BU ATAMALAR ÇOK KONUŞULUR!!
OLDU MU ŞİMDİ BU ATAMALAR?
ATAMALAR ÜZERİNE DEĞERLENDİRMELER..
HANİ DOSYASINDA ÇİZİK DAHİ OLMAYAN ADLAR ATANACAKTI?
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Anlamı ise, iki farklı bakış. Birincisi‘Kardeş sen ne demiştin ne yapıyorsun şimdi’ İkinci anlamı ise, ‘Tükürdüğünü yalamak ve birbiriyle tezat işler yapan insanı eleştirmek için kullanılan deyim’ Bir de bu atasözüne ikinci eş değer bir atasözü daha var yani anlamı benzerlik teşkil eden ‘Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı’. Rahmetli Turgut Özal’ın siyasi hayatında çok söylediği bu atasözleri veya deyimler sanki eski topraklar tarafından daha geçtiğimiz hafta yapılan gümrük atamaları için söylenmiş ya da atasözü lugatına girmiş sözler. Nasıl mı? Anlatayım da haklı mıyım haksız mıyım siz de görün.
Söylem başka İcraat başka
İşim icabı birçok gümrük yetkilisiyle bir araya geldim. Özellikle bir yetkilinin sözleri hala kulaklarımda çınlıyor. Aynen şöyle diyor o gümrük yetkilisi ‘Aykut Bey atamaları hazırlıyoruz. İnanın dosyasının üzerinde çizik olanı bile eliyoruz. Gümrüğü işini bilen, dürüst çalışanlara emanet etmek istiyoruz’.
Ne kadar güzel, ne kadar kulağa hoş geliyor değil mi? Ama gelin görün ki söylem başka icraat başka. Biliyorsunuz Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın kurulması nedeniyle, gümrük müsteşarlığı çalışanlarından gümrük ve muhafaza başmüdür yardımcıları, gümrük müdürü, gümrük muhafaza müdürü araştırmacı kadrolarına atanmışlardı. Yeni yapılanmayla 16 Gümrük ve Ticaret Gümrük Müdürlüklerine başta bölge müdür yardımcıları, gümrük müdürleri, şube müdürleri, tasfiye işletme müdürlüklerine, kaçakçılık ve istihbarat gümrük muhafaza müdürlüklerine geçen hafta bu kadrolardan atamalar yapıldı. Ama ne atamalar? O anlı şanlı yetkililerin söylediklerinin tam aksi adamın dosyasında çizik boş ver adeta neşter izleri dolu.
İŞTE BİR ÖRNEK:
Örnek mi vereyim. Hemen verelim hem de geçmişte üzerine basa basa yazdığım altını kırmızı kalemle çizdiğim yazılarımızdan verelim örnekleri.. İstanbul’a atanan anlı şanlı bir isimden söz edelim örneğin. Bu atanan isim, İstanbul Atatürk Havalimanı Kargo Gümrük Müdürlüğü’ne yapılan operasyonda tutuklanmış sonra serbest bırakılmış eski başmüdürün gözbebeği olmuş. Kendisinin karakaşı kara gözü için seven yöneticileri tarafından yere göğe sığdırılamamış. Önce Atatürk Havalimanı Kargo Müdürlüğü’nde sonra da Halkalı Gümrüğü’nde üst düzey görevlerde bulunmuş. Şimdi de yeni atamalarda o tılsımlı değnek omzuna dokunuvermiş İstanbul Gümrükleri’nde üst düzey bir mevkiiye ataması yapılıvermiş bir isim. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demi hem de ‘Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı’ misali. Kim mi bu isim onu da yazacağız elbette biraz sabredin taşlar yerine bir otursun sevgili okurlarım.
Tılsımlı Değnek hep omuzunda..
Üzerinden tılsımlı değneğin eksik olmadığı bu isim bütün büyük soruşturmalardan da hep uzak tutulmuş. Onun adı tere yağdan kıl çeker gibi çekilip özenle saklanıp kurutulmuş. Atama kıyağı yapılan bu ismin çalıştığı yani sorumlu olduğu her gümrükte yolsuzluk ve rüşvet operasyonları yapılmış. Tabii durum böyle olunca da bu paşa benim köşe yazılarımda sıkça yer almış.
