ANKARA
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde 128'inci Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'ndaki konuşmasında partililere hitap etti.
Konuşmasına 5 Aralık Dünya Kadın Hakları gününü kutlayarak başlayan Erdoğan, ülkede kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 84'üncü yıl dönümü olan bugünlerinde kadınların mücadelelerinde yanlarında bulunduklarını bir kez daha belirtmek istediğini söyledi.
Erdoğan, kadınların AK Parti dönemlerinde siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa kadar her alanda tarihi önemde kazanımlar elde ettiklerini dile getirdi.
Erdoğan, geçen hafta oldukça uzun ve yoğun Güney Amerika ziyaret programı gerçekleştirdiklerini anımsattı.
İlk olarak Arjantin'de yapılan G20 Liderler Zirvesi'ne katıldıklarını anlatan Erdoğan, bugüne kadar kurulduğundan itibaren hepsine katılmış bir lider konumunda bulunduğunu vurguladı.
Oldukça kapsamlı bir gündemle toplanan G20 Liderler Zirvesi'nde pek çok konuyu ele alma fırsatını bulduklarının altını çizen Erdoğan, zirvedeki temaslarına ilişkin bilgi verdi.
Erdoğan, yaptıkları basın toplantısıyla da zirve sonuçlarıyla ilgili görüşlerini uluslararası medyayla paylaştıklarını belirterek, ardından Türkiye'den "cumhurbaşkanı" düzeyinde ilk resmi ziyareti gerçekleştirmek üzere Paraguay'a geçtiklerini ve çeşitli temaslarda bulunduğunu aktardı.
Daha sonra Venezuela'ya geçerek, "cumhurbaşkanı" düzeyinde ilk resmi ziyareti gerçekleştirdiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güney Amerika temaslarımızı tamamladık ve ülkemize döndük. Türkiye, AK Parti iktidarları döneminde dünyanın daha önce hiç ilgi gösterilmeyen farklı coğrafyalarına açılım politikalarını hayata geçirmiş oldu. Açılım politikalarımızdan birinin hedefi de Latin Amerika ve Karayipler bölgesidir. İçine kapalı bir ülke değil, dünyaya açık bir ülkeden bahsediyoruz.
Son olarak faaliyete geçirdiğimiz Paraguay ile 16 büyükelçilik ve bir başkonsoloslukla Latin Amerika ve Karayipler bölgesinde geniş bir temsilcilik ağı kurmuş bulunuyoruz. O bölgeyi de bu şekilde şimdi hareketlendiriyoruz. Bölgeyle ticaret açığımızı 9,2 milyar doların üzerine çıkartarak verdiğimiz emeklerin karşılığını almaya başladık. Sadece son iki yılda ticaret hacmimizi 2 milyar doların üzerinde artırmayı başardık. Siyasi, sosyal, kültürel her alanda ilişkilerimizi geliştirdiğimiz bu bölgenin potansiyelini gelecek hedeflerimiz bakımından hayati öneme sahip olarak görüyoruz. İnşallah tıpkı Afrika gibi Latin Amerika bölgesi de Türkiye'nin gelecekteki en önemli siyasi, ticari ve kültürel ortakları arasına girecektir."
"Terör örgütlerine olan yakın ilgileriyle tanınan isimlerle görüşüyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz, ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini savunmak, yeni bağlantılar kurmak, var olan ilişkileri güçlendirmek, geleceğimizi inşa etmek için çalışırken, ana muhalefetin başının da boş durmadığını gördük." diyerek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi.
