Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çeşitli kesimlerden gazeteci, yazar ve aydınlardan oluşan 44 kişiyle Dolmabahçe'deki çalışma ofisinde bir araya geldi.
Toplantının açılışında konuşan Başbakan Erdoğan, 30 Mart seçimlerine giden sürecin son derece meşakkatli ve zorlu olacağını aylar öncesinden başlayarak ifade ettiğini hatırlattı.
30 Mart sürecine ilişkin tereddütlerinin olmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yaptığımız tüm araştırmalarda, partimizin alacağı oy düzeyini net olarak görebiliyoruz. 30 Mart'ta yine biz diğer partilere göre açık ara farkla ipi göğüsleyebileceğimizi şimdiden söyleyebiliriz. Milletimiz nezdinde müstesna bir yeri olan partimize ve hükümetimize yönelik ilgi ve teveccühün sürekli yükselmesi, hiç kuşkusuz belli çevreleri, içeride ve dışarıda rahatsız ediyor."
"11 YIL BOYUNCA BÜYÜK MÜCADELE VERDİK"
Başbakan Erdoğan, bir hususun üzerinde özellikle durmak istediğini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Demokrasilerde hükümetler millet eliyle iş başına gelir, millet eliyle görevden alınırlar. 1946 yılından beri demokratikleşmeye çalışan ülkemizde ne yazık ki hükümetlerin millet iradesiyle değil, milli irade dışı güçler tarafından tayin edildiği pek çok dönem oldu. Milli irade dışı güç, sadece malumunuz olduğu üzere silahlı güç değildir. Medyanın, sermayenin, ulusal ve uluslararası pek çok çıkar grubunun hükümetler üzerinde etkili olmaya çalıştıklarını, hükümetleri yıpratmak için seferber olduklarını biliyoruz. Bu kesimlerin kimi zaman da silahlı güçlerle ittifak halinde hükümetlerin değişmesine öncülük ettiklerine defalarca şahit olduk. Bu AK Parti'nin iktidara gelmesiyle aslında sona erdi. Hükümet olarak milli iradenin güçlenmesi, vesayetlerin ortadan kaldırılması için 11 yıl boyunca büyük mücadele verdik."
"EGEMENLİK MİLLETTEN ALINIP YARGIYA DEVREDİLMEYE ÇALIŞILDI"
Başbakan Erdoğan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, "Yolsuzluk kisvesi altında yapılan, aslında çok farklı boyutları olan bu operasyon asla masum, rutin bir hukuk işlemi değildir. Hukuki operasyon görünümlü bir paketin içine birbirinden çok farklı hedefler konulmuş, bir taşla bir kaç kuş vurmak değil, adeta kuş katliamı yapılamak istenmiştir" dedi.
Erdoğan, "Bu olayın olumlu bir yönü varsa, o da devlet içine sızmış, paralel devlet olma heveslisi bir örgütün neler yapabileceğinin tüm millet tarafından açıkça görülmesi oldu. Bu sürecin bana göre en önemli kazanımı budur" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu süreçte örgütsel mantık içinde, örgüt içi hiyerarşi gözetilerek Türkiye'de bir yargı darbesi yapılmak istendi. Biz bunu gördük. Egemenlik milletten alınıp, yargıya devredilmeye çalışıldı. Biz bunu gördük. Biz buna karşı çıktık ve karşı çıkmaya da devam edeceğiz. Bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum; Türkiye'de hükümetler sadece sandıkla göreve gelirler, sandıkla da görevlerinden giderler. Millet iradesi dışında hiç bir gücün hükümet değiştirmesine asla izin vermeyeceğiz."