Örneğin; 11 Ocak 2010 tarihli, Kimin Bu Antrepolar
10 Mayıs 2010 tarihli, Halkalıda Büyük Skandal
17 Mayıs 2010 tarihli, Halkalının Şifreleri Çözülüyor
26 Haziran 2010 tarihli, Halka Halka Vurgun
4 Temmuz 2010 tarihli, İşte Müthiş Vurgunun Ayrıntıları
10 Temmuz 2010 tarihli, Halkalının Bombaları Patlıyor
15 Temmuz 2010 tarihli, Hayali İhracatta Şifre Soruşturması
29 Temmuz 2010 tarihli, Gümrükte İstifa Şoku
4 Ağustos 2010 tarihli, Müfettişten Sonra Müsteşarı da Gitti ve
9 Ağustos 2010 tarihli, Benim Gündemim Vurgun.
Ama gelin görün ki, dosyasında çizik bile olmayacağı söylenen atamalar arasında bu isim İstanbul Gümrükleri’nde en kıyak mevkiiye oturtuluvermiş. Bu isimle ilgili önemli bir bilgiyi daha aktarayım sizlere. Adı bende saklı bu zatı muhterem bölge müdürlüğüne ısındırılıyormuş. Nasıl! ‘Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu’ değil mi’ Ya da ‘Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı’…
Alın size diğer örnekler
Durun daha bitmedi. Devam edelim dosyasında çizik bile olmayan kişilerin atama kararlarına.. Örnekler yine İstanbul Gümrükleri’nden. Örneğin iki atama daha var ki sormayın gitsin. İkisinin adı da önemli soruşturma ve incelemelerin arasında yer almış. İlki 4483 sayılı memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yargılanması hakkında kanun hükümleri çerçevesinde inceleme, soruşturma geçirmiş. Bu kişi ile ilgili diğer bu duyum ise hakkında hayali ihracat soruşturması nedeniyle suç duyurusunda bulunulmuş olması..İstanbul Gümrüğü’ne ataması yapılan ikinci isim ise tam bir facia. Bu kişi İstanbul’un bir gümrüğünden diğer bir gümrüğüne atanmış. Bir akaryakıt olayında tutuklanmış (YANLIŞ OKUMADINIZ TUTUKLANMIŞ DEDİM) Nasıl dosyasında çizik bile yok değil mi! Yani ‘Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu’ Ya da (Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı)
Siz olsanız küsmez misiniz?
Sevgili okurlarım, yol arkadaşlarım şimdi size soruyorum. Dosyasında çizik olanın bile atanamayacağını belirten yetkililer dosyasında adeta neşter yarası olan bu adları önemli mevkilere atarlarsa diğer gümrük çalışanları ne düşünür. Adları önemli soruşturma ve incelemelere girmiş bu görevlileri yeni yapılanma çerçevesinde önemli yerlere atamak nasıl bir vicdandır, nasıl bir anlayıştır. Ey! Atamacılar bu isimlerin atandığını gören diğer çalışanlarınızı küstürmüyor musunuz? Bu hak mıdır, adalet midir? Yazık hem de çok yazık.
-MAİLLER-
Genelde yaptığım gibi yazımın sonunu siz okuyucularımdan gelen maillere ayırdım. Maillere geçmeden tekstilci rumuzlu okuruma seslenmek istiyorum. Bu okuyucumdan elindeki belgeleri bana göndermesini rica ediyorum.
TEKSTİLCİ
“Aykut Bey merhaba. İstanbul’a çok ara vermediniz mi? Halkalı-Ambarlı ortak çalışması ile tartı-tespit yapılmadan aktarılan ithalatları takip etmekte büyük yarar var. Biz neyse malımız onun vergisini öderken piyasa aldığımız fiyata nasıl satar. Duyuyoruz ki m2-kg-mt fiyatları yarıya düşürülüp 5 bin dolar rüşvet alıyorlar. Direkçiden dampingli 80 bin mt malı nasıl 25 bin USD olarak 0,30 USD den ithal ediyorlar. Kayıt belgesini nasıl rüşvetle alıyorlar. Kumaş kaçakçılığı uçtu!!”
Temizlik
MAHMUT
“N.’nin foyası ortaya çıktı! Yardımcıları A. ile N. veto yedi. Muhafaza memurlarına kin kusuyorlardı. N.B. 'başkasının memuru olmayın devletin memuru olun' diyordu. Belli ki her şey sözdeymiş. Kendisi başkasının memuru olmuş bile. Aliağa kaplanı Ö.Ç.'nin ayağı ise ne zaman tökezleyecek bakalım! Polis N. İle meşgul olurken, onu unutmuş galiba. Bazılarının hoşuna gitmese de değişim yaşanıyor; yeniliğe ayak uyduranlar yola devam eder eski düzenimiz diyenler düşüp kalır”
Muayene memurlarına
MUHAFAZA
“Arkadaşlar bana bir kişi gümrükte bir tane muayene memurunun kaçak bir eşya yakaladığının örneğini versin desin ki şu gün şurada bir muayene memuru arkadaşımız şu kadar kaçak eşya yakaladı diye. Yahu hiç bir konteynere hiç bir tıra bakmaz mısınız? Arkadaşım yahu Allah aşkına. Daha geçen gün Gürbulak’ta ceviz tırlarını kimin salladığı ve kimin yakaladığı ortada. Mevzuat falan hikâye bu işler ezberle olmaz. Kaçak istihbarat yakalar x ray yakalar. Sonra muayene denetmen olsun.”