"O da çalışıyor, çok gayretli ama bu zat, genellikle hep aynı ülkeye, Almanya ve Avrupa'daki birkaç ülkeye gidiyor. Ne zaman bir seçim olsa soluğu Almanya'da alan bu zat, son seyahatinde de birtakım toplantılara katılmış, birtakım kişilerle görüşmüş. Ama katıldığı toplantılara, görüştüğü kişilere baktığımızda karşımıza bambaşka bir manzara çıkıyor." ifadesini kullanan Recep Tayyip Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
"Programlarının neredeyse tamamının basına kapalı olması bu geziyi daha ilginç hale getirdi. Federal Meclis'te görüştüğü milletvekilleri, tüm siyasi hayatlarını, ekranları başında bizi izleyen milletime özellikle sesleniyorum; Cumhuriyet Halk Partisi'ne gönül veren halkıma özellikle sesleniyorum. Tüm siyasi hayatlarını Türkiye düşmanlığına adamış, ülkemize saldıran terör örgütlerine olan yakın ilgileriyle tanınan isimlerle görüşüyor. Ellerinde terör örgütlerinin paçavralarıyla, Almanya'nın Federal Meclisi'nde kürsüye çıkanlarla beraber fotoğraf karelerinin içerisinde olduğunu görüyoruz."
"Alman milletvekili ile ne konuştuğunu merak ediyoruz"
"Kılıçdaroğlu'nun buluştuğu, birlikte poz verdiği milletvekillerinden biri de ismini ağzıma almak istemiyorum, güya ülkemiz kökenli bir Alman milletvekili, bayan." diyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Peki kimdir bu kişi? Bu kişi, PKK'yı Almanya'da terör örgütü listesinden çıkarmak için canhıraş mücadele vermesiyle tanınıyor. İsmini anarsam değer vermiş olurum, onun için almıyorum, onu siz araştıracaksınız. Kendisi PKK uzantısı tüm kuruluşların, Almanya'daki toplantılarının baş misafiri ve konuşmacısıdır. Öyle ki bu şahıs, Alman Meclisi'nde PKK'nın Suriye kolu YPG bayrağı açacak kadar fanatik bir terör örgütü yandaşıdır.
Aynı kişinin bir diğer özelliği de bu ülkede ne zaman Türkiye ile ilgili bir konu gündeme gelse, hemen mikrofonlara yönelip aleyhimizde zehir zemberek açıklamalar yapmasıdır. Kılıçdaroğlu'nun işte böyle karanlık sicile sahip Alman milletvekili ile ne konuştuğunu doğrusu merak ediyoruz. Sadece bu kadar da değil. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı'nın Almanya'da buluştuğu diğer siyasetçiler olan, onların da isimlerini vermek istemiyorum, onların da sicilleri aynı. "
"Açıkla Kılıçdaroğlu, niye çekiniyorsun?"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nu görüştüğü kişiler üzerinden eleştirerek, şunları kaydetti:
"Her ikisi de kamuoyunda terör örgütü PKK'nın en önde gelen destekçileri olarak bilinir. Kılıçdaroğlu'nun, CHP Berlin Birliği üyeleri ve Alman gazetecilerle kapalı kapılar ardında yaptığı konuşmalarda, görüşmelerde ülkemiz aleyhine neler söylediğini de az çok tahmin ediyoruz. Yine bu zatın katıldığı ve aslında medyaya açık olan paneldeki konuşması da, son anda televizyon kameraları ve gazeteciler dışarı çıkartılarak, onu da kamuoyundan gizlediler. Ee niye? Onu da açık yapsaydın, niye gizledin?
Tabii bu panelde PKK sempatizanlarının yanı sıra 'FETÖ'nün Almanya'daki sözcüsü' olarak bilinen bir ismin de yer alıyor olması dikkati çekicidir. Her ne kadar medyaya kapalı olsa da Kılıçdaroğlu'nun bu panelde bir süre önce şahsımızın Almanya'ya yaptığı resmi davete olan tepkisini dile getirdiği anlaşılıyor. Açıkla Kılıçdaroğlu açıkla, çekinme, niye çekiniyorsun?"
"Bu seçimde daha farklı bir şey alman zaten mümkün değil"
Erdoğan, "Bu zat, Türkiye'de olduğu gibi yurt dışında da siyasetini tamamen ülkemize ve milletimize husumet üzerine kurmuş durumdadır." ifadesini kullandı.
