Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adalet Komisyonu'nda görüşülen HSYK teklifine getirilen eleştirilerle ilgili olarak "Lütfen AB üyesi ülkelerin HSYK oluşumuna baksınlar. Oralarda HSYK'lar nedir, ne değildir buna baksınlar" ifadesini kullandı. İstanbul'da gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Erdoğan şu mesajları verdi:
HAVAYI KİRLETİYORLAR: (Adalet Komisyonu'ndaki kavga) Biz komisyonlarda olsun, genel kurulda olsun bu tür şeylere pek yabancı değiliz. Bunun özellikle 4+4+4'te de yaptılar. Bu ister istemez geriyor. Bir de komisyon çalışmalarında herhangi bir yetkileri olmadığı halde dışardan gelenlerin konuşma yapacağım diye oraya girmesi ayrı bir yanlış. Senin bir defa orda konuşma yetkin yok. Bir taraftan hukukçuyum diyeceksin bir taraftan orada konuşma yapmak isteyeceksin. Sen kimsin bir defa haddini bil. Senin konuşma yapacağın yer başka yer. Çok meraklıysan o mensubu olan zihniyet seni de bir milletvekili yapar. Gelirsin o zaman konuşursun. Bunlar hukukçu falan değil. Bunlar bu işin militanı durumunda, yaptıkları iş bu. Gelip oradaki o samimi havayı, oradaki çalışmayı engellemek, provoke etmek... Böyle bir provokatör anlayışı ile buralara geliyorlar. O havayı da maalesef kirletiyorlar.
DEMOKRASİNİN GÜZELLİĞİ: Genel Kurul'da da görüşmeler yapılacaktır ki aslolan zaten Genel Kurul'dur. Cumhurbaşkanımız onarsa sonra muhalefetin bir şansı var. Alır Anayasa Mahkemesi'ne götürür. Onun kararını bekleriz. Demokrasinin bütün güzelliği zaten buradadır.
YAPTIM OLDU İLE OLMAYACAĞINI BİLİYORUZ: Ben yaptım oldu ile olmayacağını biz de biliyoruz. Ama bu ülkede eğer bir ön kesiliyorsa bunları aşabilmek için de bizim bir şeyler yapmamız lazım. Çünkü yürütme ve yasamanın böyle bir yükü var. Bu gün yargı gelip de millete hesap vermiyor. Millete hesabı veren biziz. Ama siz kalkar da bir bu ülkede yatırımcıların girişimcilerin önünü kesecek adımları atarsanız ve bu adımları atarken tahminler üzerinden giderseniz ve yahut da herhangi bir zihniyetin temsili anlamında farklı yerlerden alınan emirlerle hareket edecek olursanız o zaman yürütme olarak bize yasamadaki ekibimizle beraber bir görev düşer. Biz o görevi yapmak durumundayız. İşte nedir bu. Şu anda yaptığımız çalışma bunun bir gereğidir. Çünkü biz yürümek zorundayız. İstanbul-İzmir otoyolu yapılacaksa, İzmit geçişinde asma köprüler yapılacaksa, yüksek hızlı trenler yapılacaksa bu girişimcilerin eğer siz önünü keserseniz bu girişimciler bunları nasıl yapacak. Bunların bütün kredibilitesini şu anda yok ediyorsunuz. Bu kredibiliteyi yok etmeye kimsenin hak ve salahiyeti yok. Burada art niyetten başka hiçbir şey aranamaz.
AB ÖRNEKLERİ: Bunlar tamamen art niyetlidir. Bunlar farklı bir zihniyetin ideolojik bir yaklaşımın eseridir. Dolayısı ile böyle bir yaklaşıma da bizim müsaade etme hakkımız yoktur. Çünkü bize millet böyle bir yetki verdi. Dedi ki ben sana böyle bir yetki veriyorum bu yetkiyi kullanacaksın. Kim adına benim adıma. Bazıları diyor ki böyle bir HSYK'nın eşi yok. Lütfen AB üyesi ülkelerin HSYK oluşumuna baksınlar. Oralarda HSYK'lar nedir, ne değildir buna baksınlar. Efendim işte filanca profesör şöyle demiş. O öyle demişse başka profesör de farklı şeyler söylüyor. Bütün bunların değişik yaklaşımları var. Ama hepsinden öte milli irade ne diyor. Bu önemlidir.
