Düzce'de 5 yıl önce yaşamını yitiren gazeteci Mehmet Kıdıman'ın, 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinde çektiği binlerce fotoğraftan oluşan arşivi, o dönemlerde yaşanan acıların ve mucizevi kurtuluşların unutulmaması için ailesi tarafından özenle muhafaza ediliyor..
Merhum gazetecinin oğlu Arif Kıdıman yaptığı açıklamada, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinde Düzce'nin önemli hasar aldığını belirterek, yaşanan acıların en yakın tanıklarının basın mensupları olduğunu söyledi.
Babasının, hasar gören evlerinden kendilerini çıkararak bir çadıra yerleştirdikten sonra eline makinesini alarak çalışmaya başladığını anlatan Kıdıman, "Çektiği fotoğraflar o günlerde çok fazla değer görmüyordu ama şimdi arşiv niteliği kazandı. Bu fotoğrafları çekerken tek bir amacı vardı o da geleceğe ışık tutmak." dedi.
"Babamın bana bıraktığı en büyük miras"
Kıdıman, amaçlarının depremin acılarını tazelemek değil, geleceğe ışık tutmak olduğunu vurgulayarak, "Fotoğraf sergisi düzenliyoruz. Rahmetli babam hayattayken kendisi düzenliyordu. Bu fotoğraflar, bu arşiv, babamın bana bıraktığı en büyük miras. Ben de elimden geldiği kadar bunlara sahip çıkmaya çalışıyorum. Ailemle beraber tabii ki. Bunları her 17 Ağustos ve 12 Kasım tarihlerinde Düzce halkımıza, gençlerimize, çocuklarımıza sergi açarak göstermek istiyorum." diye konuştu.
Babasından kalan fotoğraf arşivi hakkında bilgi veren Kıdıman, "Arap film olarak yaklaşık 500-600 bin kare var. Yaklaşık 300-400 bin kare tabedilmiş resimler var. 12 Kasım depreminden sonraki gazete arşivleri var. Babam bunları severek arşivliyordu, severek fotoğraf çekiyordu. Eskiden böyle dijital bir ortam yoktu. Kendisi fotoğrafçılara tabettirip insanlarımıza geleceğimize sunuyordu." ifadelerini kullandı.
Gelecek neslin deprem bilinciyle yetişmesini dileyen Kıdıman, "Bu bölge afet bölgesi. Fay hatlarının olduğu bir bölge. Allah göstermesin bir daha ama yaşayabileceğimiz afetler bunlar." dedi.
AA