Los Angeles'taki yangın günlerdir sürüyor! Can kaybı artıyor
ABD'nin Los Angeles kenti ve çevresinde günlerdir süren yangınlarda hayatını kaybedenlerin sayısının 24'e yükseldiği bildirildi.
Los Angeles Bölgesi Adli Tıp Kurumu, yangınlarda ölenlerin sayısına ilişkin güncel verileri açıkladı. Yangında hayatını kaybedenlerin sayısının 24'e çıktığı, Eaton'da 16 ve Palisades'te 8 kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi.
Açıklamada 16 kişiden haber alınamadığı, bu sayının artabileceği belirtildi.
Öte yandan, yaklaşık 150 bin kişi için tahliye emri verildiği ve tahliye edilen 700'den fazla bölge sakininin barınaklara yerleştirildiği kaydedildi.
Yetkililer, kayıp ihbarında bulunulabilmesine olanak sağlayan merkezin kurulduğunu ve tahliye edilenlerin evlerinin hasar tespitini yapabilecekleri çevrim içi veri tabanının oluşturulduğunu açıkladı.
Ulusal Meteoroloji Servisi yetkilileri, yangını şiddetlendirebilecek rüzgarın 15 Ocak'a kadar sürebileceği uyarısında bulundu.
Elektrik dağıtım şirketi Southern California Edison'a dava açıldı
ABD'li elektrik dağıtım şirketi Southern California Edison, yangınlardan birinin şirketin elektrik ekipmanları nedeniyle başladığı iddiasıyla dava edildi.
Dava, Pasadena bölgesindeki Eaton yangını nedeniyle mülkleri zarar gören ev sahipleri, kiracılar ve iş yeri sahipleri adına California Yüksek Mahkemesinde açıldı.
Mahkemeye sunulan dava dilekçesinde, birçok tanığın Southern California Edison'a ait bir iletim kulesinin altında yangın başladığını gördüğü ve bunun videolarının sosyal medyada paylaşıldığı aktarıldı.
ABD basınında yer alan haberlerde, şirkete karşı açılan davanın Los Angeles'ta etkili olan yangınlarla bağlantılı açılan davaların ilki olabileceği belirtildi.
Öte yandan şirketin ana kuruluşu Edison Internation Üst Yöneticisi (CEO) Pedro Pizarro ise CNBC'ye verdiği röportajda, Los Angeles bölgesindeki Eaton yangınının başlamasından önceki saatlerde ekipmanlarında herhangi bir anormallik tespit edilmediğini vurguladı.
ABD'li aktör Mel Gibson, yangınlarda ortaya çıkan "su eksikliğini" sorguladı
ABD'li sinema oyuncusu ve yönetmen Mel Gibson, Fox News televizyonuna verdiği röportajda, Los Angeles'taki yangınlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Malibu bölgesinde 14,5 milyon dolarlık evi yanan 69 yaşındaki Hollywood yıldızı, yangınlar için "Aklımdan her türlü korkunç teoriyi, komplo teorilerini ve daha fazlasını üretebilirim ancak su eksikliği, rüzgar koşulları ve yangını başlatmaya hazır, istekli ve yetenekli insanların olmasını söylemekle yetinmem biraz daha uygun görünüyor." diye konuştu.
Gibson, muhtemel yangın başlatıcıların "görevlendirilmiş mi yoksa sadece kendi istekleriyle mi hareket ettiklerini" sorgulayarak, "Ve sonra bu gibi olaylarda, bir şekilde, yani bilerek mi diye düşünüyorsunuz. Bu, düşünülmesi çılgınca bir şey. Ama insan, akıllarında bir amaç olup olmadığını düşünmeye başlıyor. Ne olabilir? Ne istiyorlar? Boş bir eyalet mi? Bilmiyorum." ifadelerini kullandı.
