Almanya Yeşiller Partisi Genel Başkanı ve Federal Meclis Milletvekili Claudia Roth, Türk-Alman Parlamenterler grubu temsilcisi olarak Gezi Parkı’nda ki eylemelere katılmasının hakkı ve görevi olduğunu söyledi. Göstericilerin çevreye vermiş olduğu herhangi bir zarara tanık olmadığını iddia eden Roth, Başbakan Erdoğan’ın Almanya’da bir gösteriye katılmak istemesi halinde başının üstünde yeri olduğunu belirtti.
Claudia Roth, Avrupa Parlamentosu milletvekili Barbara Lochbihler’ün Gezi Parkı eylemleri ile ilgili gözlemlerini Ankara'da düzenlediği basın toplantısında anlattı. Divan Otel’deki toplantıda Claudia Roth’un agresif ve sinirli tavırları dikkati çekti.
“GEZİ PARKI’NDA VAKİT GEÇİRİYORDUM
Alman basının Claudia Roth’un Türkiye’de bulunmasını eleştiren haberlerin hatırlatılması üzerine Roth, Türk-Alman Parlamenterler Birliği temsilcisi üyesi olarak gösterilere katılma hakkı ve görevi olduğunu dile getirdi. Gösterilere katılmadığını ileri süren Roth, “Amacım kaldığım otelden Taksim Meydanı’na gitmekti. İnsanların toplandığını gördüm. Gezi Parkı’nda konser olduğunu gördüm. Zaten oraya gitmek istiyordum. Dostlara rastladım. Eskiden tanıdığım arkadaşlarla görüştüm. Orada vakit geçiriyordum” ifadelerini kullandı.
“ERDOĞAN’DA ALMANYA’DAKİ GÖSTERİLERE KATILABİLİR”
Göstericilerin vermiş olduğu herhangi bir zarara tanık olmadığını ileri süren Roth, “Göstericiler, İstanbul’da kalan sayılı yeşil alanlardan birini korumak için harekete geçmiş olduklarını söylüyorlar. Başbakan Erdoğan, Almanya’da bir gösteriye katılmak istiyorsa başımızın üzerinde yeri var. Tayyip Erdoğan demokratik yollarla seçilmiş bir başbakandır. Fakat muhalefetin olmaması eleştiri yapan insanlara izin verilmemesi anlamına gelmiyor. Göstericilere takınılan tavırları ve bunun dünyada yapılan diğer müdahalelerle karşılaştırılmasını da kabul etmiyoruz” dedi.
Avrupa Birliği’nden yükselen Türkiye’yi üyeliğe almayalım sözlerine karşı olduğunu vurgulayan Roth, "Yeşiller Partisi olarak Türkiye’ye kapıların kapatılmasını düşünmüyoruz. Yeni fasıllar açılsın. Müzakerelere başlayalım ve temel meseleleri konuşalım. Meydanlarda ki insanlar Avrupalılardır ve bunun görülmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
Yapılan gösterilerin en geniş tabanlı demokrasi hareketi olduğunu öne süren Roth açıklamalarına şöyle devam etti: “Burada sınırsız şiddetin tanığı olduk. İnsanların TOMA’larla kimyasal su püskürtülmesine, plastik mermi kullanımına ve başlatılan insan avına tanık oldum. Divan Otel’de kurulmuş olan revire biber gazı ile yapılan müdahaleyi kınıyoruz. Yaralı sayısını yapılan gözaltılarını yargılıyoruz. Herkes bu harekete katılıyor ve demokratik taleplere karşı açlar. Fikir ve basın özgürlüğü istiyorlar. Bu özgürlüklere karşı gösteri yapıyorlar.
CİHAN