BAK HELE ŞU AVRUPALININ SİTEMİNE…

Aykut Onur KALAYCI

BAK HELE ŞU AVRUPALININ SİTEMİNE…

KAHRAMAN'IN KAHRAMAN BÜROKRATLARI HESAP VERECEKSİNİZ!..

O MÜDÜRÜ, ET SKANDALI MI GÖREVDEN ALDIRDI?

Bak sen hele... Bak sen şu adı Avrupalı denen zat-ı muhteremlere... Efendim diyor ki, sözde medeniyetin beşiği Avrupa 'HDP'lileri cezaevine koymanız kabul edilemez. Sizi protesto ediyor, ilişkilerimizi gözden geçiriyoruz'...  Ya ne yapacaktık ey Avrupa? Bağrımıza mı basacaktık kanlı terör örgütünün siyasal uzantılarını..

Senin ülkende 20 yaşındaki vatan evlatları, yediden yetmişe yaşayan vatandaşın bombalarla, silahlarla katledilse sen ne yapardın? Türkiye'de bombalar patlatıldığında, terör örgütleri bebeleri bile katlettiğinde, 15 Temmuz kanlı darbe girişiminde sesin niye çıkmadı?  Ah seni Avrupa... İşine gelince sesini yükseltiyor, işine gelmeyince sus pus oluyorsun.. Artık şunu iyi anla Avrupa, Türkiye'de devir değişti. Artık bu ülkenin insanları sözde medeniyetin beşiği olan sizlerin amaçlarını, ülkemizde ne yapmak istediklerinizi çok iyi biliyorlar.  Onun için boşuna poponu yırtma.. Otur yerine. Bu ülkeyi, ülkenin insanlarını yıllardır bölemediniz ve bölemeyeceksiniz..

O TOPLANTIDAN SONRA NE OLDU?

Sevgili okurlarım, bu haftanın yeni yazısına biraz sert ve hızlı girdikten sonra şimdi de asli görevimiz olan gümrüklere şöyle bir uzanalım. Bakalım bizim koca camiada neler oluyor, neler bitiyor.. Önce yetkililere bir soralım..

Tarih 1 Mart 2014. FETÖ destekli TUSKON 1000 delegenin katıldığı, 5. Olağan Genel Kurulu’nu yapıyor. Kürsüde bu yapılanmanın başkanı Rıza Nur Meral konuşma yapıyor. Meral, salondakilerin de gazıyla elinde mikrofon coştukça coşuyor. Söz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a geldiğinde ise, Meral'in sesi daha da yükseliyor. Açıkça ülkenin Cumhurbaşkanını tehdit ediyor. Diyor ki şer yapılanmasının başkanı 'Yakın gelecekte kimlerin inlerde yaşadığını, kimlerin saklanacak in arayacağını herkes görecek' Meral'in ağzından bu sözün çıkmasıyla birlikte de salonda büyük bir alkış tufanı kopuyor. Toplantıya katılan vatan haini, darbe besleyicileri bazı işadamları çılgınca alkışlıyor başkanlarını….

Tarih 15 Temmuz 2016'yı gösterdiğinde ise hesap vakti geliyor. O toplantının önce kayıtları inceleniyor, sonra da alkışçı işadamları hakkında gerekli yasal işlem yapılıyor, çok sayıda kişi cezaevine konuluyor. Peki, bunca sözde işadamının ithalat ve ihracatlarını takip eden, onların dilinden konuşan gümrük müşavirleriyle ilgili başlatılan bir soruşturma-yasal işlem var mı? Bildiğimiz tek şey ya da kamuoyuyla paylaşılan tek şey Sayın Tüfenkçi'nin 29 Temmuzda yaptığı açıklama. Tüfenkçi o açıklamasında, 200'e yakın gümrük müşavirinin karnesinin iptal edileceğini belirtmişti. Diyeceksiniz ki bu açıklamanın kapsamına TUSKON genel kurulu üyesi işadamları giriyor mu? İşte orası tam bir muamma, tam bir belirsizlik...

KAHRAMAN’I SAVUNANLARA SORULAR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 17-25 Aralık sonrası yaptığı ilk açıklamada o kumpası hazırlayan FETÖ terör örgütü ile mücadele başlatıldığını ve bu açıklamanın bir milat kabul edilmesi gerektiğini vurgulamıştı. Erdoğan açıklamasında, özellikle kamu kurum ve kuruluşlarına sızmış FETÖ üyelerine karşı başta ilgili bakanlar olmak üzere gereğinin yapılmasının da altını çizmişti. Bu açıklamanın ardından, Bakan Hayati Yazıcı'nın döneminde bazı merkez teşkilatlarında görev yapan bürokratların yeri değiştirilmiş ve başkaca da bir şey yapılmamıştı.

