Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rektör Yardımcısı ve Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Demirtaş, "Özü itibarıyla darbe bir zulüm düzenidir çünkü gayrimeşrudur. 27 Mayıs darbesi, bunların en önemlilerinden ve en büyük tahribat yapanlardan biridir. Sonuçları bakımından eşine rastlanılmayan bir darbedir. Başbakan ve bakanların idam edildiği bir darbedir." dedi.
Prof. Dr. Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de gayrimeşru usullerle yönetime el koymanın sıklıkla görülen bir durum olduğunu belirterek, hiçbir neden ve gerekçenin darbeyi haklı kılamayacağını söyledi.
Darbelerin, demokrasi ile insan haklarına aykırı ve insani olmayan bir metot olduğunu vurgulayan Demirtaş, şöyle konuştu:
"Yönetime zorla ve silah gücüyle el koymak ülkeyi uzun yıllar geriye götüren süreçlerdir. 27 Mayıs ile gerçekleşen bütün darbelerde bunu görmek mümkün. Adnan Menderes iktidarı ile 1950 ve 1960 yılına kadar özellikle ilk iki iktidar döneminde işler düzene girmiş, ekonomi iyi bir hale gelmiş ve uluslararası ilişkilerde Türkiye adından söz ettirmeye başlamışken 1960 yıllarına gelindiğinde işler tersine dönüyor. Öğrenci olayları son derece popülerdir, 6. Filo'ya yönelik birtakım girişimler var, anarşizm hat safhaya ulaşmıştır, yürüyüşler ve yabancı elçilere yönelik birtakım saldırılar... Bu şekilde zemin oluşturulduktan sonra Menderes hükümetine bir cunta tarafından darbe gerçekleştirildi."
27 Mayıs'ın, Cumhuriyet'in ilanından sonra gerçekleşen ilk darbe olduğunu, girdiği seçimlerin tamamını ezici çoğunlukla kazanarak iktidar olan Menderes'in darbeyle iktidardan uzaklaştırıldığını belirten Demirtaş, bununla da yetinilmeyip Menderes ve bakanların idam edildiğini anımsattı.
Demirtaş, "Ülkede olup biten hiçbir şey bir başbakanın idamını gerektirmez. 27 Mayıs ne yazık ki böyle bir darbedir. Demokratik bir düzende, demokratik bir ülkede ve demokrasiye inan insanların yaşadığı bir mekanda darbe her zaman elinin tersiyle itilir. 27 Mayıs'tan 15 Temmuz darbe girişimine kadar baktığınızda, darbelerin her biri ülkeyi onlarca yıl geriye götürmüştür. Ağır tahribatlardan dolayı düzen normalleşemiyor." diye konuştu.
"Darbe özü itibarıyla bir zulüm düzenidir"
"Dünyada darbeden menfaat elde eden hiçbir devlet örneği yoktur. Türkiye neredeyse her 10 yılda bir darbeye muhatap olan bir ülke olarak darbeden bir fayda elde edemediği gibi büyük zararlara uğramıştır." diyen Demirtaş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Darbeler, insanların maneviyatını bozan, ümidini yok eden ve demokrasiye olan inancı da ortadan kaldıran süreçlerdir. Toplum darbecilere hiçbir zaman güvenmemiş, itibar etmemiş, darbeciler ise gayrimeşru olduğu için eylemlerinde ısrar etmişlerdir. Özü itibarıyla darbe bir zulüm düzenidir çünkü gayrimeşrudur. 27 Mayıs darbesi, bunların en önemlilerinden ve en büyük tahribat yapanlardan biridir. Sonuçları bakımından eşine rastlanılmayan bir darbedir. Başbakan ve bakanların idam edildiği bir darbedir."
Cumhuriyet tarihinde ilk defa 27 Nisan 2007'de e-muhtıraya hükümetin direnç gösterdiğini vurgulayan Demirtaş, bunun bir dönüm noktası olduğunu kaydetti.
Demirtaş, "İlk defa askerin yapmaya çalıştığı darbe veya darbe girişimine, muhtıraya karşı sivil iktidar halkı temsilen 'bunu kabul etmiyoruz' demiştir. Darbeye karşı direniş ilk defa 27 Nisan e-muhtırasınadır. Bu, bana göre 15 Temmuz direnişinin temelini atmıştır. İlk defa siyasetçiler bir cesaret göstererek darbe yapmak isteyen askerlere karşı 'durun' demiştir." ifadelerini kullandı.
27 Mayıs'ın, Türkiye'de darbeler geleneğini başlattığının altını çizen Demirtaş, 27 Mayıs'ın ardından ülkede her 10 yılda bir darbe ve muhtıra girişiminin olduğunu kaydetti.
Demirtaş, "27 Mayıs darbesi, kötü geleneği başlatan bir süreç olduğu için diğerlerinden farklıdır. Bir kez daha darbeleri lanetliyoruz, istemiyoruz. Türkiye darbelerle hiçbir yere varamaz. Darbe, darbe yapanlara ve menfaat umanlara bile zarardır. Çünkü itibarı yerle bir ediyor. Darbecilerin Türkiye'de yargılandıklarına şahit olduk. Zelil ve rezil oluyorlar. Darbe, özü itibarıyla yapana da yaramıyor. Çünkü gayri insanidir. Hiçbir bireye fayda vermesi mümkün değil." diye konuştu.
AA