Rusya savunma sanayi kaynakları S-300 füze savunma sistemlerinin Suriye’ye teslim edilmediğini açıkladı.

S-300’lerin gelecekte Suriye’ye teslim edilip edilmeyeceği ile ilgili net bir bilgisi olmadığını kaydeden yetkili, “Mevcut şartlar dikkate alındığında S-300’lerin İsrail ya da NATO’dan gelebilecek herhangi bir hava saldırısına karşı da Suriye hükümetini koruyamayacağı yönünde genel bir anlayış var.” dedi.

Al-Ahbar gazetesinin Suriye lideri Beşşar Esed’in S-300’lerin ilk partisini aldıkları yönündeki açıklamalarına yer verirken, Lübnan Al-Manar televizyonundan bir kaynak Ria Novosti’ye yaptığı açıklamada Esed’in konuşmasının çarpıtıldığını iddia etmişti. Kaynağa göre Esed, konuşmasında S-300’lerden bahsetmedi. Genel olarak Rusya’nın anlaşmalardan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini vurguladı.

Rusya’nın 2010’da imzalanan anlaşma çerçevesinde Suriye’ye 1 milyar dolar değerinde 4 adet S-300 sistem vermesi gerekiyor.

Kaynak, Rusya yönetiminin S-300 füze savunma sistemlerini Suriye’ye göndermeyecekleri yönünde açıklama yapmamasının, füzelerin Suriye’ye verileceği anlamına gelmediğini söyledi.

Intefax’a konuşan bir başka kaynak da, Rusya’nın Suriye’ye yönelik yükümlülüklerini yerine getireceğini, ancak S-300’lerin sevkiyatı ile ilgili herhangi bir hazırlık yapılmadığını kaydetti.

Rusya Hava Kuvvetleri eski komutanlarından Anatoli Kornukov ise Interfax’a yaptığı açıklamada Suriyeli uzmanların S-300’lerin kullanımı konusunda yetiştirilmesinin bir ay kadar bir zaman alacağını ifade etti.

S-300’lerin Suriye’ye ulaştırılması durumunda, bunların aktif hale getirilmesinin en fazla 2 saat alacağı bilgisini veren Kornukov’a göre, genel olarak sistem konuşlanacak alana ulaşmasının ardından 5-10 dakikalık sürede çalışır hale gelebilir.

Kommersant gazetesi ise S-300’lerin 2014’den önce Suriye’ye ulaşmasının mümkün olmadığını yazdı. Personelin eğitimi ve testler için de en az ek 6 aylık bir süre gerekiyor.

Rus uzmanlar, Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan S-300’lerin sevkiyatının yapılacağı yönündeki açıklamaların daha çok AB’nin muhalefete silah ambargosunu kaldırma kararına karşı atılmış bir adım olarak değerlendiriyor. CİHAN