Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ermenek'teki maden ocağında işçilerin mahsur kalmasına ilişkin, "Bu olayın olduğu anda yemeğin aşağıda yenmesine yönelik baskılar, böyle bir sıkıntıyı doğurmuştur. Bu 8 saatten, 6 saate inmesi bu tür işveren anlayışını farklı ele almamız gerektiğini ortaya koyuyor. Bu 6 saat kendisinin orada çalışma olayıdır. Siz kalkıp buradaki yemekle ilgili olayını bu 6 saate yedirmeye kalkarsanız bunun hesabını devletin sorması gerekir. Çünkü siz bu hakkı ondan alamazsınız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karaman'ın Güneyyurt Beldesi Pamuklar köyünde özel sektöre ait maden ocağında mahsur kalan işçileri kurtarma çalışmalarını yerinde inceledikten sonra açıklamalarda bulundu.
Maden ocağına su dolması nedeniyle 34 işçinin mahsur kaldığını, bunlardan 16'sının madenden çıkmayı başardığını, 18 işçinin ise halen madende mahsur durumda olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu işçilerin çıkarılması için devletin tüm imkanlarının seferber edildiğini söyledi.
İstanbul, Ankara, Konya, İzmir büyükşehir belediyeleri ile Karaman ve ilçelerden gelen ekiplerin yoğun şekilde çalışmalara iştirak ettiğini anlattı.
YASAL DÜZENLEMELERİ HAZMEDEMEYEN İŞVERENLER VAR
"Mahsur kalan 18 işçimizin oradan çıkartılması için son derece dikkatli, sabırlı, kararlı bir çalışma yürütülüyor" diyen Erdoğan, şöyle konuştu: "Özellikle ülkemizde madencilikle ilgili yapılan çalışmaların Soma olayından sonra çok daha farklı şekilde ele alınmasına yönelik bir dizi yasal düzenleme yaptık. Bu yasal düzenlemeyle birlikte buralarda çalışan işçilerimize çok daha farklı imkanlar getirdik. Fakat bunu hazmeden veya hazmedemeyen işverenler var. İşverenlerin bunları hazmedemeyişi ne yazık ki bazı sıkıntıları doğuracağı belliydi. Bütün bunlara karşı her olay sorumluluğumuzu, mükellefiyetinizi devlet olarak daha da artırıyor. Burada şu andaki mevcut gelişmeler ve çalışan ki 180 burada çalışan sigortalı işçi söz konusu. 180 çalışan işçi acaba bu ocaklarda her türlü hakkını tam manasıyla alabiliyor mu, sosyal haklarını alabiliyor mu, ücretlerdeki durumları ne merkezde?
Bildiğiniz gibi mesai saatini 8 saatten 6 saate indirirken burada bir ağır iş yükü olması hasebiyle böyle bir adımı attık. Ama gel gör ki burada edindiğimiz bazı bilgiler bizleri ciddi manada bu işin üzerine daha da farklı gidilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bu olayın olduğu anda yemeğin aşağıda yenmesine yönelik baskılar, böyle bir sıkıntıyı doğurmuştur. Bu 8 saatten, 6 saate inmesi bu tür işveren anlayışını farklı ele almamız gerektiğini ortaya koyuyor. Bu 6 saat kendisinin orada çalışma olayıdır. Siz kalkıp buradaki yemekle ilgili olayını bu 6 saate yedirmeye kalkarsanız bunun hesabını devletin sorması gerekir. Çünkü siz bu hakkı ondan alamazsınız."