'İdlib'in mevcut statüsünün muhafazası hayati önem taşıyor'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de yaşanan insani drama dikkati çekerek, "Bölgedeki sivil halkın korunması, terörist unsurların ayrıştırılması ve İdlib'in mevcut statüsünün muhafazası hayati önem taşıyor." dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "Suriye" meselesi için gerçekleştirdikleri Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi sonrasında üç lider ortak basın açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu zirvelerin, Suriye'de gelinen noktanın muhasebesini yapmak ve ileriye dönük adımların tespiti bakımından da önemli fırsatlar sunduğunu belirterek, "Bugün burada bulunma sebebimiz, yaşanan insani drama son vermenin yollarını aramaktır." dedi.
"Biz başkaları gibi geriye yaslanıp yangını seyretmek yerine onu söndürmenin yollarını arıyor, bunun için elimizi taşın altına koyuyoruz." diyen Erdoğan, "Bölgedeki sivil halkın korunması, terörist unsurların ayrıştırılması ve İdlib'in mevcut statüsünün muhafazası hayati önem taşıyor." diye konuştu.
Türkiye'nin İdlib'de 12 gözlem noktası bulunduğunu anlatan Erdoğan, bu şekilde sahada sükunetin idamesi için Türkiye'nin önemli bir sorumluluk üstlendiğini kaydetti.
'Astana ruhuna sadık kalınarak çözülmeli'
Büyük çileler çekmiş İdlib halkının yeni felaketlere maruz kalmasını asla arzu etmediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İdlib meselesi yeni acılara, yeni gerginliklere, yeni sıkıntılara mahal vermeden Astana ruhuna sadık kalınarak çözülmelidir." diye konuştu.
Türkiye'nin baştan beri Suriye'de akan kanın durması için mücadele ettiğini dile getiren Erdoğan, hiçbir ayrım gözetilmeden Suriyeli kardeşlerimize sahip çıkıldığını belirtti.
'Anayasa Komitesi kuruluş sürecinde son aşamaya gelindi'
Başkan Erdoğan, "Anayasa Komitesi'nin kuruluş süresine dair hazırlıklar ele alınacak ve son aşamaya gelindi diyebiliriz." dedi.
Erdoğan, önümüzdeki günlerde 3 garantör ülkenin temsilcilerinin, BM Genel Sekreterinin Suriye Özel Temsilcisiyle Cenevre'de yeniden bir araya geleceği bilgisini de verdi.
İdlib'in adeta tüm Suriye'nin küçük bir modeli konumunda olduğunu belirten Erdoğan, "Burada atılacak yanlış adımların menfi yankıları her tarafta hissedilecektir." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle silahların bırakılmasını sağlamaya yönelik buradan çıkan mesajın, artık terör gruplarına da çok kararlı bir duruşun ifadesi olduğunu belirtti.
'Atacağımız adım olabilecek göçü engellemektedir'
Türkiye'nin şu anda zaten 3,5 milyon Suriyeli'ye ev sahipliği yaptığını dile getiren Erdoğan, İdlib'in şu anda nüfusunun 3,5 milyon olduğunu, böyle bir 3,5 milyona daha ev sahipliği yapmaya gücümüzün de imkanlarımızın da yetmeyeceğini söyledi. Erdoğan, "Şu anda atacağımız adım, birlikte buradan (İdlib) olabilecek göçü engellemektir. Bunun için de terörle mücadelede başarılı olmamız lazım." ifadelerini kullandı.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani de "İdlib'de sivillerin zarar görmemesi için tedbir almalıyız" dedi.
Putin: Terör unsurları sürece dahil olmamalı
Rusya Devlet Başkanı Putin ise ortak basın toplantısında, Suriye’de çözüme ulaşmak için Astana formatının imkanlarını kullanacaklarını söyleyerek bunun bölgede yaşamın normalleşmesi bakımından yapıcı ve verimli bir çerçeve olduğunu ifade etti.
Tarafların, garantör ülkelerin ve BM’nin de katılımıyla uzman düzeyinde uluslararası toplantılar yapacağını kaydeden Putin, bugüne kadar uluslararası düzeyde 10 toplantı düzenlendiğini anımsattı.
Rusya hava kuvvetlerinin Suriye’nin güney ve batısını teröristlerden temizlediğini savunan Putin, “İdlib’de kademeli olarak durumun istikrara kavuşmasını görüştük. Bizim önceliğimiz Suriye'yi teröristlerden tamamen temizlemektir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın teklifiyle bütün taraflara silahları bırakma çağrısında bulunduk. Sivilleri korumak bahanesiyle teröristleri korumak ve Suriye hükümetine zarar vermek kabul edilemez.” diye konuştu.
Putin, Suriye’de kimyasal saldırı provokasyonu yapılması hususunda ellerinde net ve açık kayıtlar bulunduğunu iddia ederek muhaliflerin, silahlı grupların bu tür provokasyonu sahneleme çabasında olduğunu savundu.
Suriye’deki terörle mücadeleye muhalif grupların da katıldığını söyleyen Putin, bu yaklaşımın Suriye’de taraflar arasında güveni artırdığını ve siyasi çözüme katkıda bulunduğunu dile getirdi.
Putin, BM’nin Anayasa Komitesi kurulması sürecine yardım etme noktasında mutabakata ulaştıklarını bildirdi.
Rusya Devlet Başkanı, Anayasa Komitesinin Suriye’nin gelecek yıllardaki siyasi yapılanmasını belirleyeceğine ve bir an önce kurulması gerektiğine işaret etti.
Putin bir soru üzerine şunları söyledi:
"Bizim barış çağrımız İdlib’de de duyulacaktır. Bizim sağlanan tüm mutabakatlarımız şunu esas aldı: Çatışan tüm tarafları barıştırmaya çalışıyoruz. Terör unsurları ise bu sürece dahil olmamalıdır. Parantez dışında kalmalılar. Umarım teröristler de sağduyu gösterip silahlarını bırakacaklar."
İdlib'de ateşkes konusu
Putin, basın toplantısından önce üç liderin zirve kapsamındaki müzakeresinde, Erdoğan'ın İdlib'de ateşkes çağrısı yapması üzerine de bu teklifi önemsediğini belirterek şunları kaydetti:
"İdlib’de yeterince sivil var. Elbette yıkıcı olan unsurlar, terör unsurları bölgede provokasyona devam ediyor. İnsansız hava araçları ile saldırıyorlar. Bunu görmezden gelemeyiz. Bu problemleri bütün yönleriyle düşünmeliyiz." değerlendirmesini yaptı.
AA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.