Fox News sunucusu Laura Ingraham, yangınların iklim değişikliğine önlem bahanesiyle insanları müstakil evlerden çıkarıp yüksek yoğunluklu konutlara yerleştirme amacıyla çıkarıldığı iddialarını hatırlatması üzerine Gibson, "(Bu yangınlar) bana eski sığır baronlarının insanları topraklarından temizlemesini hatırlatıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Gibson, California'daki su rezervleri konusunda da "Suyun kaybolduğunu, rezervleri bir sebepten ötürü boşalttıklarını biliyorum. Bunu bir süredir yapıyorlar. Californiya'da neden birçok şeyin yapıldığına dair kafa karıştıran bir sürü sorun var." dedi.
Los Angeles'ın değişik bölgelerinde 7 Ocak akşamı başlayan ve şiddetli rüzgarlar nedeniyle hızlıca yayılan yangınlarda şimdiye kadar 16 kişi hayatını kaybetti, 16 kişinin de kayıp olduğu açıklandı. Yetkililer, ölü sayısının artmasından endişe ediyor.
FBI, Los Angeles yangınlarına müdahale eden uçağa havada çarpan dronu soruşturuyor
CBS News'ün haberine göre, FBI'ın Los Angeles saha ofisi sözcüsü Laura Eimiller, yaptığı açıklamada, 9 Ocak'taki yangın söndürme çalışmalarına katılan itfaiye uçağına sivil bir dronun çarptığını ve uçağın sol kanadını deldiğini belirtti.
İtfaiye uçağının güvenli iniş yaptığını, dronun ise ağır hasar aldığını kaydeden Eimiller, dronun Federal Havacılık İdaresinin (FAA) uyguladığı geçici uçuş kısıtlamasını ihlal ettiğini vurguladı.
Eimiller, izin almadan dronu uçuran kişi ya da kişileri bulmak için soruşturma başlatıldığını bildirdi.
Öte yandan, California eyalet yetkilileri, yangınlar başladığından bu yana en az 40 kez izinsiz uçurulan dronların itfaiyecilerin hava müdahalesini aksattığını kaydetti.
FAA'nın sitesinde, "Kontrol altına alınamayan yangınların yakınlarında dron uçurulduğunda, itfaiye müdahale kuruluşları, havada olası çarpışmaları önlemek için hava araçlarını indiriyor. Havadan müdahalelerin gecikmesi, zemindeki itfaiyeciler, bölge sakinleri ve civardaki mülkler için risk teşkil ediyor ve yangınların yayılmasına yol açabiliyor." ifadelerine yer verildi.
Los Angeles'taki yangınların olduğu bölgelerde 25 Ocak'a kadar uçuş kısıtlamasının sürmesi bekleniyor.
Kentin değişik bölgelerinde 7 Ocak'ta başlayan ve şiddetli rüzgarlar nedeniyle hızla yayılan yangınlarda şimdiye kadar 24 kişi hayatını kaybetti, 16 kişinin de kayıp olduğu açıklandı. Yetkililer, ölü sayısının artmasından endişe ediyor.
Öte yandan, yaklaşık 150 bin kişi için tahliye emri verildiği ve 700'den fazla bölge sakininin barınaklara yerleştirildiği kaydedildi.
AA, Los Angeles yangınlarında gündem olan boş su rezervuarlarını görüntüledi
Los Angeles'ta yıkıcı yangınlar devam ederken müdahalelerde kullanılması beklenen rezervuarlardaki "yetersiz su" tartışmaları gündemdeki yerini koruyor.
Orman yangınları başladığında kentin su altyapısı için kritik öneme sahip yaklaşık 117 milyon galon su kapasiteli Santa Ynez Rezervuarı'nın "onarım nedeniyle kapalı" olması yangınla mücadelede yaşanan zorlukları artırdı.
Yangın söndürme çalışmaları için bölgedeki su kaynakları ciddi önem arz ederken AA'nın çektiği boş rezervuarlar son günlerde tartışılan su yetersizliğini gözler önüne serdi.
