İnsanlık tarihinde yıkıcı bir dönüm noktası: İkinci Dünya Savaşı
Dünya tarihine "en çok can kaybı verilen savaş" olarak geçen İkinci Dünya Savaşı, bıraktığı derin izlerle hatırlanıyor. 1 Eylül 1939'da başlayan savaşın hayatta kalan mağdurları ve ölenlerin yakınları, yaşanan insani krizlerin acısını hala taşıyor.
Toplama ve imha kamplarındaki katliamlar, atom bombalarının yıkıcı etkisi, kıtlık ve hastalıkla zihinlere kazınan, dünya tarihine "en çok can kaybı verilen savaş" olarak geçen İkinci Dünya Savaşı, bıraktığı derin izlerle hatırlanıyor.
Almanya'nın, 1 Eylül 1939'da Polonya'yı işgal etmesiyle başlayan savaşın üzerinden 79 yıl geçmesine rağmen, bu büyük yıkımın hayatta kalan mağdurları ve ölenlerin yakınları, yaşanan insani krizlerin acısını hala taşıyor.
Birinci Dünya Savaşı'nda yenilen devletlerin ağır şartlar içeren anlaşmalar imzalamak zorunda kalması, ülkeler arasındaki ideolojik çatışmalar ve kaynak paylaşımında rekabet nedeniyle çıkan İkinci Dünya Savaşı'nda İngiltere, Sovyetler Birliği, ABD, Çin ve Fransa "Müttefik Devletler", Almanya, İtalya ve Japonyaise "Mihver Devletleri" olarak yer aldı.
Almanya'nın, Birinci Dünya Savaşı'nın ardından imzalanan Versay Antlaşması'ndan duyduğu memnuniyetsizliğin yanı sıra Adolf Hitler'in ülkede yükselişe geçen, Avrupa'yı Almanya topraklarına katma hedefi ve özellikle Sovyetler Birliği ve Yakın Doğu'daki stratejik noktaları ele geçirme arzusu, savaşı tetikleyen unsur oldu.
Birinci Dünya Savaşı'ndan galip ayrılmasına rağmen hedeflerine ulaşamayan İtalya'nın, Almanya ile yakınlaşarak Kuzey Afrika ve Balkanlar'da ilerleme hedefi, Japonya'nın Avrupa devletlerini Asya'dan çıkarma isteği, savaşın başında tarafsız kalan ABD'nin Pearl Harbor'da Japonya'nın saldırısına uğramasının ardından savaşa girmesi gibi etkenler, dünyayı 1945'e kadar süren küresel bir çatışmaya sürükledi.
En çok can kaybı verilen savaş
Müttefik Devletler ile Mihver İttifakı'ndan 70 milyondan fazla askerin çarpıştığı İkinci Dünya Savaşı, dünya tarihine en çok can kaybının verildiği savaş olarak geçti.
Savaşın sürdüğü 6 yıl boyunca asker ve sivil 60 milyondan fazla kişi hayatını kaybetti. Bu rakam, 1940'lı yıllarda 2,3 milyar olan dünya nüfusunun yüzde 3'ünü oluşturuyordu.
Savaşın sebep olduğu kıtlık ve hastalıklar nedeniyle hayatını kaybedenler de eklendiğinde ölü sayısı, sonraki yıllarda 80 milyona yaklaştı.
Savaşın etkilediği ülkelerde yaşanan sınır dışı uygulamaları ve zorunlu tahliyeler, milyonlarca insanı yerinden etti.
Nazi Almanyasının ırkçı politikaları yüzünden Avrupa'nın çeşitli bölgelerindeki çok sayıda Yahudi yerlerinden edilirken Finlandiya, Polonya, Baltık ülkeleri, Sırbistan ve Macaristan'dan da birçok sivil göçe zorlandı.