O tarihlerde bombayı Yeni Şafak Gazetesi patlattı. Benim defalarca kaleme aldığım Mersin Gümrüğü'nün adeta paralel üs olduğunu manşet yaptı. Gazetenin 05 Mart 2014 tarihli yazısında Mersin Gümrüğü'ne dikkat çekilmiş ve bu gümrükteki yapılanmanın şifreleri verilmişti.. Gazetenin bu haberinden sonra Mersin'e devlet eli değeceğini, adaletin tokadının geleceğini bekleyenler ise avuçlarını yaladı. Gazetenin haberinde adı açıkça geçen Bölge Müdürü Murat Kahraman'ı bırakın görevden almayı soruşturma bile açamadılar. ‘Mersin'de neler oluyor?’ diye bir tek gümrük yetkilisi bu önemli ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın üzerinde hassasiyetle durduğu konuyu araştırmadılar.

İşte tam bir duyarsızlığın yaşandığı ortamda Mersin'de bir de kaçak et skandalı patlak verdi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’na o önemlerde atanan Nurettin Canikli ve beraberindeki gümrük üst düzey yetkilileri skandalın ardından soluğu Mersin'de aldılar. Bakan Canikli, gümrüğün kapısında Murat Kahraman tarafından çiçeklerle karşılandı.

Zannedersiniz ki, Mersin Gümrüğü'nde paralel üs haberi çıkmamış, zannedersiniz ki, tonlarca et skandalı Mersin'de yaşanmamış gibi... Bunca skandala karşın Canikli almadı Murat Kahraman'ı görevden ya da alamadı. Çünkü Kahraman taaa uzaklardan Ankara'dan korunuyordu. Kahraman'ı savunan sefil FETÖ sevdalısı bazı bürokratların Kahraman'ı savunmak gibi bir görevleri vardı. Bu işin peşini asla bırakmayacağımı belirttikten sonra sormak istiyorum şimdi o bürokratlara büyük harflerle sorularımı... Ey Kahraman'a kol kanat geren bürokratlar....

1-) YENİŞAFAK GAZETESİ’NİN MERSİN GÜMRÜĞÜ PARALEL ÜS HABERİNDE ADI GEÇEN BÖLGE MÜDÜRÜ KAHRAMAN VE DİĞER GÖREVLİLERLE İLGİLİ DÖNEMİN BAKANI BİR ÖN İNCELEME YAPTIRDI MI?

2-) MERSİN GÜMRÜĞÜ’NDE BÜYÜK ÇAPLI ET KAÇAKÇILIĞI İLE İLGİLİ OLARAK BÖLGE MÜDÜRÜ KAHRAMAN VE DİĞER GÖREVLİLERLE İLGİLİ BİR ÖN İNCELEME YAPILDI MI?

Şunun altını da özenle çizmek isterim. Bu iki konu ile ilgili olarak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerince bir ön inceleme yapılıp iddialarla ilgili 'soruşturma yapılmasına gerek yoktur' dedilerse çok vahim..Ya inceleme yapılmadıysa.. O daha da vahim daha da acı...

YİNE BİR HATIRLATMA YAPALIM

Dedim ya 'Murat Kahraman olayının arkasını bırakmayacağım' diye devam edelim o zaman ve 15 Temmuz 2016 tarihinden öncesine dönelim. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'ndan Başbakanlığa Edirne, Hatay ve Tekirdağ Bölge Müdürlerinin gümrük başmüfettişliğine atanması konusunda kararname gönderilir. Kararnameler, 2 Ağustos 2016 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından onanarak resmiyet kazanır. Ama gelin görün ki, ulusal basın hiçbir araştırma yapmadan bu iç bölge müdürü açıkta iken nasıl atanır diye ardı ardına haberler yapmaya başlar. Aslında işin aslı şudur: Kararnameler 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin yaşanmasından dolayı gecikerek çıkmış. Peki diyeceksiniz ki Aykut Onur Kalaycı bu konuyu niye ısrarla yazıyor.

Sevgili okurlarım, bu konuyu ısrarla gündeme getirmemin sebebini soracak olursanız görevden alınan bölge müdürleri arasında Mersin Bölge Müdürü Murat Kahraman yok!! Yani anlayacağınız 15 Temmuz darbe girişimi olmasa bizim Kahraman Murat, Ankara'daki kahraman kalkanlarının da sayesinde görevine devam edecek. İşte bu nedenlerdendir ki, Kahraman'ı savunan her kim varsa bu kişileri açığa çıkarıp görevden almak Bakan Tüfenkçi'nin bu ülkeye boynunun borcudur.

