Çulfalıkta Kilim Dokuma Sanatı Tarih Oluyor

Bir zamanlar genç kızların çeyizinde olmazsa olmaz olan dokuma el işlemelerinin yapıldığı çulfalık dokuma sanatı tarih oluyor.

Bir zamanlar genç kızların çeyizinde olmazsa olmaz olan dokuma el işlemelerinin yapıldığı çulfalık dokuma sanatı tarih oluyor.

Mersin´in Silifke ilçesinde evinin bahçesine kurdurduğu Silifke yöresine ait çulfalık ile kilim dokuyarak hem kültürü yaşatıp, hem de evinin geçimini sağlayan, Ayten Levent isimli 68 yaşındaki kadın, çulfalıkta dokuduğu bez ve yün kilimlerin ilçe dışından daha çok talep gördüğünü söyledi.
50 yaşından sonra komşusunun ısrarı ile öğrendiği mesleğini kendine ekmek kapısı olarak gören Levent, metresini 3 liradan otantik çul, sofra bezi, yolluk, paspas, heybe, otantik divan örtüsü gibi siparişleri alarak zaman buldukça bunları dokuduğunu söyledi.

Levent, “Genç kızken annem bize hayvan otlatırdı bu nedenle o zamanlar öğrenme şansım olmadı. Ben bu işi 50 yaşından sonra öğrendim. Bir gün komşum dedi ki sana bu işi öğreteyim ekmek paranı kazanırsın. O günden bu yana 15-20 yıldır çulfalıkta kilim dokurum. Yeni yeni 65’lik maaşı almaya başladım. Biraz oradan biraz buradan geçinip gidiyorum. Çocuklarımın hepsi bir işte çalışıyor ama ben onlara yük olmamak için kendi paramı kendim kazanıyorum.” dedi.

Ayten Levent, “Boş zamanımı değerlendirirken parada kazanmış oluyorum, eskiden genç kızlarımızın çeyizlerinde olmazsa olmaz olan bu dokumalar şimdilerde çok fazla çeyizlere girmiyor. Fakat biz yinede çocuklarımızın çeyizlerine yolluk ve sofra bezi gibi küçük dokumaları koyuyoruz. Bunun yanı sıra hediyelik eşya olarak daha çok talep görüyor. Bende ev alan arkadaşlarıma komşularıma mutlaka dokuduğum bir şeyi götürüp hediye ediyorum.” şeklinde konuştu.

Daha çok çırpık denilen eski giysilerden yapılan ve eğdirildikten sonra yumak haline getirip dokuduğu kilimlerin daha çok talep gördüğünü belirten Levent, dokumalara ilçe dışından Adana, Ankara gibi illerden turistik alanlarda kullanılmak üzere talebin daha çok olduğunu kaydetti.

ÇULFALIK NASIL KURULUR VE NASIL DOKUMA YAPILIR

Eğrilmiş yünler yumaklanır. 7 metre ara ile 2 çivi dikilir. Bu yumaklardaki ıpler çözülür. Bu çiviler arasına ıpler çulfallığa göre yerleştirilir. Sonra öylece çulfallığa taşınır ve yerleştirilir.
Sonra çulfallıkta bir takım işlere tabi tutularak dokunur. 7 metre ip üzerine dokuma işi tamamlandıktan sonra kumaş çıkarılır. dokuma esnasında yedi metre alınan ipler kısalmış ve 6 metreye düşmüştür. Dokunan kumaşın şimdi ise tepilmesi gerekir. Depme işi ise şöyle yapılır. 2 tane ekmek açmak için kullanılan senidin arasına top halinde dürülerek konur. Senitlerin arasında kalan kumaşa sıcak su dökülür. Bir kişi sıcak su dökerken, 2 kişi ayak tabanları ile senitlerin arkasına karşılıklı oturup, ayak tabanları karşılıklı gelecek şekilde vurarak kumaşı sıkıştırırlar. Bu vuruşlar kumaşın ipleri birbirleri ile bitişinceye kadar devam eder. Bu işlem birkaç saat devam edebilir. Artık şayak dikilmeye hazır kumaş haline gelmiştir. Kumaş ölçüldüğü zaman 5 metre kalmıştır. sıcak su kumaşa etki etmiş ve onu çektirmiştir. Yapılan bu kumaş tam bir yünlüdür. buna keçe kumaş deseniz de olur. kumaş kurutularak şayaklık pantolon, ceket kumaşı olarak kullanılır.
Çulfallık 14 ana parçadan meydana gelmektedir. Bunlar sırası ile cırmakan - (2 adet), kücüler - (2 adet), ayakçak - (2 adet), selmin, mekik, trevce, anadirek - (4 adet) CİHAN