Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısında konuştu.
Döviz kurundaki artışın sadece ekonomik sebeplerle izah edilemeyeceğini belirten Erdoğan, "Bunu söylemekle asla sorumluluktan kaçmaya çalışmıyoruz. Yaptığımız sadece bir durum tespitidir. Krizin kaynağı mahiyetindeki odakların yaptıkları açıklamalar, sorunun farklı sebeplere ve saiklere dayalı olarak tırmandırıldığını açıkça gösteriyor." ifadelerini kullandı.
"Şu gerçeği hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Her kriz beraberinde birçok fırsatı da getirir." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Milletimizi fırsatçıların insafına terk etmeyeceğiz. Devlet yönetimi olarak bu krizin üstesinden gelmek için normal şartlarda yıllara sari olarak yapabileceğimiz büyük reformları ve köklü değişimleri kısa sürede hayata geçirdik, geçiriyoruz."
"Bedelini geleceğimize göz dikerek ödetmeye çalışmasınlar"
Türkiye'nin borcuna sadık olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Yeter ki işi diyet borcuna dönüştürmesinler. İşte o zaman külahları değişiriz." dedi.
Kendi ayakları üzerinde yükselen Türkiye'ye hiç kimsenin yeniden diz çöktüremeyeceğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Özel sektörümüzün bu krizi fırsata çevirecek maharete sahip olduğuna inanıyorum. Ülkemizi kendi reçetelerimizle, kendi çözümlerimizle, kendi programlarımızla hedeflerimize ulaştıracağız. Bu can bu tende oldukça hiç kimse Türkiye'yi yeniden uluslararası kuruluşların boyunduruğu altına sokamaz. Elbette her türlü yatırıma, her türlü desteğe, her türlü katkıya açığız. Yeter ki bunun bedelini bize, egemenliğimize ve geleceğimize göz dikerek ödetmeye çalışmasınlar."
"Kandil'de, Sincar'da bitireceğiz"
Terörle mücadele konusuna da değinen Erdoğan, "O deliklerde inlerine gire gire bunları bitireceğiz. Kandil'de, Sincar'da bitireceğiz. Durmadan onlar kaçacak biz kovalayacağız. Bu milletin huzurunu, refahını yok etmeye bunların gücü asla yetmeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, "Bir ölür bin diriliriz evelallah. 8 şehidimiz mi var? O teröristler bilsinler ki bunu en az 800 ile ödeyecekler." ifadelerini kullandı.
"Anamuhalefet partisine ne diyeceğiz?"
Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına ilişkin, "Türkiye'de ne kadar terörist, ne kadar provokatör, ne kadar şaibeli tip varsa hepsi bu zat tarafından grup konuşmalarında baş tacı ediliyor, övülüyor, destekleniyor. Türkiye'de bir defa kriz yok. Önce bir ekonomiyi öğren. Türkiye'de ekonomiyle alakalı bir manipülasyon var, manipülatif bir hareket var. Bununla bir fatura kesmeye çalışıyorlar, sen de bu faturanın aktörleri arasında yerini alıyorsun." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizin yaşadığı sıkıntılara adeta ateşin üzerine benzinle gider gibi yaklaşan anamuhalefet partisine ve onun başındaki malum zata ne diyeceğiz? Biz bu zatın iftiralarını yüzüne vurmaktan, eline tutuşturulan kağıt parçalarının belge değil paçavra olduğunu anlatmaktan yorulduk." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Filistin denince akla AK Parti gelir, Gazze denince akla AK Parti gelir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, gittikleri ülkelerde yatırımcılara Türkiye'de yatırım için davette bulunduklarını belirterek, "Biz kimseye gidip de para istemedik, istemiyoruz." dedi.
Erdoğan, "Edirne'ye Enver gireceğine Bulgar girsin, diyebilecek kadar izanını kaybeden muhalefet anlayışının bugünkü temsilcisi CHP ve artık onun yoldaşı haline gelen HDP'dir." değerlendirmesinde bulundu.
"Bunun stratejik ortaklığa yakışan bir yanı yok"
Almanya'ya yönelik eleştirilerde bulunan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Son Almanya seyahatinde, 5 yıl 10 aya mahkum olan sözde gazeteci vardı ya boşluğunu buldu oraya kaçtı, orada da rahat durmadı. Orada da kendisine sahip çıkacak olanları, sözde siyasetçileri buldu. Haber de bize gelince, 'Eğer bizimle beraber orada bulunacaksa biz müşterek bir basın toplantısı yapamayız. O zaman siz onunla basın toplantısı yaparsınız, daha sonra da biz onun olmadığı bir basın toplantısı yaparız.' diye haber gönderdik. 5 yıl 10 aya mahkum olmuş bir sözde gazeteciyi siz bu ülkede (Almanya) barındırıyorsanız, bunun stratejik ortaklığa yakışan bir yanı yoktur. Ne kadar terörist varsa, bizden bunu stratejik ortaklarımız istediği zaman, biz kendilerine teslim ettik. Ama biz maalesef ülkemize ihanet eden, darbe teşebbüsünde bulunanları bulundukları ülkelerden istiyoruz, bize elli dereden elli türlü su getiriyorlar."
"Biz bize yeteriz"
Erdoğan, "Dünyada kamu borcunun milli gelire oranı en düşük devletlerden biri Türkiye'dir ve hamdolsun ülkemizin bu konuda hiçbir sıkıntısı yoktur." dedi.
Erdoğan, danışmanlık şirketi McKinsey konusunda da "Bütün Bakan arkadaşlarıma, 'Bunlardan fikri danışmanlık hizmeti de almayacaksınız' dedim. Hiç gerek yok, biz bize yeteriz." dedi.
"Son yaşanan hadiseler Türkiye'yi belki bir parça sarsmıştır ama asla yıkamamıştır. Çünkü bugünkü Türkiye ne 1994'ün ne 2001'in Türkiye'sidir." diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İhracatımız geçen ay itibarıyla yıllık 165 milyar doları geçti. Göreve geldiğimizde 36 milyar dolardı. Daha da artacak." açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nı basit bir seçim ittifakı olarak görenler de yanılıyor. Cumhur İttifakı, milli ve yerli duruş sahiplerinin ülkenin meseleleri karşısında gösterdikleri dayanışmanın adıdır." dedi.
Erdoğan, "Münbiç'in çevresinde de kanallar açıyorlar. Kim? YPG/PYD. Karakter aynı, bunlar aynı cibilliyetin mensuplarıdır." şeklinde konuştu.
"Bizim ilk hedefimiz, bu vatan topraklarını ihanet içerisinde olanlara teslim etmeyeceğiz." ifadelerini kullanan Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nın mahalli idareler seçimlerinde listelerde olmasa bile gönüllerde devam edeceğine inanıyorum." dedi.
AA