ABD'nin savaş yıllarında ülkede yaşayan 127 bin Japon asıllı vatandaşı yerleştirdiği gözaltı kamplarında en az bin 800 Japon kötü muamele, şiddet ve yetersiz beslenme gibi sebeplerden hayatını kaybetti.
Savaşın insanlık tarihindeki kara lekesi: Toplama ve imha kampları
İkinci Dünya Savaşının insanlık tarihine bıraktığı en karanlık izlerden biri, Nazilerin toplu katliam yapmak için çeşitli ülkelerde kurduğu toplama ve imha kampları oldu.
Bu kampların en büyüğü Polonya'daki Auschwitz-Birkenau kampıydı. Kampa gönderilen 1,3 milyon kişiden 1,1 milyonu katledildi.
Nazi kamplarında insanlar üzerinde deneyler yapıldı, ölenlerin cesetleri krematoryumlarda yakıldı. Nazi Almanyasının üstün Alman ırkını yaratmak için yürüttüğü politikalar çerçevesinde başta Yahudiler olmak üzere farklı ırklardan milyonlarca insan öldürüldü.
Savaş sırasında 6 milyondan fazla Yahudi katledildi. Bu katliamlar, daha sonra Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Yahudi Soykırımı (Holokost) olarak kabul edildi.
Atom bombalarının yıkıcı etkisi
ABD'nin, Japonya'nın Hiroşima şehrine 6 Ağustos, Nagazaki şehrine de 9 Ağustos 1945'te attığı atom bombaları, yüz binlerce kişinin ölümüne ve sakatlanmasına sebep oldu.
Hiroşima'nın yüzde 70'ini yok eden uranyum katkılı bomba, 1,5 kilometre çapındaki alanı tamamen yok etti. Atom bombası, ilk aşamada 80 bin, 1945 sonuna dek de 140 bin insanın ölümüne yol açtı.
Nagazaki'ye atılan atom bombası ise Japonya'nın teslimine sebep oldu. Bombanın etkisiyle yaklaşık 74 bin kişi hayatını kaybetti.
Atom bombalarının etki çapının dışındaki bölgelerde ise halkın büyük bir kısmı, sonraki dönemde radyasyonun neden olduğu kanserler nedeniyle hayatını kaybetti.
Sadece silah değil, kıtlık ve hastalık da ölüme neden oldu
İkinci Dünya Savaşının sivillere yönelik bir diğer yıkımı ise kıtlık ve hastalıklar olarak kayıtlara geçti. Savaştan etkilenen ülkelerde insanlar, ölümcül hastalıklarla boğuştu. Binlercesi engelli kaldı ve psikolojik travma yaşadı.
Pasifik cephesinde Amerikalı ve Japon askerler sıtmayla mücadele ederken, Avrupa ve Kuzey Afrika cephelerinde ise yüzlerce insan tifüse yakalandı.
ABD'nin 1945'te Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine attığı atom bombalarının neden olduğu etkiler, savaştan sonraki uzun yıllar boyunca insan sağlığını tehdit etmeyi sürdürdü. Bombaların nükleer etkileri, çok sayıda insanın vücudunda şekil bozukluğu, sakatlık ve başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açtı.
Savaş 2 Eylül 1945'te bitti!
Nazi Almanyası, İtalya ve Japonya liderliğindeki Mihver Devletleri ile İngiltere, Fransa, ABD ve Sovyetler Birliği önderliğindeki Müttefik Devletlerin çarpıştığı savaş, Nazilerin teslim olmasıyla Avrupa'da 8 Mayıs 1945'te son buldu.
Savaş, Mihver Devletlerinden Japonya'nın teslim olmayı reddetmesi üzerine Pasifik cephesinde bir süre daha devam etti.
ABD'nin iki atom bombalı saldırısında yaklaşık 150 bin vatandaşını kaybeden Japonya'nın teslim olmayı kabul etmesinin ardından, İkinci Dünya Savaşı, 2 Eylül 1945'te tüm dünyada sona erdi.
AA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.