"Bunlar sana bir şey getirmez, bir şey sağlamaz. Zaten bu yerel seçim, hiç sağlamaz. Genel seçimlerde zaten sana oralardan gelen belli, bu seçimde daha farklı bir şey alman zaten mümkün değil, çünkü yerel için oy kullanma söz konusu değil." diyen Erdoğan, yıllardır Kılıçdaroğlu'nun "yalanlarını, iftiralarını, çarpıtmalarını, hezeyanlarını, tahriklerini, tutarsızlıklarını" ifşa etmekten yorulduklarını söyledi.
Erdoğan, hakkında açtıkları davalarda kazanılan tazminatların, haddi hesabının olmadığını ifade ettiği Kılıçdaroğlu'nun, aynı "çarpık siyaseti" tekrarlamaktan geri durmadığını belirterek, "Konuş konuş faydası yok." anlamındaki "Kellim kellim la yenfa." sözünü anımsattı.
"Milletimiz ne ülkeyi ne de belediyeyi emanet etmez"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aslına bakılırsa CHP'nin mahalli idareler seçimleri için bölücü örgütün güdümündeki partiyle kurmaya çalıştığı ittifak, gerçek yüzünü bir kez daha ortaya koymaktadır. İşin doğrusu biz bu zatı muhatap almak istemiyoruz. Ancak milletimizin bu gerçekleri bilmeye hakkı olduğuna inandığımız için siyasetindeki çarpıklıkları gündeme getiriyoruz." diye konuştu.
Böyle hareket etmezlerse millete haksızlık yapılmış olunacağını düşündüklerini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnşallah 31 Mart seçimlerinde milletimiz bu zata, partisine ve ittifak kurduğu partilere cevabını sandıkta bir kez daha verecektir, ben buna inanıyorum. Milletimiz, Türkiye'nin bunca meselesi, sıkıntısı varken maruz kaldığı saldırılar karşısında birliğe, beraberliğe ihtiyacı bulunuyorken gidip ülkesini yurt dışında şikayet eden, terör örgütü yandaşlarıyla bir araya gelen bir zata ve partisine ne ülkeyi ne de belediyeyi emanet etmez."
Bu noktada, AK Parti olarak milletin karşısına hazırlıklı bir şekilde çıkmanın önemine vurgu yapan Erdoğan, "Hükmeden değil - buna çok dikkat edelim - hizmet eden, hakim değil hadim, yani hizmetkar, gönül kıran değil gönül yapan... Böyle bir yönetim anlayışına uygun şekilde davrandığımız müddetçe Allah'ın izniyle milletimizin desteği hep yanımızda olacaktır. Unutmayınız, milletimiz CHP'yi, geçmişte halka tepeden baktığı, kadrolarının derebeyi gibi hareket etmesine göz yumduğu için gönül defterinden silmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
"Bu konularda çok hassasız"
AK Parti'nin en büyük özelliğinin milli iradeye, demokrasiye, temel hak ve özgürlüklere olan bağlılığını asla yitirmemesi, kadrolarını da bu doğrultuda sürekli uyarıp ikaz ederek, gerekiyorsa revize etmesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "İnşallah önümüzdeki seçimler için de adaylarımızı aynı şekilde, aynı anlayışla tespit edecek, kampanyamızı bu şekilde yürütecek, kazandığımız yerleri de yine aynı anlayışla yöneteceğiz. Bu konularda çok hassasız." dedi.
Gece sabaha karşı saat 02.00'de eve döndüğünü ve partideki çalışma arkadaşlarının da geç vakitlere kadar çalışmalarına devam ettiğini anlatan Erdoğan, "Bu işi adeta böyle ince ince dokuyup o şekilde sonuçlandırmamız gerekiyor. Hassasiyetimiz çok fazla, bütün istihbarat çalışmalarına, GBT'lerine varıncaya kadar... " bilgisini paylaştı.
Erdoğan, bu noktada gözden kaçan hususların da olabileceğini ama ellerinden geleni yaptıklarını vurguladı.
