Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu 5. Konferansı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu'nun faaliyetleriyle toplantı ve konferanslarıyla Filistin davasının küresel ölçekte sesi ve nefesi olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu;

"Kudüs-ü Şerif'in her köşesinde bu kutlu beldeye 400 yıl boyunca hizmet etmiş kahraman ecdadımın izi, eseri ve mührü vardır. Kimse bu izleri silemez.

Modern dönem firavunlarını görmek isteyen hiç uzağa gitmesin, son 203 gündür 35 bin Filistinliyi acımasızca katledenlere baksın.

Netanyahu kendisinden önceki caniler gibi adını 'Gazze Kasabı' olarak tarihe utançla yazdırmıştır.

Birileri dönse de biz yolumuzdan dönmeyiz, dönmeyeceğiz. Çünkü biz Allah'a ve hesap gününe inanıyoruz.

İlk kıblemiz Mescid-i Aksa'nın kutsiyetine yönelik tacizler giderek artıyor. İşgalci İsrail tarafından Kudüs'ün kadim kimliği adım adım yok ediliyor.

Tüm imkansızlıklara rağmen Filistinli kardeşlerimiz tam 203 gündür tek başlarına direnirken, hiç kimse bizden soykırıma sessiz kalmamızı bekleyemez.

Biz şartlara göre, esen rüzgara göre, sözünü, duruşunu, tavrını belirleyen tatlı su siyasetçilerinden değiliz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık.

Biz, işgalcilere karşı vatanlarını savunan Hamaslı kardeşlerimizi Filistin'in Kuvayımilliyesi olarak görmeye devam edeceğiz.

Duam şu; 'Ya Rabb, Kahhar ismi şerifinle tecelli ederek başta Netanyahu olmak üzere bu siyonistleri kahru perişan eyle.

Çocuğunun doğum gününü Gazzeli sabileri öldürerek kutlayan bir zihniyetin insanlıkla, en temel insani değerlerle bağı kalmamış demektir.

Gazze'ye yardımlarda ilk sırada Türkiye yer alıyor. 7 Ekim'den bu yana 13 uçak ve 9 gemiyle gönderdiğimiz insani yardımların toplamı 50 bin tona yaklaştı.

Ticari açıdan 54 ürün grubunda İsrail'e ihracat kısıtlaması uygulayan tek ülke yine Türkiye'dir.

Kürecik'teki radar merkezinin ülkemizin ve ittifakımızın güvenliği dışında hiçbir devletle herhangi bir ilişkisi, bağı, irtibatı yoktur ve olamaz.

Amerikan yönetimi İsrail'e verdiği koşulsuz askeri ve diplomatik destekle çözüme katkı sunmuyor. Sorunun daha da büyümesine vesile oluyor."

AA