Los Angeles Su ve Enerji Dairesi (LADWP), yangınlardan en çok etkilenen Pasific Palisades bölgesindeki 1 milyon galonluk üç su tankının tamamının çok kısa sürede boşaldığını duyurdu.
Özellikle sıcak ve kuru mevsimlerde sık sık orman yangınların çıktığı Los Angeles'ta, Temmuz 2024'te Belediye Başkanı Karen Bass'ın itfaiye departmanının bütçesini 17,6 milyon dolar kestiğinin ortaya çıkması da su kaynaklarıyla ilgili sorunların derinleşmesine neden olan bir diğer önemli eleştiri konusu oldu.
Ancak ne LADWP'nin ne de California Valisi Gavin Newsom'ın yangınla mücadele için suyun yeterli olduğuna ilişkin yaptığı açıklamalar eleştirilerin önüne geçemedi.
Yönetimin yetersiz önlemleri eleştirilerin odak noktası
Kentteki su kaynaklarının yangınlara karşı yetersiz kalması, yerel halk, birçok ünlü isim ve sosyal medya kullanıcıları tarafından eleştirildi.
Yetkililerin yıllardır uyarıları göz ardı ettiği ve sıklıkla orman yangınlarıyla mücadele eden Los Angeles'ta bu soruna karşı yeterince önlem almadıkları belirtiliyor.
Aynı zamanda Newsom ve Bass, "kentin en kötü felaketlerinden birinin zeminini hazırlamakla" suçlandı.
Rezervuarın yaklaşık 1 yıldır kapalı olması ve yangın musluklarındaki basıncın güçlü olmamasının da halkın güvenliğini tehlikeye attığı belirtilirken, Los Angeles'ın yangınlara karşı daha iyi bir yönetim ve hazırlık süreci oluşturması gerektiği savunuldu.
Yangında zarar gören bazı Hollywood ünlüleri de halen devam eden yangınlarla mücadele edemediği gerekçesiyle eyalet ve kent yönetimini eleştiriyor.
"Ne istiyorlar? Boş bir eyalet mi?"
Yangında evini kaybeden oyuncu Mel Gibson, Los Angeles'ta devam eden orman yangınları için "Aklımdan her türlü korkunç teoriyi, komplo teorilerini ve daha fazlasını üretebilirim ancak su yetersizliği, rüzgar koşulları ve yangını başlatmaya hazır, istekli ve yetenekli insanların olmasını söylemekle yetinmem biraz daha uygun görünüyor." diye konuştu.
Gibson, "Ama insan, akıllarında bir amaç olup olmadığını düşünmeye başlıyor. Ne olabilir? Ne istiyorlar? Boş bir eyalet mi? Bilmiyorum." ifadelerini kullandı.
ABD'li Resnick ailesi, Los Angeles yangınlarındaki su krizinin sorumlusu olarak eleştiriliyor
Stewart ve Lynda Resnick'e ait, tarım şirketleri arasında öne çıkan Wonderful Company, bölgedeki su kaynakları üzerinde önemli kontrol sahibi olarak biliniyor.
Tarım sektöründe büyük yatırımlar yapan Resnick ailesi, şirketleri aracılığıyla California'daki suyun en büyük kullanıcılarından biri olarak dikkati çekiyor.
California'da yaklaşık 130 bin dönümlük araziye sahip şirket bünyesinde portakal, nar, Antep fıstığı ve badem gibi suya duyarlı ürünler yetiştiriliyor.
Resnick ailesinin, eyaletteki yer altı su depolama alanı "Kern Water Bank"te yaklaşık yüzde 57 hisseye sahip olması suyun eşit dağılımı konusunda eleştiriliyor.
Ailenin, bu yer altı su depolarına sahip olabilmek için nüfuzunu kullanarak eyalet yasalarında çeşitli düzenlemeler yapılmasını sağladığı iddia ediliyor.
