İnceleme heyetinin Suriye'de birden çok defa hem sivil hem de askeri hedeflere yönelik kimyasal silah kullanıldığını belgelediğini dile getiren Ban, bunun evrensel insani değerlere karşı açık bir suç olduğunu kaydetti.
Kimyasal silah saldırılarını gerçekleştirenlerin hesap vermesi gerektiğine işaret eden Ban, "Uluslararası toplumun kimyasal silah saldırılarının sorumlularını yargı önüne çıkarma ahlaki ve politik sorumluluğu var. Bu, gelecekte benzer saldırıların önlenmesi ve kimyasal silahların bir daha savaş unsuru olarak kullanılmasının engellenmesi için bir gereklilik" dedi.
Ban, Suriye'deki iç savaşın ülke halkına ve bölgedeki istikrara etkisini de vurgulayarak, politik çözümün bulunması için bütün tarafların ve uluslararası toplumun bu çabalara destek vermesi gerektiğini dile getirdi.
16 iddiadan 7'sine ilişkin bulgu
Suriye'de kimyasal silah incelemesi yapan BM heyetinin başkanı Prof. Dr. Ake Sellström, BM Silahsızlanma İşleri Yüksek Temsilcisi Angela Kane ve beraberindeki bilim adamları ile birlikte gazetecilerin Suriye raporuna ilişkin sorularını yanıtladı.
Toplam 16 iddianın kendilerine iletildiğini ve bunlardan 7'sine ilişkin bulgulara raporda yer verdiklerini kaydeden Sellström, Guta ve Han El-Assal'daki saldırılara ilişkin daha fazla bilgi ve delil elde ettiklerini, diğer iddilarda ise daha az miktarda örnek bulabildiklerini ifade etti.
Guta ve Han El-Assal'da olay yerinden örnekler edindiklerini ancak özellikle Suriye rejiminin iddialarına ilişkin incelemelerde, sarin gazından etkilenen askerlere düzenlendiği iddia edilen saldırılarla askerler arasında bağ kuracak yeterli bilgi bulamadıklarını söyledi.
İnceleme süresince kendilerine yeterli zaman ve kaynak sağlandığını anlatan Sellström, "Bütün çalışmaların sonucunda kendimize not vermemiz gerekirse 10 üzerinden 8.7 verirdim" dedi.
"Kimin sorumlu olduğunu incelemeye yardımcı olur"
Ake Sellström, gazetecilerin, saldırıların sorumluların tespitine ilişkin sorularına ise, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun tarafından yapılan görevlendirmenin sadece kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığını belirlemeyi amaçladığını söyleyerek cevap verdi.
Sorumluların tespiti için farklı bir görevlendirme ve değişik organizasyonlardan da ekibin görev alması gerektiğine vurgu yapan Sellström, "Biz alandan çok bilgi topladık. Bunların gelecekte nasıl kullanılacağını bilemeyiz. Eğer soruşturma için farklı kurumlar isterlerse bu bilgileri kullanabilirler. Bizim bulgularımız kimin sorumlu olduğunu incelemeye yardımcı olur. Eğer bununla ilgili bir mahkeme süreci gündeme gelirse bence bu bilgiler bunun için yeterli değil. Daha fazla çalışmaya ve yeni bir görevlendirmeye ihtiyaç var" dedi.
Yaptıkları incelemeden memnun olduklarını ifade eden Sellström, "Kimyasal silah soruşturmamız Suriye Hükümeti'nin bu silahların envanterini açıklamasını ve imhası için uluslararası toplumla anlaşmasını tetikledi. Bundan dolayı oldukça mutluyum. Bilimsel sonuçlarımızdan da tatmin oldum" dedi.
Angela Kane de toplanan bütün delil ve analizlerin artık BM'ye ait olduğunu kaydederek, "Bu dosya şu an için kapandı. Ama üye ülkeler sorumluların tespiti için yeni bir inceleme isterler ve BM harekete geçerse bu raporlar değerlendirilebilir" dedi.