Balyoz Davası’nda, Yargıtay Başsavcılığı’nın mahkumiyet kararlarının bozulmasını talep ettiği 67 sanığın tümü ifadelerinde ‘Balyoz Semineri’ne katılmadığını söyledi.
 

Yargıtay Başsavcılığı, önceki gün Balyoz Davası’nda eski kuvvet komutanları Özden Örnek, İbrahim Fırtına ve 1.Ordu Eski Komutanı Çetin Doğan da dahil 256 sanık hakkındaki mahkumiyet kararının onanmasını istedi. Başsavcılık tebliğnamesinde 67 sanık hakkındaki mahkumiyet kararlarının ise bozulmasını talep etti.

Bu 67 sanığın hepsi seminere katılmadıklarını ispatlayan belgeler sunmuştu. Balyoz Davası iddianamesi incelendiğinde plan seminerine katılmadığını, o dönemde yurtdışında görev yaptığını veya öğrenci olduğunu belirtenler bulunuyor.

“Çocuğumu emziriyordum”

Haklarındaki hükümlerin bozulması talep edilenlerden biri ise Yarbay Tülay Delibaş.

Sanıklardan 13 yıl 4 ay ceza alan ve yurtdışına çıktığı için halen firari olan Yarbay Delibaş, tutuksuz olarak yargılandığı dönemde Balyoz İddianamesi’nde yer alan ifadesinde 5-7 Mart 2003 tarihlerinde düzenlenen plan seminerine katılmadığını belirtmişti:

“O dönemde ikinci çocuğuna hamileydim. Riskli bir hamilelik dönemi yaşadığım için 15 Eylül 2002 ve 13 Haziran 2003 tarihleri arasında izne ayrıldım. Suç tarihlerinde çocuğuna anne sütü veren biriydim. Hiçbir hukuk dışı faaliyetin içinde olmadım. O tarihlerde ücretsiz izinde olduğuma dair raporları savcılığa sundum. Ancak buna rağmen sanık olarak karşınızda suçlamalara ilişkin savunma yapıyorum.”

Delibaş ayrıca, Eskişehir’de emekli Albay Hakan Büyük’ün evinden çıktığı iddia edilen flash bellekteki dijital veriler nedeniyle suçlandığını hatırlatıp, sanık Büyük’ü tanımadığını belirterek, “Ben, çocuğumu emzirmekten, 6 yaşına basan çocuğuma okuma yazma öğretmekten, ev işleri düzenlemekten ve akşam yemeği hazırlamaktan başka bir tasarı yapmadım. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum” demişti..


O tarihte doğum iznindeydi!..

2004’ten beri Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde görev yapan Deniz Hakim Yarbay Tülay Delibaş hakkında “Bakanlar Kurulu’nu görevini yapamaz hale getirmeye teşvik” iddiasıyla 20 yıla kadar hapis cezası isteniyordu ve 13 yıl 4 ay hapse mahkum oldu. Olay tarihi olan 2003’te yüzbaşı rütbesinde bulunan ve görevli olan Delibaş’ın “Önleyici hukuki tedbirler” başlıklı bir belge hazırladığı öne sürülüyordu. Ancak avukatı Levent Özçelik, belgenin hazırlandığı iddia edilen tarihte Delibaş’ın doğum izninde olduğu ve Genelkurmay Başkanlığı içindeki bilgisayara erişiminin de yasak olduğunu öne sürdü.

İddiaya göre belge 3 Nisan 2003’te oluşturulmuş ve son olarak Cem Gürdeniz tarafından 5 Nisan 2003’te kaydedilmişti. Ancak Delibaş bu tarihlerde izinliydi.

Görevliydim katılmadım

AYTEKİN CANDEMİR (16 yıl ceza aldı): Yapılan soruşturma sırasında Genelkurmay Başkanlığı emirleri ile Mart 2002 Mart 2003 dönemi arasında 1 yıl süre ile yurtdışına Bangladeş Komuta Kurmay Kolejine eğitime görevlendirildim, 1. Ordu Komutanlığında icra edilen bahse konulu plan seminerine katılmadım.

İKRAMİ ÖZTURAN(16 yıl ceza aldı): 52. Zırhlı Tümen Komutanlığı 6. Motorize Piyade Alayı 2. Motorlu Piyade Tabur Komutanı olarak Kara Kuvvetleri Komutanlığı denetlemesine yönelik hazırlıkları yapıyordum. Seminere kesinlikle katılmadım.

CEMAL CANDAN (16 yıl ceza aldı): 2002 yılı Ağustos ayında Lüleburgaz’da bulunan 65. Mekanize Piyade Tugayına Tank Tabur Komutanı olarak atandım. 2003 yılı Nisan ayının başlarında yurtdışı görev hazırlığı için bu görevden ayrıldım. 7 Nisan 2003 tarihinde Ankara’da kurs ve görev başı eğitimine başladım.

ALİ AYDIN (18 yıl ceza aldı, Yargıtay Başsavcılığı hükmün bozulmasını talep etti): 2001-2003 yılları arasında Balıkesir İl Jandarma Komutanı olarak çalıştım.iddianamede bahsedilen plan seminerine davet edilmedim ve katılmadım. Hatta haberim dahi olmadı.

Yurtdışından gelip teslim oldu

Hakkındaki 16 yıllık hapis cezasının bozulması istenen ve NATO Uluslararası Askeri Karargah Lojistik ve Kaynaklar Başkan Yardımcısı iken Türkiye’ye gelerek teslim olan Tuğgeneral Hakan Akkoç da, ifadesinde şunları aktarmıştı:

“Seminer sırasında yurtdışındaydım. Bu husus Genelkurmay Başkanlığının ve pasaport dairesinin mahkemeye gönderilen yazıları ile teyit edilmiştir.”

Cezasının bozulması istenen yine 16 yıl ceza alan Barbaros Kasar da, 2002-2003 yılları itibariyle Kara Harp Akademisi Komutanlığı’nda Kurmaylık öncesi görülen eğitimde öğrenci subayı konumunda olduğunu belirterek, Balyoz Güvenlik Harekat Planı’ndan haberdar olmadığını kaydetmişti.

16 yıl ceza alan Hasan Hakan Dereli de, Mart 2003 tarihinde yapılan plan seminerine, seminerin öncesinde veya sonrasında hiçbir toplantıya katılmadığı ve o dönemde Pakistan’da görevli olduğunu belirtmişti.