Bu kapsamda, önceden eyalet yönetimine ait olan Kern Water Bank'in birkaç özel şirkete geçtiği ve bunların arasında Resnick ailesinin şirketinin de yer aldığı öne sürülüyor.
Los Angeles'taki yangınlar sırasında suyun doğru yerlere yönlendirilmemesi ve su kaynaklarının sınırlı olması da bu aileye yönelik eleştirileri artırıyor.
Resnick ailesi, İsrail'e desteğiyle de biliniyor
Sosyal medya kullanıcıları, su yetersizliğinden Resnick ailesini sorumlu tutarak, "Zengin bir aile, Wonderful Company aracılığıyla tarım yapmak için tüm suyu stokluyor." şeklinde aileyi eleştirdi.
Kullanıcılar, Los Angeles'taki itfaiyecilerin sokaklarda yer alan yangın musluklarından bir damla su dahi alamadığını işaret ederek, Resnick ailesini "tarım imparatorlukları için şehirlerin tamamından daha fazla su kullanmakla" suçladı.
Daha önce de İsrail'e desteğiyle gündeme gelen Resnick ailesinin, yıllardır çeşitli şekillerde İsrail'e maddi destek sağladığı biliniyor.
Aile, vakıfları aracılığıyla, 2022'de İsrail'deki bir üniversitenin araştırma ve geliştirme çalışmalarını desteklemek amacıyla 50 milyon dolarlık bir bağışta bulunacaklarını açıklamıştı.
Los Angeles'taki yangınlar California'daki sigorta krizini de alevlendirdi
California'da yangınlarda hasar gören veya kullanılamaz hale gelen 12 binden fazla yapının milyonlarca dolarlık mülkler olduğu dikkate alındığında, yangınlar kaynaklı ekonomik kaybın da 150 milyar doları bulabileceği tahmin edildi.
Yangının ekonomik boyutu dikkatleri sigorta şirketlerine çekerken, uzmanlar sigorta şirketlerinin bu yangınların yol açtığı kayıpları karşılamakta zorlanabileceğini belirtti.
Ülkenin en kalabalık eyaleti California'da, iklim değişikliğinin orman yangınlarını, selleri ve fırtınaları daha yaygın ve maliyetli hale getirmesi, yüksek riskli bölgelerdeki ev sahiplerinin sigorta poliçesi edinmesini veya bunları karşılamasını zorlaştırmıştı.
Riskli bölgelerde yeni poliçe düzenleme oranlarının azalması ya da mevcut poliçeleri yenilenmemesi nedeniyle sigorta kapsamı dışında kalan bölgelerdeki kayıpların da büyük bir ekonomik yük oluşturduğu kaydedildi.
Sigorta şirketlerinin ihmalleri tartışılıyor
Eyaletteki birçok ev ve iş yerine sigorta hizmeti sağlayan şirketlerin yüksek miktarda poliçe iptali ve ihmalleri de yangınlar sonrasında kamuoyunda tartışma konusu oldu.
Bölgedeki mülk sahipleri, son aylarda bazı büyük sigorta şirketlerinin etkilenen bölgelerde yangın kapsamından çekildiğini bildirdi.
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris de Los Angeles'taki yangınlarla mücadele konusunda Beyaz Saray'da diğer yetkililerle düzenlediği ortak basın toplantısında, birçok sigorta şirketinin insanların sigortalarını iptal ettiğini ve bu durumun felaketten zarar gören aileler için ciddi sıkıntı yaratacağını dile getirdi.
Ülke basınında yer alan haberlerde, pazar payına göre en büyük 12 sigorta şirketinden 7'sinin eyalette yeni poliçe düzenlemeyi durdurduğu veya kısıtladığı ileri sürüldü.
Yangınlar başlamadan önce California'daki 7 evden 1'inin asgari yangın sigortası sağlayan plana dahil olduğu belirtilirken, bir sigorta şirketinin "uzun vadede sürdürülebilirliğini" sağlamak amacıyla on binlerce müşterinin sigortasını iptal ettiği kaydedildi.
