKIRKÖY 1.Ağır Ceza’da başlamış; birkaç kişinin dışında da çoğunun tutukluluğuna mahkemece karar verilmişti. Bundan sonraki duruşma tarihi ise 14.12.2011 tarihi gün olarak seçilmişti..Bu iddiaları yazdıktan sonra AKŞAM Gazetesi’nin İzmir Temsilcisi Gazeteci Ufuk Türkyılmaz vurgunun boyutlarını bir kez daha gözler önüne sermişti.. Ambarlı Gümrüğü’ndeki hayali ihracatlarla ilgili bir takım iddiaları gündeme taşımamdan dolayı hakkımda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda işlem başlatılmış ve konuya bakan Basın Savcısı tarafından 05.03.2010 günü hakkımda takipsizlik kararı verilmişti. Bu süreçten günümüze ise, Ambarlı Gümrüğü’ndeki bu soruşturma önemli bir boyuta ulaştı!! İddiaya göre; soruşturmanın ucu Ankara’ya uzandı. İddia odur ki, soruşturmayı yürüten devlet bu olayda üst düzey bürokratların da olduğu kanaatine varmış kulağıma gelen bilgilere göre 8–10 bürokrat soruşturma kapsamına alınmış. Bizimkisi sadece bir duyum, bir iddia. Ama dedik ya yazımızın başında, ‘Ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ hep birlikte bekleyip göreceğiz.

Sarısu’nun suyu bulanık akıyor!..

Bir yazımda, Gürbulak’ta bir takım iyileştirme uğraşı veren başmüdürle ilgili olarak olumlu bir yazıyı kaleme almıştım. Ama bu gümrük kapımızla ilgili çok çarpıcı bilgiler de tarafıma ulaştı. Bu bilgileri, size şimdilik iddiaya göre vereceğim. “Peki, iddia nedir?”derseniz, iddia şu efendim:

Gürbulak Gümrük Başmüdürlüğü’nün Sarısu Gümrüğü’nden son iki ayda 50 milyon dolarlık ihracat yapıldığı; gümrük müdürlüğüne bir muayene memurunun vekâlet ettiği; yine bir gümrük muayene memuru tarafından bahse konu ihracat beyannamelerinin kapatıldığı söyleniyor. Hatta bu konuyla ilgili olarak, başmüdürün geçen hafta Ankara’ya çağrıldığı da tarafıma gelen bilgiler arasında.. Bilgilerin içerisinde önemli detaylar var. İddiaya göre; hayali ihracat G…Z Kumaşçılık’ın sahibi A.G.’nin organizatörlüğünde gerçekleştirilmiş. Öte yandan, İstanbul’da dâhilde işleme izin belgeli ihracatların kapatıldığı da söylentiler arasında.. Eğer bütün bu iddialar doğruysa Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Teftiş Kurulu’nun biran evvel harekete geçmesinde büyük yarar var. Benden söylemesi..

Ah İzmir Canım İzmir

Değerli okurlarım, İzmir Gümrüklerine bir dokunduk bin ah işittik. Allah sizi inandırsın mail kotamı bu ilimizden gelen gümrükçü arkadaşların mailleri doldurdu. E şimdi yazmasan olmaz. Ama iddialar özellikle de Aliağa Gümrüğü’ndeki iddialar bayağı kalın. Bu iddiaları başta ilgilisi olmak üzere siz okuyucularıma duyurmak en birinci vazifem.

“İŞTE İZMİR İDDİALARI”

ALİAAĞA

“Aykut Bey, daha önce Aliağa Gümrük Müdürlüğü yemekhanesinin kime ait olduğunu yazdım ve bunu da herkes çok iyi biliyor. Haberiniz ses getirdi. Doğruluğu da teyit edildi. Dört yıldır N.B.’nin kankası olan İ.Ç.’nin sahibi olduğu yemekhanenin işletmeciliğini yapan bir bayanın iş akitleri A. efendi tarafından hemen fes edilerek, İDÇ’nin yemeklerini yapan bir firmaya verildi. Onun kokusu da yakında çıkar!..”

Aliağa

“Aliağa Gümrük yemekhanesi N.B.’nin arkadaşı yardımcı müşavir karnesi bulunan aynı zamanda başmüdüre istediği memuru istediği yerde çalıştırtan İ.Ç.’ye ait olup, yemekhanenin başında da İ.Ç.’nin bir yakını bulunmaktadır. Hatta resmi evrak üzerinde de Ç.Ç.’nin imzaları olmasına rağmen sahibi İ.Ç.’dir. Diğer taraftan aralarında bir gümrük memurunun da bulunduğu İ.Ç’nin İzmir Kordon da lüks bir restaurant sahibi olduklarını bilmeyen yok!!”

