Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, mayıs ayının Selçuklu ve Osmanlı dönemi de dahil milletin en büyük başarılara imza attığı bir zaman dilimi olduğunu söyledi. İstanbul 3’üncü havalimanı, nükleer enerji, 3’üncü boğaz köprüsü, IMF’ye olan borcun sıfırlanması, uluslararası derecelendirme kuruşlarının Türkiye’nin kredi notunu artırması, borçlanma faizinin düşmesi gibi proje ve adımları örnek veren Çelik, “Bu kadar başarı üst üste geldi. Herhalde bu birilerinin zoruna gitti, birileri ağzımızın tadını bozmak istedi.”dedi.
Son günlerde sandıktan alamadığı iktidarı ‘acaba sokaktan alabilir miyim?’ telaşına kapılan ve ‘iktidarı sokak eylemlerinde, gürültü, patırtıda’ arayan bazı zihniyetlerin varlığına işaret eden Çelik, “Bir gürültü ve felaket kopardılar. Mayıs ayındaki başarılarımızdan biriside çözüm sürecinde kapsamında PKK bütün silahlı militanlarını yurtdışına çekti. İsmi bile bizim için ümit oldu. Beş aydır bu memlekete şehit cenazeleri gelmiyor. Bu bizim için en büyük güzellik değil midir? Bunu da çok gördüler. Gürültü, patırtının amaçlarından biri de bu çözüm sürecini baltalamaktır.” diye konuştu.
‘ANNE RAHMİNDEKİ ÇOCUĞUNU YETİM BIRAKANLAR MUHASEBE YAPMALI’
Müstakil Sanayiciler ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Adana Şubesi’nce Hekimevi’nde düzenlenen “ 2023 yılında Türkiye ve çözüm süreci” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Hüseyin Çelik, görevi başında şehit düşen komiser Mustafa Sarı’ya Allah’tan rahmet; ailesine başsağlığı diledi. Bunun son olmasını temenni eden Çelik, “Mustafa Sarı’nın anne rahmindeki çocuğunu yetim bırakanlar, eğer vicdan azabının ne olduğunu biliyorlarsa, oturup muhasebe yapmak zorundadırlar. Kendisine rahmet diliyorum.” şeklinde konuştu.
‘BİRİLERİ ŞU KOMŞUNUN EVİ YANSA DA BENDE YUMURTAMI PİŞİRSEM’ DİYOR
Türkiye’nin ne zaman uçağın başını kaldırsa birilerinin çelme taktığını vurgulayan Çelik, şöyle devam etti: “Ama o kötü niyetlilerin şunu bilmesi lazım: Artık Türkiye 20 yıl önceki bir ülke değil. Birileri ‘höt’ dediği zaman şapkasını alıp gidecek başbakanlar yok. Gürültüye pabuç bırakmayacak; ‘hayt, huyt’ denildiğinde buna ram olmayacak, diz çökmeyecek bir başbakan var. O da Recep Tayyip Erdoğan’dır. Hiç kusura bakmasınlar. Bizim iktidar olma sorumluluğumuzu, hassasiyetimizi ve nezaketimizi eğer birileri ‘zaafımız’ olarak değerlendirirse çok yanlış yapmış olur. Biz memleketimiz zarar görmesin istiyoruz. Fakat birileri ‘şu komşunun evi yansa da bende yumurtamı pişirsem’ temennisinde bulunuyor. Eğer insanlar saadetlerini başkalarının felaketlerinden ararlarsa dilimizde bunun adı ahlaksızlıktır.”
‘KILIÇDAROĞLU SİYASİ ŞEHVETE KAPILMIŞTIR’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir süredir Başbakan Erdoğan’a ağza alınmayacak laflar söylediğini savunan AK Parti’li Çelik, “Ben buradan Kılıçdaroğlu’na seslenmek istiyorum: Sayın Kılıçdaroğlu, bunu gözlemliyoruz, görüyoruz; sen siyasi şehvete kapılmışsın. Şehvet; istek, arzu demektir. Allah’ın insana verdiği bir nimettir. Ama eğer şehvet iffetle dengelenmezse adamın başına dert açar. Siyasi şehvet sahibi olmana bir şey demiyoruz; ama kusura bakma; sen siyasi iffetten mahrumsun. Siyasi iffeti olan bir insan ülkenin başbakanına ‘terörist, bölücü başı, katil’ demez. Türkiye Cumhuriyeti devletinin başında bir katil nasıl olur? Bu söylenen sözlere Avrupa Parlamentosu’nun Sosyalist Grubu Başkanı Swoboda bile isyan etti. ‘Sen bizim sosyalist grubun üyesi olabilirsin; ama bu terbiyesizliğe ben bile tahammül edemem..’ Kapıyı gösterdi, ‘seninle görüşmüyorum.’ dedi. Bunu halkımızın görüyor olması lazım. Sen başbakana nasıl böyle dil uzatırsın. Hayatınıza rekabet yerine husumet hâkim olursa iflah olmazsınız; rekabetle birlikte eğer nezaketi muhafaza etmezseniz, nezaketten mahrum bir rekabet insanı canavarlaştırır. Memlekete zarar verme pahasına birileri siyasi rant peşinde koşuyorsa, biz orada yokuz. Efendim niçin bu çözüm sürecini başlattınız? Eğer hedef gelecek seçimler olsaydı, biz kesinlikle böyle bir süreç başlatmazdık. Biz gelecek seçimi değil, gelecek nesilleri düşünerek bu süreci başlattık.” ifadelerini kullandı.
28 Mayıs’ta Taksim Gezi Parkı’nda hareketlenmenin olduğu ertesi günki basın toplantısında “Çevre konusunda duyarlı olan bütün vatandaşları saygıdeğer buluyorum. Esasen böyle bir duyarlılığın toplumda olması gerekir. Aksi takdirde betonlarla dolmuş, zevksiz ve şiirsiz bir dünyada yaşamaya mahkûm oluruz. Endişeye mahal bir durum yok. Eğer birileri ağaç katlederek orada AVM yaparsa önce ben gider orada yatarım.” açıklamasını yaptığını dile getiren Çelik, şunları kaydetti: “Buna rağmen iyi niyetle başlatılmış olan bir olay bir anda 14 ayrı illegal örgütün, ideolojik ve siyasi hesapları olanların devreye girdiği, kenarda bekleyen kötü niyetli insanların bir vandalizme dönüştürdüğü hareket haline getirildi. Hükümet ‘özür dilesin’ diyenlere soruyorum: Siz dükkânı harap edilmiş esnaftan özür dileyecek misiniz? Böyle bir niyetiniz var mı? Günler iş gördürmediğiniz tüccardan özür dileyecek misiniz? Kamuya verdiğiniz zarardan dolayı halktan özür dileyecek misiniz?” Toplantıya MÜSİAD Adana Şube Başkanı Suat Yahşi, AK Parti İl Başkanı Ziyaeddin Yağcı, işadamları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
CİHAN