MİLLİ İRADEYE SAYGI: Milli iradenin ne dediğini bu çalışmalarda göreceğimize göre milli iradenin şu anda temsili nerededir. Parlamentodadır. O zaman parlamentodaki temsiline de herkesin saygı duyma mecburiyeti vardır. Oraya saygı duymuyorsanız 30 Mart geliyor. 30 Mart'ta da zaten milletim gene tavrını ortaya koyacaktır. Milletim gene kalkacaktır diyecektir ki şu şudur şu şudur. Her şeyi çok açık net ortaya koyacaktır.
RAHŞAN AFFIYLA SİYASET YAPIYOR: Ana muhalefetin genel müdürünün söylemesi ile kimse bu ülkede kusura bakmasınlar yolsuzlukların içinde değil. Asıl yolsuzlukların içinde kendisidir. Ta kendisi. Ve kendisi Rahşan affı ile şu anda siyaset yapıyor. Kendisi bir kaset genel başkandır. Eğer o kaset olmasa bu gün o partinin başında o olmayacaktı. Eski genel başkanı olacaktı. Tablo bu daha ileri gitmeye gerek yok.
GELDİĞİMİZ NOKTA YÜZDE 50: Ben vatandaşlarımı çok seviyorum. Vatandaşlarım da bu güne kadar bu sevgimizi hiç karşılıksız bırakmadılar. Yüzde 34 ile yola çıktık. O zaman 16 aylık partiydik. Geldiğimiz nokta şu anda yüzde 50. Bütün kamuoyu araştırmalarında yine bu çevrede bu olay görünüyor. Son bugün yine kamuoyu araştırması gördüm yine bu çerçevede. Öyle bir durum söz konusu ki inşallah belediye başkan adaylarımızda da isabette bir sıkıntı olmazsa bu seçimlerden 30 büyükşehirde ve onun dışında 51 diğer iller olmak üzere başarılı bir şekilde çıkacağız.
Çamlıca Camisi'nin inşaatını inceledi
Japonya, Singapur ve Malezya ziyaretlerinin ardından cumartesi Kısıklı'daki evinde dinlenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün de Mevlit Kandili dolayısıyla Karacaahmet Mezarlığı'nda annesi Tenzile Erdoğan ve babası Ahmet Erdoğan'ın kabirlerini ziyaret etti. Yanında bulunan oğlu Bilal Erdoğan ile birlikte mezarlıkta yaklaşık 15 dakika kalan Erdoğan, daha sonra inşaatı süren Çamlıca Camisi'ne geçti. Burada incelemelerde bulunan Erdoğan, yetkililerden bilgi aldı. Yaklaşık 1.5 saat şantiyede kalan Başbakan, işçilerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Bu sırada kule vinç tarafından dev bir Türk bayrağı açıldı. Çıkışta kendisini bekleyen vatandaşların sevgi gösterileri üzerine araçtan inen Erdoğan yaşlı bir kadının elini öptü. Erdoğan Çamlıca Camisi'ndeki çalışmalarla ilgili olarak şu bilgileri verdi: "Fevkalade bir durum olmazsa 2016 hedeflenmişti. 2016'da inşallah Kadir Gecesi'nde açılmış olacak. Şu anda o hızla devam ediyor. Camimizin çok amaçlı fonksiyonları var. 3 bin 500 kişilik otoparkından tutunuz, müzesinden, atölyelerine varıncaya kadar, sergi alanlarına varıncaya kadar cumhuriyet tarihimizin çok dikkat çeken bir eseri olacak. En önemli eseri olacak."