Fikret

Muhafaza

“Ee! ne olacak; kaloriferli lüks lojmanları görev tahsisli tahsis edin ve ömür boyu çıkmasınlar oradan yaşlarını küçülttürüp çalışsınlar ondan sonra kokuşmuş deyin aynı yerde dura dura kokacak. Tabii zaten ekmek elden su gölden misali.. Satamadınız lojmanları lüks daireleri var; lüks lüks yazlıkları var, harcayamadıkları paraları var. Ama hepsi de bankaya borçlu aklım almadı bunu bir türlü!!! Lojmanlarda oturuyorlar, haktan korkmayan sizden mi korkacak?”

Nahide

“Bir önceki gümrük müdürü, şimdiki, Aliağa'dan Menemen'e giden gümrükçü iyice bir araştırılsın. İhracatı sessiz ve ne de güzel yapmışlar!! Özellikle doğuda oradan kanka oldular.  Zaten gümrük müdür sınavını kazanan bir ilçedeki gümrük müdür yardımcısı gözleri parladı. Üstlerini geçti çünkü. Yolluk ve haftalık uzmanı bunlar. Ayrıca tüm memurlar biliyor zaten yazamazlar çizemezler diyemezler kısmetleri kesilir bilinir hemen ekibe giremezler.”

Ekrem

“Aslında yolluklar yıllardan beri Türkiye'nin her tarafında var. Gümrük başmüdürlüğünde çalışanların çoğunlukta bağlantılarda ise bazı servislerde memurların gitmeden aldıkları bu paralar şimdi ise İstanbul gibi yerde olursa. Bu ciddi sorun oldu. Beceriksizlikleri, haksızlık yapıldığı ve çok yüksek meblağlar başmüdürlük dâhil, müsteşarlık yolluğa gitmeden almaları ayrıca bu gücü nereden buluyorlar acaba? YOLLUK KONUSU KISACA BİRİLERİNİN UMURUNDA MECBUREN DE OLACAK BEYLER GİDİŞAT HÜSRAN VE BU ŞAKA DEĞİL! AKLINIZI BAŞINIZA TOPLAYIN ARTIK!!”

Dediğim gibi, defalarca yazdığım gibi İzmir’deki bu iddialar gerçekten çok vahim. Tarafıma mail atanları lütfen hainmiş gibi görmeyin. Bence bu maillerin doğru olup olmadığını araştırın. Bir kez daha benden söylemesi.. Sevgili okurlarım yeni yazımda, yeni bilgi ve haberlerle buluşmak üzere..

YAZARIN NOTU

1-) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın yeni yapılanmasında, 16 gümrük bölge müdürlüğü kurulmasının bakanlar kurulunda imza işlemlerinin bittiği ve onay için köşke gönderildiği; bundan sonraki yazımda hangi bölge müdürlüğüne hangi eski gümrük ve muhafaza başmüdürlerinin atanacağını; kimlerin koltuklarından olacağını yine bu sütunlarda siz değerli okurlarımla paylaşacağım.

2-) Yine çarpıcı bir yazı ile en kısa sürede yanınızda olacağım. Yazımın konusu da son yapılan üst düzey atamaların perde arkası olacak!! İlgilisine duyurulur.

YAZARIN SON DAKİKA NOTU:

Soğuk sıcak dinlemiyor şu bizim minik kuş. ‘Şimdi Beykoz'dan geldim’ diyor. “Ne var?” diyorum. “Beykoz'da yoksa sende mi konak aldın kendine?” 'Cep delik cepken delik' diyor. “Peki, nedir bu?” diyorum. O da başlıyor anlatmaya.. ‘Aman tam Beykoz Konakları'nın üzerinde uçuyordum ki bir de ne göreyim tanıdık bir sima.’ Bizim minik kuş ve devam ediyor; ‘Ankara'dan tanıyorum onu çok önemli bir mevkide.’ “Peki, o simanın İstanbul'a gitmeye hakkı yok mu?” diyorum. ‘Gitsin ama İstanbul'a gidince ya devletin lojmanında kalsın, ya da parasını vererek otelde kalsın. Bu gümrük işiyle uğraşan birinin evceğizinde kalıyor.’ “Kim?” diyorum minik kuşa hemen söyleyiveriyor. Söylemesiyle de ağzım açık kalıyor. Biliyorum ismi soracaksınız ama söyleyemem. İleride söyler misiniz derseniz. Neden olmasın ELBETTE!