"Gürültü ve görüntü kirliliği oluşturan propaganda yöntemlerini terk ediyoruz"
Geçmişten bugüne yerleşen seçim kampanyası anlayışına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim dönemlerinde cadde, sokak, elektrik direkleri ve parti binalarına varıncaya kadar her yerin parti bayrakları, afiş ve pankartlarla donatıldığını hatırlattı.
Bununla ilgili bir düzenlemenin de yapıldığını hatırlatan Erdoğan, düzenlemeye rağmen kimsenin buna riayet etmediğini dile getirdi.
Erdoğan, "Tamamen partilerin ve adayların görünürlüğünü sağlamaya yönelik bu kampanya tarzı uzun süre siyasette bir güç gösterisi olarak devam etti. Kitle iletişim imkanlarının sınırlı olduğu dönemlerde bu tarz kampanya anlayışı belki mazur görülebilirdi ancak günümüzde artık buna ihtiyaç yok. Bunu tabii çok da ilkel buluyoruz." şeklinde konuştu.
Açık hava reklamcılığı, yazılı-görsel medya ve internet yayıncılığı gibi mecraların partilere ve adaylara çok geniş iletişim imkanları sunduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Eski tarz kampanya yöntemleri artık şehirlerimizi kirleten, milletimizin de tepkisine yol açan bir hale geldi. AK Parti olarak 31 Mart 2019 seçim döneminden başlayarak gürültü ve görüntü kirliliği oluşturan propaganda yöntemlerini tamamen terk ediyoruz. Çevreye ve insana saygılı bir seçim kampanyası yürütme kararı aldık. Sadece parti teşkilatlarının ve seçim koordinasyon merkezlerinin olduğu yerde bayraklarımız, afişlerimiz asılabilir. Bunun dışında hiçbir yerde parti teşkilatlarımız bu tür görüntü kirliliğine asla müsaade etmeyecek ve belirlenen saatler dışında da asla otobüs dolaştırmayacak.
Böylece partilere ve adaylara çok ciddi her yönüyle maddi ve manevi maliyet getiren, şehirlerimizi plastiğe ve kağıda boğan önemli bir israf kaleminden de hep birlikte kurtulmuş olacağız. Tasarruf diyoruz ya tasarrufu sadece devlette, kamuoyunda aramayalım, işte burada da tasarruf, bunu yapmamız lazım."
Erdoğan, çevreci bir parti olarak bu hassasiyeti gösterme kararını aldıklarını ve bunu da uygulayacaklarını vurguladı.
"Parti olarak teşkilatımızı sanal ortama taşıdık"
AK Parti'nin her konuda olduğu gibi siyasetin dijital boyutunda da öncü bir konumda bulunduğunu, bunu da ispatlayacaklarını belirten Erdoğan, parti olarak teşkilatlarını sanal ortama taşıdıklarını söyledi.
AK Parti'nin 1,5 milyon teşkilat mensubunun, genel merkezde oluşturulan sanal teşkilat dünyasında birbirleriyle haberleşebildiğini, veri alışverişi yapabildiğini ve ortak söylem üretebildiğini dile getiren Erdoğan, 5 milyara yakın insanın internete erişiminin bulunduğu, nüfusun yarısından fazlasını oluşturan 3,7 milyar sosyal medya kullanıcısının olduğu bir dünyada yaşadıklarını anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de de aktif sosyal medya kullanıcılarının sayısının 51 milyonu bulduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Böyle bir ortamda bizim kendimizi konvansiyonel propaganda yöntemleriyle sınırlamamız, AK Parti'nin o devrimci, yenilikçi lider ruhuna yakışmaz. Madem sosyal medya algıların gerçeklerin önüne geçirilebiliyor, öyleyse bizim bu mecrayı hakikatlerle donatarak, kendimizi en doğru şekilde anlatmamız gerekiyor. Bunu da yapacağız."
"Facebook'taki takipçi sayımız 9 milyonu buldu"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şahsının Twitter takipçi sayısının 13,5 milyona yaklaştığını, dünyada bu bakımdan ilk sıralarda yer aldığını ifade etti.