SAYIN AŞÇI SİZE SESLENİYORUM:

Bu hassas ve önemli konu ile ilgili Müsteşar Sayın Aşçı'ya da sorularım var. Sayın Aşçı, siz Ak Parti iktidarında seçim hükümetinde bakanlık yapmış deneyimli bir bürokrat, devlet adamısınız. Sormak isterim gazetelere manşet olmuş Murat Kahraman ile ilgili sizlerde bilgi sahibi değimliydiniz? Bu konu ile ilgili son sözüm ise şu: Murat Kahraman'ın 15 Temmuz sonrası tutuklanması, KHK ile meslekten çıkarılmasının acı faturasını kim veya kimler ödeyecek çok merak ediyorum. Bekleyip hep birlikte göreceğiz.

AMBARLIDAN  MAİL VAR!..

Bizim meşhur Ambarlı Gümrüğü'nü irdeledikçe maillerin ardı arkası da kesilmiyor. İşte onlardan bir tanesi oldukça ilginç. Kısacası üç-beş çalışanın söylemi. NidaSelman rumuzlu okuyucuma kamu görevi yapmanın bilincinde olan bir gazeteci olarak cevap vereceğim ama bu kişi mail adresini ne yazıktır ki yazmamış. Değerli okurlarım, ben yazılarımı gerçek ismimle yazıyorum. Korkmadan, yılmadan. Yüreği yetenlerde gerçek adlarıyla korkmadan yazarlarsa uzlaşabiliriz. Bu okuyucumun yazdığı şeyler eminim ki, Ambarlı Gümrüğü'nde çalışan üç beş kişinin düşünceleridir. Bu arada sizlere bir de müjde vereyim sayın okurlarım. Çok yakında televizyon programlarına başlıyorum. Bu programlarda Ambarlı Gümrüğü'nü uzun, uzun anlatacağım. Bilginiz olsun...

PES DİYORUM DA, BAŞKA BİRŞEY DEMİYORUM

Gerçekten de pes diyorum başka bir şey demiyorum. Yahu siz bu hükümetle, devletin yaptıklarıyla alay mı geçiyorsunuz. Ey bakanlık yetkilileri bakın 26 Kasım 2011 tarihli ‘Dikkat Gümrükte Deprem Olacak’ ve 03-Aralık-2011 tarihli ‘Koltuğunda Kalanlar Kaybedenler’ yazılarımın tekrar okumanızı sizlere şiddetle tavsiye ederim. Bu yazılarımın içeriğinde adı geçen dönemin Gürbulak Başmüdürü şu anda nerenin bölge müdür vekili. Yuh..! Hem de pes...! Başka bir şey demiyorum.

ET SKANDALI MI GÖREVDEN ALDIRDI?

Bakan Bülent Tüfenkçi, 15 Ekim 2016 tarihinde çok önemli bir toplantı yapar. Toplantıya tamı tamamına 19 gümrük bölge müdürü çağırılır. Çağırılanlar arasında kısa süre önce görevinden alınan İzmir Bölge Müdürü de vardır. Toplantı öncesinde her bölge müdürü bakana bölgesi ile ilgili brifing verir. Bakanın bu önemli toplantısında kamuoyunda geniş yankı uyandıran İzmir Çeşme’deki kaçak et olayı da gündeme gelir. İddiaya göre; Bakan Tüfenkçi bu konuyla ilgili müfettişlerin raporunu okuduğunu, idarenin ihmalinin olduğunu, müfettişlerin raporlarında belirttiğini söyler. Bunun üzerine söz alıp araya giren bölge müdürü de, et kaçakçılığında müfettişlerin eksik soruşturma yaptıklarını bakana aktarır. Şimdi diyorum ki görevden alınan bölge müdürünün başını bu olay mı yedi? Olabilir mi?

Biliyorsunuz ki, bu önemli uluslararası kaçakçılık olayını gündeme taşıyan, kamuoyuna duyuran gazeteciyim. Ulusal basın bile benim yazımdan bir kaç gün kaç gün sonra bu olayı haber yaptı. Sevgili okurlarım, 24.Mart.2016 tarihli ‘Gıda Boyası Denilen Ürün Kaçak Et Çıktı’ köşe yazımı bir kez daha okumanızı tavsiye eder, herşeyin gönlünüzce olmasını dilerim.

YAZARDAN SON DAKİKA FLAŞ NOT

ANKARA GÜMRÜĞÜ'NDEKİ BİR SKANDALI BELGELERİYLE ÇOK YAKINDA AÇIKLAYACAĞIM.

BEKLEYİN!..

-YAZARIN NOTLARI-

1-) IĞDIR GÜMRÜĞÜ'NDE NELER OLUYOR? 

2-) HANGİ GÜMRÜKTEN 1 DOLARDAN KARABİBER İTHALATI YAPILDI?

BEKLEYİN!

3-) ERENKÖY GÜMRÜĞÜ’NDE BUHAR OLAN 67 TIRIN AKIBETİ NE OLDU? BU GÜMRÜKTEN YAPILAN İHRACATLARA BİR KEZ DAHA DİKKAT DİYORUM.