Başbakan Erdoğan, 5'i İl belediyesi ve 5'i büyükşehir belediyesi olmak üzere 10 belediye başkan adayını açıkladı...
İşte AKP'nin belediye başkan adayları;
İL BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI
GÜMÜŞHANE: Ercan Çimen
(1966 Gümüşhane doğumlu. AK Parti Gümüşhane İl Başkanı.)
BARTIN: Dr. Seyfettin Kalay
(1968 Bartın doğumlu. 2011 genel seçimlerinde AK Parti milletvekili adayı oldu.)
KIRŞEHİR: Yaşar Bahçeci
(1975 Kırşehir doğumlu. Mevcut Belediye Başkanı)
AMASYA: Cafer Özdemir
(1967 Yozgat doğumlu. Mevcut Belediye Başkanı)
AFYON: Burhanettin Çoban
(1962 Afyon doğumlu. Mevcut Belediye Başkanı
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI
KAHRAMANMARAŞ: Fatih Mehmet Erkoç
(1974 Kahramanmaraş doğumlu. AK Parti İl Başkanı)
ESKİŞEHİR: Harun Karaca
(1966 Eskişehir doğumlu. Eskişehir Ticaret Odası Başkanı)
KAYSERİ: Mehmet Özhaseki
(1957 Kayseri doğumlu. Mevcut Kayseri Belediye Başkanı)
KONYA: Tahir Akyürek
(Mevcut Konya Belediye Başkanı)
ANKARA: Melih Gökçek
(Mevcut Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı)
"Öğretmen Günü'nü kutluyorum. Öğretmenlerimizi hep baş tacı ettik. 407.469 öğretmen atadık.
1 Ocak'tan itibaren mesleğe yeni başlamış öğretmeniz 2 bin 81 lira alacak. İmkanlarımız arttıkça bunu da önce öğretmenlerimize yansıtacağız. 11 yılda öğretmenlere yaptığımız zam yüzde 373.
Trabzon'da 41 bin 61 kişilik bir stadın temelini attık. Bu tesisi 2 yıl içinde bitireceğiz.
Trabzon'da toplamda 593 milyon liralık eserin açılışını yaptık.
"TÜRKİYE'Yİ NORMALLEŞTİRİYORUZ"
Diyarbakır'daki tarihi buluşmanın ardından zihinleri bulandırmaya yönelik iftiralara başladılar. Trabzon da bizi bağrına basarak muhabbetini dile getirmiştir.
Biz çözüm sürecini sürpriz bir şekilde ilerleten bir parti değiliz. 2011'de parti programımızda bunları ortaya koyduk. Aziz milletimiz her seçimde oy vererek yaptıklarımızı onayladığını gösterdi. Eğer politikalarımızı yanlış bulsaydı bize daha güçlü destek vermezdi.
Biz CHP ve MHP'nin onyıllarca ektiği nifak tohumlarını temizlemenin derdindeyiz. Biz Türkiye'yi normalleştiriyoruz.
Onyıllarca red ederek, inkar ederek Türkiye iyi bir şey yapmış olabilir mi? Var olan siz görmüyorsunuz diye yok olup gitmez. sorun gizlice büyüdü ve bünyeyi sardı. Biz de geçici çözümlere sışınabilirdik.
Red, asimilasyon sorunu ortadan kalkmıştır. Bu meseleyi her ne pahasına çözme anlayışı içinde değiliz. Biz sorunu birliğimizi, kardeşliğimizi tutarak çözüyoruz. Anayasa ve kanunlar ne sınır çiziyorsa o sınırın içindeyiz. Bu milletin başını öne eğdirecek bir girşim olursa bunun karşısında ilk önce duracak olan şahsımdır, arkadaşlarımdır, AK Parti'dir, AK Parti iktidarıdır.
"SEVSİNLER SİZİN GİBİ MUHALEFETİ"
Kimse bize milliyetçilik dersi vermez. Türkiye haksızlığın karşısında mertçe, eğilmeden, bükülmeden duRabilen bir ülkedir.
Anamuhalefet partisi yurtdışına çıktığında ülkesini şikayet edip alay konusu oluyor. Yavru muhalefet ise hemen hemen hiç yurtdışına çıkmıyor.
Bunlar Sivas'ın ötesine geçemiyorlar. Bizim üzerimizde bölücü yaftası durmaz. Anamuhalefet Hakkari'de Türk bayrağı sallayamıyor. Yavru muhalefet Van depreminde Van'a gidemiyor.
Sevsinler sizin gibi muhalefeti, milleyetçiyi. Milliyetçilik Diyarbakır'da da, Trabzon'da da aynı gönül diliyle binlere konuşabilmektir.
Attığımız adımların milletin lehine olduğunu milletimiz kalp gözüyle görüyor. Milletimizle teorileri aşan bir iletişim şekli inşa ettik. Her işimizde şunu söyledik; niyet hayır, akıbet hayır.
"MISIR HALKININ YANINDA OLMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ"
Mısır'daki elçimizi istenmeyen adam ettiler, biz de onların elçisini ilan ettik. Mısır'daki darbe yönetimi rahatsız diye, hakkı söylemekten, Mısır halkının yanında olmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Biz dilsiz şeytan olanlardan olmayacağız. Bu zalim darbe yönetimi gelir ve geçer ama biz Mısır halkının yanında olmaya devam edeceğiz.
Dünya, bir taraftan demokrasi diyecek aynı zaman darbe yönetimiyle iş yapacak. Hangi Batılı liderle bir araya geldiysek "Samimi değilsiniz, demokrasinin yanında durmuyorsunuz" diyorum.
İran'la ilgili önemli bir gelişmeye şahit olduk. Cenevre'de olumlu sonuçlar alınmaya başladı. Cenevre'de bir ilk adım atıldı ama bu bile umut verici. Biz daha en başından itibaren, İran'a yaptırım uygulanması yerine meselenin müzakereyle çözülmesini savunduk.
"TEZLERİMİZ DOĞRULANDI"
2010'da Tahran Deklerasyonu'na dışarıdan daha fazla içeride muhalefet karşı çıktı. Cenevre'de tezlerimiz doğrulandı. Biz dış politikada başkalarına göre değil ilkelerine göre tavır alan bir hükümetiz.
Zaman İran konusunda olduğu gibi Suriye ve Mısır konusunda da haklılığımızı ortaya çıkaracaktır.
Yeni bir anayasanın Türkiye için ihtiyaç olduğunu hep dile getirdik. tıpkı 1921'de olduğu gibi herkesi kucaklayan sivil bir anayasa yapmayı hedefledik. Darbeciler anayasa yapabiliyorsa siviller de yapabilir diyerek iyi niyetle davrandık ve umutlu olduk.
Statükocu partiler yeni anayasa çalışmalrını tıkadı. Şimdi çıkmış masadan kalkmayacağız diyorlar. Masadayken ne yaptınız ki? CHP, MHP, BDP o masada ne fayda olmasa ne fayda. Bugüne kadar uzlaşmadan yana olmadınız."