Twitter'da yayınlanan mesajların görülme sayısının 3 milyon ile 26 milyon arasında değiştiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yenikapı Meydanı'ndaki mitinglerimizde 1,5-2 milyon kişiyi bir araya getirdiğimizi düşündüğümüzde Twitter'daki her mesajımızda birkaç yeni Yenikapı Mitingi yapmış kadar olduğumuzu görüyoruz. Facebook'taki takipçi sayımız 9 milyonu buldu. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılışında burada paylaştığımız bir resim tam 12 milyon görüntüleme sayısına ulaştı. Aynı şekilde internet kullanımı da madem böylesine yaygınlaştı, bize düşen kendimizi bu dünyada en güzel şekilde ifade etmektir." diye konuştu.
Sanal dünyadaki mecraların yanında araç giydirmelerini, açık hava reklam kanallarını, gazete ve televizyon reklamlarını gürültü ve görüntü kirliliği yapmayacak imkanları kullanmaya devam edeceklerini aktaran Erdoğan, diğer partilerin de AK Parti'yi takip ederek, aynı yolda ilerleyeceklerine inandığını, böylece bu konuda giderek sık duydukları şikayetleri de tümüyle ortadan kaldıracaklarını söyledi.
74 şehrin adayları tanıtılmış oldu!
Erdoğan, 31 Mart 2019'da yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde partisinin 14 il belediye başkan adayını daha açıklayarak, tanıttı.
Buna göre, yerel seçimde AK Parti'den aday gösterilen isimler ve iller şöyle:
1- Ağrı Belediye Başkan adayı Savcı Sayan
2- Aksaray Belediye Başkan adayı Enver Dinçer
3- Bilecik Belediye Başkan adayı Nihat Can
4- Erzincan Belediye Başkan adayı Cemalettin Başsoy
5- Edirne Belediye Başkan adayı Koray Uymaz
6- Iğdır Belediye Başkan adayı Adil Aşırım
7- Isparta Belediye Başkan adayı Şükrü Başdeğirmen
8- Kars Belediye Başkan adayı Ensar Erdoğdu
9- Kırşehir Belediye Başkan adayı Yaşar Bahçeci
10- Kütahya Belediye Başkan adayı Ahmet Sami Kutlu
11- Siirt Belediye Başkan adayı Ali İlbaş
12- Tunceli Belediye Başkan adayı Gökhan Arslan
13- Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı Necdet Takva
14- Zonguldak Belediye Başkan adayı Ömer Selim Alan
Böylece Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin 74 il belediye başkan adayını tanıtmış oldu.
Daha sonra isimlerini açıkladığı adayları sahneye davet eden Erdoğan, tek tek fotoğraf çektirdi.
Adayları tebrik eden ve başarı dileyen Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:
"İnşallah 31 Mart akşamı kendilerini belediye başkanlarımız olarak görmek istiyoruz. Şimdi kalan 7 büyükşehir ve il belediyemiz ile ilçelerimizi de önümüzdeki günlerde açıklamayı sürdüreceğiz. Şu anda ilçe belediye başkan adaylarımızın tespitiyle ilgili çalışmalarımız da devam ediyor. Bir diğer taraftan da belde belediye başkan adaylarımızın tespitiyle ilgili çalışmalar da devam edecek. Adayları belli olan şehirlerimizde teşkilatlarımız hemen sahaya inecekler. Durmak yok yola devam. Sizlerden seçim tarihine kadar gece gündüz çalışarak, partimizi sandıktan birinci çıkartmanın yanında en yüksek oy oranına ulaştırmanızı bekliyorum."
"Cumhur İttifakımızı lekelemeyecek şekilde çalışmalarımızı sürdüreceğiz"
Cumhur İttifakı'nın önemine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Cumhur İttifakımızı da lekelemeyecek, gölgelemeyecek şekilde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu konuda gerek Sayın Bahçeli gerek şahsım gerekse bu sürecin alt yapı çalışmalarını yürüten arkadaşlarımız, partimizden ve MHP'den birer arkadaşımız bu çalışmaları da sürdürüyor. Onlara da başarılar diliyorum. Onlar hazırlıkları yapıyorlar ve inşallah şu anda bazı kalan yerleri de bizler daha sonra yine liderler olarak bir araya gelip, nihai kararlarımızı da bu konuda vereceğiz.
