AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Yeni Ekonomi Programı'nın (YEP) dengelenme, disiplin ve değişim temelleri üzerine kurulduğunu hatırlatarak, bakanlık olarak çalışmalarını YEP hedefleriyle uyumlu bir şekilde sürdürdüklerini ifade etti.
Bu yılın, bakanlık açısından çok verimli geçtiğini, ihracat rekorları açıkladıklarını belirten Pekcan, 2019’da da ihracattaki yükselişin devam etmesini, ihracatın ithalatı karşılama oranındaki artışın sürmesini öngördüklerini söyledi.
Bu doğrultuda cari açıkta da aşağı yönlü seyrin devamını beklediklerini dile getiren Pekcan, “Gelecek yılın gerek mal gerekse turizmin desteğiyle hizmet ihracatında güçlü performans göstereceğimiz bir yıl olmasını bekliyoruz." şeklinde konuştu.
Pekcan, bu çerçevede net ihracatın büyümeye pozitif katkı vermesini öngördüklerini dile getirdi. YEP'te cari açığın GSYH'ye oranının 2019'da yüzde 3,3'e gerileyeceğinin öngörüldüğüne dikkati çeken Pekcan, bu hedefleri yakalamak için çalışmalarını yürüttüklerini kaydetti.
Öte yandan ihracattaki artışı sürdürülebilirliğe kavuşturmak için önemli çalışmaları hayata geçireceklerini belirten Pekcan, şöyle devam etti:
"Yüksek teknolojili sanayi ürünlerinde bu yılın 9 ayında yüzde 3,3 olan oranı daha yüksek seviyelere çıkarmak, hizmet ihracatını yazılım gibi teknoloji grubunu da içerecek şekilde artırmak, teknoloji, tasarım ve markalaşmaya ağırlık vermek, mevzuatı sadeleştirmek, dijitalleşmeyi artırmak, gümrük süreçlerini kolaylaştırmak gibi birçok projeyi 2019'da tamamlamak ya da uzun vadeli projelerimize bu yıl içinde başlamak istiyoruz."
Gelecek yıl Rekabet Kanunu değişecek!
Pekcan, 2019 yılında dünyada önemli gelişmeler olacağına işaret ederek, Dünya Ticaret Örgütü'nde (DTÖ) reform yapmak yönünde çalışmaların bulunduğunu, Türkiye'nin de bu çalışmaların bilfiil içerisinde olacağını ifade etti.
Bir taraftan ticaret savaşlarının sürdüğünü bir taraftan da hem Fed'in hem Avrupa Birliği'nin sıkı para politikalarının devam etmesinin öngörüldüğünü anlatan Pekcan, bunların kısmen piyasayı daraltan faktörler olduğunu, bunlara yönelik de tedbirlerini alacaklarını kaydetti.
Pekcan, bu sene AB ülkelerinin büyümesini sürdürdüğünü, onun da ihracatta etkisi olduğunu belirterek, "2019'da da AB'ye ihracatımızın artmasını bekliyoruz. 2019'da bizim daha çok tasarım, daha çok marka daha çok teknoloji ve katma değerli ürün üretim ve ihracatına odaklanmamız gerekiyor. Bunun için teşviklerimiz de desteklerimiz de bu yönde olacak." değerlendirmelerinde bulundu.
Yapılması gereken çok önemli işler bulunduğuna dikkati çeken Pekcan, "Örneğin Türkiye’de 1994'ten bu yana Rekabet Kanunu değişmemiş, Avrupa Birliği 2003'te değiştirmiş, 2008 ve 2010’da da revizyonunu yapmış. Biz uluslararası bir rekabet kanunu üzerine çalışmamızı yaptık. Bu konu Türkiye'ye yabancı yatırımcı çekmek için çok önem arz ediyor. Çünkü yatırımcılar yatırım yapmak için ülkelerin rekabet hukukunu göz önünde bulundurur.” şeklinde konuştu.
Ürün güvenliği sisteminde modernizasyon
Gelecek dönemde yeni ihracatçılara destek vereceklerini ancak bu destekler için firmaların mallarının ürün güvenliğinden geçmesi gerekeceğine dikkati çeken Pekcan, şunları aktardı:
“Türk Malı imajını korumamız da çok önemli, ‘ihracatı tabana yayacağız’ derken kötü bir imaj da oluşturmamız gerekiyor. Dolayısıyla ürün güvenliği ile ilgili de çok güzel bir çalışma yaptık. Dış ticarete konu ürünlerin güvenirliği ve kalitesini artırmak amacıyla ürün güvenliği ve denetimi faaliyetlerini en etkin şekilde gerçekleştireceğiz. Ürün güvenliği ve teknik düzenlemelere ilişkin çalışmalarımızı tamamlayarak AB mevzuatına uyumlu hale getirecek ve ürün güvenliği sistemimizi modernize edeceğiz.”
Bir taraftan yasal ticareti kolaylaştırıp hızlandırmaya devam ederken diğer taraftan da potansiyel tehditlere odaklanıp yasa dışı ticaretle etkin şekilde mücadele edeceklerini vurgulayan Pekcan, reel sektörün önemli fonlama araçlarından olan bonolarda karekod sisteminin altyapısını oluşturarak, sistemin ticari hayatta aktif olarak kullanılmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Pekcan, “Toptancı hallerinin, sebze ve meyvelerin yanı sıra et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, su ürünleri, arı ürünleri ile kesme çiçeğin de ticaretinin yapılabildiği, modern hizmet tesislerine sahip toptan gıda merkezlerine dönüştürülmesini ayrıca üretici örgütlerinin pazar paylarının artırılması için üretici örgütlerine vergi avantajı getirilmesini, üretici örgütlerine toptancı halindeki iş yerlerinin yüzde 30'unun ayrılmasını ve iş yerlerinin indirimli olarak kiralanmasını sağlayacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
AA