MSB'de yoğun diplomasi trafiği
Terörle mücadelenin yanı sıra Kıbrıs dahil, mavi vatan ve Türkiye'nin semalarında ülkenin menfaatlerini korumak için faaliyetlerini sürdüren Milli Savunma Bakanlığında, sahadaki etkiyi masaya yansıtmak için yoğun diplomasi trafiği hayata geçiriliyor.
Bu kapsamda dün sabah saatlerinde Libya ve Malta bakanlarını ağırlayan Bakanlık, öğleden sonra ise Azerbaycanlı üst düzey askeri yetkililerle Katar Savunma Bakanı'na ev sahipliği yaptı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın dünkü yoğun programı Malta Ulusal Güvenlik ve İçişleri Bakanı Byron Camilleri'nin ziyaretiyle başladı. Akar ve Camilleri'nin baş başa görüşmesinin sonrasında Bakanlık, bu defa Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa görüşmesi için hazırlandı.
Başağa ve Akar arasındaki görüşmenin ardından Bakanlıkta önemli bir toplantı gerçekleştirildi.
Milli Savunma Bakanı Akar'ın daveti üzerine yapılan üçlü toplantı kapsamında, Libya İçişleri Bakanı Başağa ve Malta Ulusal Güvenlik ve İçişleri Bakanı Byron Camilleri bir araya geldi.
Toplantıda bölgesel, savunma ve güvenlik iş birliği konuları başta olmak üzere bölgesel istikrar ve barışa katkı kapsamında yapılabilecekler de ele alındı. Toplantının ardından 3 bakan kameraların önüne geçti.
Toplantının ev sahibi olarak ilk sözü alan Akar, görüşmelerde birçok konuda benzer görüşleri paylaştıklarını müşahede ettiklerini belirtti. Akdeniz'de, barış ve istikrara sağlayacakları katkılarla bu konudaki çalışmaların hem bölge hem dünya için önemli bir model olacağını vurgulayan Akar, Birleşmiş Milletler'in tanıdığı Libya hükümeti ile yapılan çalışmalar kapsamında Libya'daki faaliyetlerin devam ettiğini, orada askeri eğitim, iş birliği ve danışmanlık yaptıklarını söyledi.
"Libya Libyalılarındır"
Meşru Libya hükümeti ile iş birliğinin devam edeceğini dile getiren Akar, şunları söyledi:
"Libya Libyalılarındır anlayışıyla ilişkilerimizi ve çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Daima Libyalı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu da herkesin bilmesini istiyorum. Amacımız Libya'nın barış, huzur ve güven içinde yaşaması, birlik ve bütünlüğünü koruması, tek bir Libya olması. Bu konudaki gayretlerimiz bugüne kadar sürdü, bundan sonra da aynı şekilde Libyalı kardeşlerimizle, BM tarafından tanınan hükümetiyle yaptığımız iş birliğimizin devam edeceğini ve Libyalı kardeşlerimizle bu iş birliğimizi devamlı sürdüreceğimizin de altını çizmek istiyorum. Bu amaca ulaşabilmek için en büyük engelin darbeci Hafter olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla Libya'da barışa, huzura, güvene, toprak bütünlüğünün sağlanmasına engel olan darbeci Hafter'e yönelik yapılan her türlü yardım ve desteğin bir an önce kesilmesi elzemdir."
"Türkiye bölgede stratejik, önemli bir ülke"
Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa da Hafter'in saldırıları nedeniyle Libya ve bölgedeki güvenliğin bozulduğunu, çok sayıda Libyalı'nın hayatını kaybettiğini belirtti.
Saldırıların ülkenin altyapı sistemlerine de büyük zarar verdiğini anlatan Başağa, "Hafter'in yaptığı operasyon tüm bölgedeki güvenliği bozmuştur. Bu sorumluluk sadece Hafter'in değil, onu destekleyen diğer ülkeler de bu sorumluluğun altındadır." dedi.
Malta Ulusal Güvenlik ve İçişleri Bakanı Camilleri ise Türkiye'nin yüksek potansiyele sahip stratejik bir ülke olduğunu ifade etti.
Malta'nın bölgedeki refahın ve huzurun geliştirilmesine yönelik her türlü inisiyatifi desteklediğini bildiren Camilleri, "Bugün 3 ülke arasında konuşulan barış ve istikrara yönelik konuşmalar Malta, Libya ve Türkiye için öncelik olmakla birlikte bütün Akdeniz'e komşu ülkeler ve bölge ülkeleri için de bir öncelik olmak durumundadır. Libya'da barışçıl bir çözüme ulaşılabilmesi için yapılması gereken şey mevcut çatışma ve gerilim ortamının azaltılmasıdır. Burada uluslararası toplumun üzerine düşen görevler de var. Birleşik bir Libya için yapılması gereken çabalar var, bu da genel olarak ülkedeki istikrarı sağlayacak ve bununla ilgili yapılması gerekenler en kısa zaman zarfında yapılmak durumundadır." ifadelerini kullandı.
Tansiyonun yükseldiği dönemde önemli kabul
Uzun süren toplantının ardından Bakanlık bu kez bir başka önemli misafir için hazırlıklara başladı.
Ermenistan'ın, Azerbaycan ordusuna yönelik saldırılarının gündemde olduğu bir dönemde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Azerbaycan Savunma Bakan Yardımcısı ve Hava Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Ramiz Tahirov ile Nahcivan Özerk Cumhuriyeti Ordu Komutanı Kerem Mustafayev'i kabul etti.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in de katıldığı toplantıda konuşan Akar, "Her türlü saldırıya karşı bundan önce nasıl Azerbaycanlı kardeşlerimizle beraber olduysak bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Azerbaycanlı kardeşlerimizle bir ve beraberiz. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, TSK olarak ne yapmamız gerekiyorsa bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." dedi.
Katar Savunma Bakanı ile bir araya geldi
Bakan Akar, yoğun geçen programının son görüşmesini ise Katar Savunma Bakanı ile yaptı.
Uzun süren görüşmede Halid bin Muhammed el-Atiyye ve Akar, bölgesel konularla 2 ülke arasındaki savunma ve güvenlik iş birliği konularında görüş alışverişinde bulundu.
Görüşmede Bakan Akar'ın, Katar ile birçok alanda stratejik ortaklığın devam ettiğini belirterek, "Libya’daki meşru hükümete ve istikrar ortamının sağlanmasına yönelik ciddi anlamlı destek için müteşekkiriz." ifadesini kullandığı öğrenildi.
Söz konusu ziyaretin, Milli Savunma Bakanı Akar’ın hafta sonu Katar’a düzenlediği ziyaretin devamı niteliğinde olduğu, mükemmel düzeyde ikili ilişkilere sahip Türkiye ve Katar’ın, güncel gelişmeleri bir kez daha ayrıntılı olarak ele almalarına imkan tanıdığı belirtildi.
Akar, hafta sonu Katar’da Emir Şeyh Tamim Bin Hamad Al Thani tarafından kabul edilmişti..
AA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.