Ama benim teşkilatımdan istediğim, Cumhur İttifakımıza kimse bir gölge düşürmeye kalkışmasın. Tam aksine dayanışma içinde olacağız, genel merkezlerimizin almış olduğu bu konuyla ilgili kararlara hepimiz uyacağız. Eğer herkes kendine göre bir şey uydurmaya kalkarsa, arkadaşlar, bunun adı kakofoni olur. Biz biliyorsunuz şimdi ortaya tamamen öyle bir orkestra çıkaralım ki bu böyle olmasın, tam aksine burada bir senfoni olsun. Bunu başaralım. AK Parti zaten böyle bir senfoninin kurucusudur ve burada dinlendirici bir yapı vardır, anlayış vardır. İnşallah bunu bizim belediyeciliğimizde de altyapıyla, üstyapıyla her tarafa yayma şansını yakalayacağız. Bugüne kadar yakaladık, bundan sonra da yakalayacağız."
Erdoğan, "belediyecilik" denildiği zaman akla AK Parti belediyeciliğinin geleceğini belirterek, merkezi yönetim olarak zaten tüm Türkiye'de en doğudan en batıya, en kuzeyden en güneye yatırımlar yaptıklarını, yapmaya devam edeceklerini vurguladı.
Birinci 100 günlük paketin açıklandığını hatırlatan Erdoğan, "Şimdi önümüzdeki günlerde ikinci 100 günlük paketi de açıklayacağız. Ne yaptık, ne yapacağız bunları da ifade edeceğiz ve özellikle diğerlerinin, zaten ana muhalefetin vesaire bu tür şeyleri yok ama biz ortaya bir şey koyacağız. İlk ip uçlarını verdik, ne dedik? Millet bahçeleri, millet kıraathaneleri dedik. Bunlar gençliğe, ailelere yönelik en önemli projeler. Millet bahçeleri dediğimiz zaman akla ne gelir, hedef nedir? Aileler. Aileler alacak çocuğunu, hep beraber bu bahçelere gidecekler, oralarda dinlenecekler, yatacaklar, yuvarlanacaklar vesaire." değerlendirmesinde bulundu.
Millet kıraathanelerinin de gençlik için açılacağını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"İstiyoruz ki gençliğimiz bu kıraathanelerde, CHP anlamaz bu işlerden, onun aklına hemen bakıyorsunuz okey tuğlaları geliyor. Halbuki kıraathane okuma evidir, okuma yeridir. Ama sayemizde şimdi öğrendiler onlar da bunu. Kütüphane, bütün hepsi burada var. Ama bir de burada pastası, çayı, kahvesi vesairesi bunlar da olacak ve orada dersini çalışacak, kitapları okuyacak, gençliğimizi biz o malum yerlerden nereye çekelim istiyoruz? Buralara."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 81 ilin tamamında, büyük ilçeler de dahil hepsinde millet bahçelerini, millet kıraathanelerini yaygınlaştıracaklarını bildirdi.
"Belediyelerimizin işini de kolay kılacağız"
Kanal İstanbul'un da içinde olduğu dev projeleri tasarladıklarına dikkati çeken Erdoğan, "Çok gecikti ama er veya geç bunun da inşallah 2019 içinde büyük ihtimalle ihalesini yapıp, adımını atacağız." dedi.
Bütün bunların dışında Yüksek Hızlı Tren gibi şu anda yürüyen projeler olduğunu dile getiren Erdoğan, bu projelerin de hızla devam ettiğine, aynı şekilde ulaştırmada attıkları adımların da yürüdüğüne dikkati çekti.
Erdoğan, "Devam eden hava limanlarımız var, bunlar yürüyor. Bütün bunlarla beraber inşallah belediyelerimizin işini de kolay kılacağız." diye konuştu.
AA