Eyaletin en büyük konut sigortacılarından State Farm General, geçen yıl mart ayında, 30 bin ev sahibi için sigorta yenilemeyeceğini duyurdu.
Chubb ve iştirakleri ile Allstate de yüksek yangın riski taşıyan bölgelerde yüksek değerli evler için yeni poliçe düzenlemeyi durduran sigorta şirketleri arasında yer aldı.
Yangınlardan önce sigorta şirketlerinin konut sigortalarını yenilememesi, bölgede birçok yangın mağdurunu kayıplarını karşılayacak sigorta güvencesinden mahrum bıraktı.
State Farm General'dan yangınlara ilişkin hafta sonu yapılan açıklamada, 10 Ocak itibarıyla yaklaşık 4 bin 400 ev ve araç sigortası talebinin işleme konulmaya ve milyonlarca doların müşterilere geri ödenmeye başlandığı aktarıldı. Açıklamada, şirketin "California'daki sigorta piyasasının karmaşık yapısına" rağmen devlet yetkilileriyle işbirliği yaparak sigorta erişimini artırmaya çalıştığı ifade edildi.
Yüksek emlak fiyatları ve belirsiz bir sigorta ortamına sahip, felaketlere meyilli eyaletteki büyük mülk hasarının gelecekte sigorta poliçelerine erişimi daha zor hale getirebileceği tahmin ediliyor.
ABD tarihinin en maliyetli yangını olabilir
Yangınlar Los Angeles'ı kasıp kavurmaya devam ederken, geride bıraktığı hasar, can kaybı, iş kesintileri ve diğer ekonomik etkileri dahil olmak üzere felaketin boyutu da netlik kazanıyor.
Mali bilançoyu kesin olarak hesaplamak için henüz çok erken olsa da bölgede devam eden yangınlar ABD tarihinin en maliyetli yangını olma yolunda ilerliyor.
Yangınların henüz tam olarak kontrol altına alınamaması nedeniyle yol açtığı hasar ile kaybın boyutu da her geçen gün artıyor.
Analistler, yangınlardan kaynaklanan toplam ekonomik kaybın milyarlarca doları bulacağını öngörürken, yangınların sürmesi nedeniyle ekonomik kayıplara ilişkin tahminler yukarı yönlü revize ediliyor.
Biden, yangınlarından kaynaklanan masrafların tamamını 6 ay karşılayacaklarını açıkladı
ABD Başkanı Joe Biden, geçen hafta yaptığı açıklamada, Los Angeles'taki yangınların neden olduğu tüm masrafların tamamını 6 ay boyunca karşılayacaklarını duyurmuştu.
Yangınlarla mücadele konusunda tüm imkanlarını seferber ettiklerini belirten Biden, bu kapsamda felaketin neden olduğu masrafları karşılama oranını federal yönetim olarak yüzde 100'e çıkardıklarını kaydetmişti.
Biden, "Bugün, federal hükümetin 180 gün boyunca (yangından dolayı ortaya çıkan) maliyetlerin yüzde 100'ünü karşılayacağını açıklıyorum. Enkaz ve tehlikeli malzemelerin kaldırılması, geçici barınaklar, ilk müdahale ekipleri, ödenecek maaşlar ve diğer önlemlerin masrafları karşılanacak." ifadelerini kullanmıştı.
Yangın sigorta şirketlerinin hisselerini de vurdu
Yalnızca finansal olarak değil aynı zamanda itibar açısından da zorlu bir süreçle karşı karşıya kalan sigorta şirketlerinin hisselerinde geçen hafta kaydedilen düşüş dikkati çekti.
Yangınlarda sigortalı zararlar açısından en fazla risk altında olan sigorta şirketlerinden Allstate, Chubb ve Travelers'ın hisselerindeki düşüş öne çıktı.
