Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Dr. Fuat Oktay, Türkiye'de kamplarda kalan Suriyelilerin haricinde kentlerde barınanları da kayıt altına alacak sistemi kurduklarını söyledi. Oktay, "Kamplarda 220 bin Suriyeli barınıyor. Bunların her ihtiyacı karşılanıyor. Aynı şeyi kamplar haricinde sınır illerinde barınan 300 bin Suriyeli için söylemek zor. Bunun için kuracağımız sistem sayesinde Suriyelilerin acil ihtiyacını arzu eden ülkelere online olarak takip etme imkanı vereceğiz. " dedi

Gaziantep Tuğcan Otel’de, Suriyelilerin bulunduğu kampların yer aldığı illerdeki mülki idare amirlerinin katıldığı ‘Suriye Koordinasyon Toplantısı’ düzenlendi. Toplantıda konuşan AFAD Başkanı Oktay, Türkiye'de Suriyelilerin barındığı toplam 20 kampın bulunduğunu, 21’ncisinin de açılmak üzere olduğunu ifade etti. Kampların toplam kapasitenin 220 bini aştığını anımsatan Oktay, "Suriye’de BM’nin rakamlarına baktığınızda 10 milyon kişi bulundukları yerlerden bir başka yere geçti. Yani evlerini terk etti. 3,5 milyon kişi sınır dışına çıktı ve mülteci konumuna düştü. Dünya kamuoyu veya uluslararası kurum ve kuruluşlar ne yazık ki uluslararası medya bu probleme yeteri kadar dikkat çekmedi. Yeteri kadar bu problemle ilgilenmedi ve ısrarla da ilgilenmemeye devam ediyor.” açıklamasında bulundu.

Türkiye'deki kamplarda bir problemin olmadığının altını çizen ancak kamp dışı için aynı şeyi söyleyemeyeceklerini anlatan Oktay, “Birleşmiş Milletler (BM) ile özellikle Türkiye arasında ülke takımı olarak çok yakın ilişkimiz var. Son derece samimi ilişkilerimiz var, yakın çalışıyoruz. Türkiye’deki BM Temsilcisi arkadaşlarımız, başta Carol olmak üzere, bizi bizden çok daha iyi anlatıyorlar uluslararası camiaya. Ama kampların dışında 300 bin kişinin sınır illerimizde bir şekilde bakımının yapılıyor olması o kadar da kolay iş değil. Dolayısıyla bir çalışma başlattık. Nasıl ki kampların içerisinde bir sistemimiz varsa, kampların dışında da benzer bir sistem geliştirelim istedik.” şeklinde konuştu.

Sistemin detaylarını paylaşan Oktay, “Nasıl olsa kendisini ispatlamış bir sistemimiz var kamplarda. Bunun benzerini de kamp dışında kurabiliriz dedik ve öyle yaptık. 2 ay öncesinde bu sistemimizi geliştirdik. Yazılım da dahil hazır vaziyette. Dışarıda bulunan tüm misafirlerimizi, geçici barınma statüsünde olan tüm misafirlerimizi kayıt altına alıyoruz. Bunu yaptığımızda eğitim ihtiyacımız ortaya çıkıyor, sağlık ihtiyacımız, gıda ve gıda dışı yardım ihtiyaçlarımız net belirgin hale geliyor. Uluslararası kaynaklar, kurum ve kuruluşlar, BM, AB ve Amerika başta olmak üzere, Ortadoğu ülkeleri başta olmak üzere tüm ülkeler, yerel ve uluslar arası sivil toplum kuruluşları buna dâhildir. Buyurun, gelin bu sisteme kaydolun. Kaydolduğunuz zaman online, canlı olarak, bu insanların neye ihtiyacı olduğuna dair bilgiyi net olarak görüyor olacaksınız. Dolayısıyla siz de kendi taahhüdünüzde bulunun. Eğitim hizmeti mi vereceksiniz, sağlık hizmeti mi vereceksiniz, gıda veya gıda dışı yardımda mı bulunacaksınız, ne kadar bulunacaksınız, ne zaman bulunacaksınız, sisteme bunun girişini yaptığınızda biz AFAD olarak arz ve talebi karşılaştırıyor olacağız. Açık olan kısmı da günlük bütün dünyaya raporluyor olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

"YAŞANAN OLAYLARDAN DERS ÇIKARMAMIZ GEREKİR"

Gaziantep Valisi Erdal Ara da devlet olarak ciddi bir yükün altına girdiklerine değindi. Bu zamana kadar harcanan paranın 1 milyar doların üzerinde olduğunun söylendiğini vurgulayan Ata, mahalli anlamda yapılan harcamalar ve yardımlar da dikkate alındığında bu rakamların çok daha yukarda olduğunu söyledi. Ata, “Ancak bu yaşanan olaylardan hepimizin ders çıkarması gerekir. Demek ki, bizler böyle bir mülteci akını olduğu takdirde bu yaptığımız çalışmalar bizlere bir nevi tecrübe oluyor. Bundan sonra herhalde gerek sınır güvenliği gerekse mültecilerle ilgili yapılacak çalışmalarda başta mülki idare amirlerimiz olmak üzere, AFAD yetkilerinin, birçok kamu kurum ve kuruluşlarının ciddi bir tecrübe kazandığını düşünüyorum.”

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilcisi Carol Batchelor da Türk hükümetinin, halkın gösterdiği misafirperverliğin, korumanın, yardımın eşinin benzerinin olmadığını vurguladı. Bölgede evlerini terk etmiş Suriyeli sayısının 1,7 milyon olduğunu söyleyen Batchelor, 1 hafta önce bölgesel mülteciler yardım planının beşincisini başlattıklarını anımsattı. Bu plana göre 2013’ün sonuna kadar 10 milyon civarında kişinin evlerini terk etmek zorunda kalacağını aktaran Batchelor, bunlardan 3,5 milyonunun Irak, Lübnan, Ürdün ve Türkiye gibi komşu ülkelere sığınacağını kaydetti. Mültecilerin, yüzde 50’sinin çocuk, yüzde 75’inin de kadın ve çocuk olduğunu belirten Batchelor, bunların insani yardıma muhtaç olduğunu sözlerine ekledi.

CİHAN