Muhafaza rumuzlu arkadaşa cevaptır
MUAYENE MEMURU
“Diyor ki arkadaş bir muayene memuru bir şey yakalasın diyor, hep biz yakalıyoruz diyor. Lütfedip Muhafaza Genel Müdürlüğüne bir sorsun bakalım. Muhafazaların ortaya çıkardık dedikleri kaçakçılık yakalama olaylarının kaçını muayene memuru bulmuş, kaçını teftiş elemanı yakalatmış, Gürbulak diyor dikkat et arkadaşım olayı araştır Gürbulak’ta yakalanan TIR’ları önce boş girdi işlem yapan sonrada sallayamayınca dolu ya çeviren kim. 40 milyar TL vergiyi de sen topluyorsun herhalde..”
KISTAS NE?
“Teşkilatta atamalar neye göre yapılıyor? Dürüst çalışan yapıcı teşkilata artı değer katan gümrük binalarını yenileten adana gümrük müdürü müsteşar beyinde görmesine rağmen neden cezalandırılır gibi yeri değişti. Bu insanın Adana gümrüğüne yaptıklarını bugüne kadar ki hiç bir müdür yapmamıştır. Sayın Aykut ağabey lütfen bu konuyu da bir gündemine al istersen!..”
MUHAFIZ
“Muayene memurları ihracat ithalata bilgisayarda bir iki enter yaparak yön veriyor. Sistem yönlendiriyor artık muayene memurunu oraya ilkokul mezunu koy işi aksatmadan yapar. Ama muhafaza memuru zor şartlarda elinde hiçbir şifresi olmadan, yetkileri azaltılmış halde binlerce yakalama yapıyor. Hangi muayene memurunun büyük yakalamalar yaptığını gördünüz. Nerede yazıyor?”
İLKAY
“Aykut Bey, 'Artık bırakalım birbirimizi yemeyi, tüm teşkilat için bir şey isteyin! Yollukları da güme gitti' demekte.. İzmir’de bir yetkili memurların yolluğundan yasal dayanağı ve hakkı yokken ne kadarını alıyor? Açıklasın! Tır Gümrüğü gibi yerde bile Ç. ile B. memurların aldıkları yolluklara göz diker onların adına yatan yollukları elinden alırlarsa yolluk mu kalır. Bu teşkilata az bile daha durun elinizden mesailer de gidecek. Açıklanacak çok şey var hem de belgeleriyle...”
YURTSEVER
“Son dönemlerde özellikle de gümrüğün muhafaza kesiminden manidar yaklaşım ve değerlendirmeler yapılmaya başladı! İyi de insana sormazlar mı bu kadar derdiniz tasanız vardı da, neden bunca yıldır hiç sesiniz çıkmadı? Hiç derdinizi böylesi platformlar vesilesiyle dile getirme ihtiyacı duymadınız yoksa kestirmeden size akan musluklar da arızalar mı baş göstermeye başladı. Nerede 4458?”
Günah keçisi oldu!!
“Sayın bakanlar ve milletvekillerinin yaptığı hatalarda günah keçisi hep Başbakan olur ya, bu da öyle, gerçekten ekip tam şeytan, zincir bir harika, kırılamaz halka, nereye giderse ekipleri beraber, nimet gani diller lal gözler kör N. diğer tüm başmüdürler gibi aylık haftalık kabul etmedi; onun üstüne de oradan ganimet gitmedi; altındakiler gizli götürdükleriyle kaldı. Ee! Duyunca affetmedi çünkü sonuç beklendiği gibi adını kullananlar pasifteki şeytanlar lüks lojmanlarda 150 liraya oturup kuduranlar sessiz ol götür.”
Aykut Bey, destek verin!
Zavallı Amirin Eşi
“Aykut Bey gümrük muhafazanın başarılı bir kısım amirinin eşiyim. Eşim işini çok seviyor. 24 saat çalışıyor ve yakalayamadığı kaçak mal kalmadı karşılığı ise takdir. Ancak bu kadar dürüst ve namusuyla çalışan böyle bir memurlar varsa ne mutlu bizlere.. Ancak insan gibi geçinmek için takdir. Ben çocuklarıma şu karda kışta 1 çift çizme alamadım. Markete götüremiyorum. Çünkü çikolata istiyorlar. Bizse ekmek şeker tuz başka bir şey alamıyoruz. Dürüstçe çalışan bu memurlar illa rüşvet mi yesinler? Hak ettikleri sefalet mi? (Sayın okurum bana içinde bulunduğunuz durumu detaylıca anlatırsanız. Daha geniş işlemek isterim konunuzu. Selamlar)”
-YAZARIN NOTU-
Atamalarla ilgili olarak yazacaklarım takdir edersiniz ki daha bitmedi. Bir sonraki yazımda da, bu konuyla ilgili söyleyeceklerim var. İlgilisine, ilgisizine buradan duyurulur!!
"Yazarımız Aykut Onur KALAYCI'nın yazısını izinsiz kullananlar hakkında, yasal işlem başlatılacaktır!! Ayrıca, yazarımıza aykutonurkalayci@gmail.com mail adresinden ve de 0312- 473-66-08 nolu faks numarasından da ulaşabilirsiniz!"