ABD'nin büyük sigorta şirketlerinden Travelers'ın hisseleri cuma günü yüzde 4,3, Chubb'ın hisseleri yüzde 3,4 ve Allstate'in hisseleri yüzde 5,6 değer kaybetti.
Ayrıca, American International Group'un hisseleri yüzde 1,3 ve Mercury General'ın hisseleri yaklaşık yüzde 20 düştü.
Yangınlar sonrası ev sahipleri kiraları yasa dışı şekilde artırdı
ABD'de, Los Angeles ve çevresinde devam eden yangınlar sonrası ev sahiplerinin fiyatları yasa dışı şekilde yükselttiği bildirildi.
BBC'nin habere göre, Los Angeles'taki yangınlar sebebiyle yerlerinden olan binlerce insan yüksek kira ve otel ücretleriyle karşı karşıya kalıyor
Los Angeleslı emlak kralı Jason Oppenheim, California eyaletinin "fiyat yükseltme" karşıtı yasalarına rağmen, ev sahiplerinin, piyasanın çok üzerinde kira talep ettiklerini söyledi.
Oppenheim, daha önce aylık 13 bin dolar kira istenen mülke, bir müşterinin "altı ay peşin ödemeli, aylık 20 bin dolar" teklif ettiğini ancak ev sahibi 23 bin dolarda ısrar ettiğini ifade etti.
California'daki önleyici yasalara rağmen bölgedeki felakettin ev sahipleri tarafından suistimal edildiğini anlatan Oppenheim, "Bu durumdan faydalanmanın zamanı değil." diye konuştu.
Los Angeles yetkilileri ise orman yangını mağdurlarını dolandırarak ya da soyarak felaketten "yararlanan" kişilerin yargılanacağı uyarısında bulundu.
California Başsavcısı Rob Bonta, 11 Ocak'ta yaptığı açıklamada, ev sahiplerinin fiyatları yasa dışı olarak yükselttiğinin farkında olduklarını belirterek, "Bunu yapamazsınız. Bu bir yıla kadar hapis ve para cezasıyla cezalandırılabilecek bir suçtur." diye konuşmuştu.
Hırsızlık ve dolandırıcılık vakalarında artış
Öte yandan, yangınların devam ettiği Los Angeles'ta ev kiralarındaki yasa dışı fiyat artışlarının yanında, hırsızlık ve dolandırıcılık vakaları da sık görülmeye başlandı.
Los Angeles İdari Bölge Şerifi Robert Luna, dün yaptığı açıklamada, özellikle yardım bağışları konusunda çok sayıda dolandırıcılık yaşandığını ifade ederek, vatandaşları yetkili sivil toplum örgütlerini bulmaları konusunda uyarmıştı.
Luna, yangınlar sırasında şu ana kadar aralarında itfaiyeci gibi davranarak girdiği evi soyan bir kişinin de bulunduğu yaklaşık 29 kişinin yakalandığını söylemişti.
Yangınların neden olduğu ekonomik kaybın 250 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor
ABD'de Los Angeles ve çevresinde devam eden yangınlardan kaynaklanan toplam hasar ve ekonomik kayba ilişkin tahminler, 250 milyar dolar ile 275 milyar dolar aralığına yükseltildi.
Dünya çapında hava tahmini hizmeti veren AccuWeather, Los Angeles ve çevresinde devam eden yangınların ekonomik maliyetine ilişkin tahminlerini güncelledi.
Buna göre, devam eden yangınların neden olduğu toplam hasar ve ekonomik kaybın 250 milyar dolar ile 275 milyar dolar arasında olacağı tahmin edildi.
AccuWeather, ilk olarak geçen hafta paylaştığı öncü tahminlerinde, yangınların maliyetinin 52 milyar dolar ile 57 milyar dolar arasında olabileceğini öngörmüştü.
Söz konusu tahmin, yangınların devam etmesiyle 135 milyar dolar ile 150 milyar dolar aralığına yükseltilmişti.
AA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.