Romanya’da Türk – Tatar soydaşların ağırlıkta bulunduğu Köstence'yi ziyaret eden turistlerin en çok gezdiği tarihi mekanların başında Kral Camii (II. Mahmud Camisi) geliyor.

Geçmişi 1823'lü yıllara dayanan ve 1910 yılında Romanya Kralı 1. Carol tarafından Müslüman vatandaşlarının inançlarına saygı çerçevesinde yeniden inşa edilen tarihi caminin yeniden yapım çalışmaları 1912 yılında bitirilmiş.

Yeniden hizmete açıldıktan sonra Kral'ın yaptırması nedeniyle bu ismi alan caminin mimarı Victor Ştefanescu isimli bir Romen. Ştefanescu, camiyi üç farklı medeniyetin mimari tarzını harmanlayarak inşa etmiş eseri. Romanya kralı 1. Carol'un Köstence'deki Müslüman toplumun dini ihtiyaçlarını karşılamak için yaptırdığı ve farklı kültürlerin barış ve hoşgörü içerisinde yaşamasının önemli sembollerinden biri olan cami, 102 yıldır hizmet veriyor.

ÜLKENİN İLK BETONARME BİNASI

Romanya'nın ilk betonarme binası özelliğine de sahip olan tarihi cami, 45 metre uzunluğundaki minaresiyle, 100 kişilik cemaati ağırlayabiliyor. Kral Camii'nin, Mahmudiye Camii'nin inşa edildiği temeller üzerine kurulması nedeniyle bu açıdan da ayrı bir anlam ifade ediyor. Mahmudiye Camii, Osmanlı sultanlarından 2. Mahmud'un emriyle 1823 yılında Aziz Mehmet Paşa tarafından yaptırılmış.

Tarihi Kral Camisi, Köstence'yi ziyaret eden turistlerin en çok ilgi gösterdiği mekanlar arasında yer alıyor. Bu tarihi eseri ziyaret edenler aynı zamanda cami içerisindeki 200 yıllık en büyük tarihi halıyı da görme fırsatını buluyor. Sultan Abdulhamid Han tarafından hediye edilen 144 metrekarelik 483 kg ağırlığındaki halı ziyaretçilerin büyük ilgisi ile karşılaşıyor.

ÜÇ DİLDE HUTBE OKUNUYOR

Turistler aynı zamanda tarihi camii minaresine çıkıp Köstence'yi kuşbakışı inceleme fırsatı da buluyor.

Halen Müslümanların 5 vakit ibadetini yaptığı Kral Camii'nin bir başka özelliği ise Cuma günleri üç dilde hutbe okunması. Caminin genç soydaş imamlarından Veli Revan, her cuma cemaate; Türkçe, Romence ve Arapça sesleniyor. Üç dilde hutbe okumasının nedenini, camiye Türk Tatarların dışında; Arapların ve Romenlerin de gelmesi ve hutbedeki konuşmaları anlamaları için böyle bir yöntem seçtiğini belirten Revan, cemaatın bu durumdan çok memnun olduğunu belirtiyor. CİHAN