KREDİ KARTI MAĞDURLARININ DRAMI

Kredi kartı; herhangi bir bankada krediniz olması anlamına gelmektedir. Bankadaki hesaplarınızda hiç paranız olmasa bile alışveriş yapabilir ve bankanız da bir ay boyunca bu alışveriş tutarlarının hepsini sizin adınıza ödeyebilmektedir. Tüketiciler sahip oldukları kredi kartları ile satış, nakit avans, taksitli satış, elektronik satış, telefon ve posta ile satış veya ödeme işlemlerini gerçekleştirebilmektedir.

Ülkemizde en yaygın kullanılan tüketici finansman araçlarının başında gelen kredi kartı ürün olarak bir "nakit kullanım aracıdır" yani başka bir deyişle cebinizde nakit para taşımadan bile nakit para taşımanın bütün avantajlarını sağlar ve para harcamanıza yardımcı olmaktadır. Bu sayede, kişilere büyük kolaylık ve rahatlık sağlamaktadır. Ancak bütün kolaylığına, cazibesine ve kazandırdığı ekstra alım gücüne rağmen kredi kartı alternatif tüketici finansman ürünleri ile karşılaştırıldığında en pahalı ürün olarak ta karşımıza çıkmaktadır. Türk halkının da büyük bir çoğunluğu, kredi kartı kullanmaktadır. Kredi kartı kullanım alışkanlıkları ve kredi kartından beklentileri ölçmek amacıyla yapılan birçok araştırma raporlarında, halkın büyük bir kısmının kredi kartlarıyla harcamalar yaptığı ve rakamın ortalama 1000 (bin) YTL’ yi bulduğu ortaya çıkmıştır. Bu rakam sosyal, kültürel ve ekonomik düzey yükseldikçe artmıştır. Hatta aylık ortalama harcamalar, bin dört yüz YTL’ ye kadar çıkmıştır. Kredi kartı harcamasını en fazla yapan grup ise, 35-44 yaş arasındaki kullanıcılardır.

Tüketimde yaşanan patlamalardan sonra ise, kredi kartları ve kredi kartı faizleri nedeniyle insanlar ciddi ve ağır bir borç yükü altına girmişlerdir. Dolayısıyla bankaların 'kara listesi'ndeki kişiler günden güne armış ve yaklaşık her ay 10 bin kişi listeye eklenmiştir. İnsanlar, kart borcunu ödeyebilmek için ev, araba, arsasını satmış; başka borç bataklarına sürüklenmiş ve ülkesini hatta kimliğini dahi değiştirmek zorunda kalmışlardır. İzini kaybettirmek için sakin bir liman arayan aileler, bir yandan parçalanmış, yuvaları dağılmış; diğer yandan da kredi kartı borcu katlandıkça katlanmaya devam etmiştir.

İşte başlarda albenisiyle, cazibesiyle tüketiciyi etkileyen kredi kartları bakın sonuçta nelere kadar sebebiyet verebiliyor. Herkes yaptığının bedelini, bir şekilde ödeyecek ama ailelerin bu yüzden parçalanıp perişan olması, hatta ölümlerin olması inanın çok üzücü.. Çünkü hiç kimse bu kadarını hak etmez! Bunun içindir ki; yetkililerin bu konuda yaptırım gücü yüksek olan daha acil önlemleri alması ve bizlerinde her şeyi belirli sınırlar içerisinde kullanabilmeyi öğrenmemiz gerekmektedir. Yoksa, bedelini çok ağır bir fatura (!) ile ödeyeceğimiz de çok açık!!