Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan'da gerçekleştirilen Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Birinci Zirvesi kapsamında düzenlenen heyetler arası görüşmede yaptığı konuşmasına, katılımcıları şahsı ve milleti adına selamlayarak başladı.
Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Üçlü Zirvesi vesilesiyle Hazar'ın her iki yakasındaki değerli kardeşleriyle bir araya geldikleri Avaza Liderler Zirvesi'nde bugün çok farklı, anlamlı bir güne hep birlikte şahitlik etiklerini aktaran Erdoğan, "Serdar Berdimuhamedov kardeşim başta olmak üzere tüm Türkmen doğanlarıma samimi misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Erdoğan, Türkmenistan'ın 12 Aralık Tarafsızlık Bayramı'nı canıgönülden tebrik ederek, "12 Aralık aynı zamanda Azerbaycan'ın umum milli lideri Haydar Aliyev'in 19. vefat yıl dönümü. Bu vesileyle merhum Aliyev'i de buradan tekrar rahmetle anıyor ruhu şad, mekanı inşallah cennet olsun diyorum." ifadesini kullandı.
Zirvenin, ülkeler, bölge ve tüm Türk dünyası için hayırlara vesile olmasını Allah'tan niyaz eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Kardeşlik bağlarımızla güçlenen ilişkilerimizin sahip olduğumuz stratejik avantajlar temelinde daha da pekişeceğine yürekten inanıyorum. Hedefimiz küresel ve bölgesel dinamiklerle birlikte gelişen yeni imkanları insanlarımızın refahı ile bölgemizin istikrarı doğrultusunda değerlendirmektir. Doğanlar olarak el ele verdiğimiz, dayanışma içinde hareket ettiğimiz her konuda Allah'ın izniyle başarıya ulaşacağımız muhakkaktır. Karabağ'ın yaklaşık 30 yıllık işgaline son veren vatan muharebesi bunun en son örneğidir."
"Önce ateşkesi ardından da bölgemizde kalıcı barışı sağlamayı ümit ediyoruz"
Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı'nın da bu bakımdan son derece önemli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz yıl teşkilatımıza gözlemci üye olarak katılan Türkmenistan'ın tam üyelik sürecinin en kısa sürede tamamlanması bizlere büyük güç katacaktır. Kadirli Doğanım Sayın Gurbangulu Berdimuhamedov'un, teşkilatımızın Aksakallılar konseyine katılması ufkumuzu genişletmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Semerkant Zirvesi'nde gözlemci olarak kabul edilmesi de birlik ve beraberliğimizi perçinlemiştir. Öte yandan Rusya-Ukrayna savaşı küresel sistemin güvenlik, gıda ve enerji sütunlarını sarsmıştır."
Savaşın olumsuz etkilerine, tüm dünyada rekor kıran enflasyon oranları başta olmak üzere pek çok alanda şahit olduklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye Cumhurbaşkanı olarak en başından beri savaşın kazananı, barışın ise kaybedeni olmayacağını ifade ettim. Adil barışın ancak diyalogla tesis edileceğini dile getirdim. Akan kanı durdurmak ve çatışmaları sonlandırmak için ilk günden itibaren gerek ikili düzeyde gerekse diğer seviyelerde samimiyetle çaba harcadık. Girişimlerimiz neticesinde İstanbul'da başlatılan müzakere süreci, barış görüşmeleri bakımından halen en muteber çerçeveyi oluşturuyor. Tahıl anlaşması ve esir takasıyla birlikte diplomasiye fırsat verilmesi halinde barışa giden yolun açılabileceğini gördük. Sayın Putin ve Sayın Zelenskiy ile görüşmelerimizi bu yönde sürdürüyor, inşallah önce ateşkesi ardından da bölgemizde kalıcı barışı sağlamayı ümit ediyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin diğer sektörlerdeki başarılarının yanı sıra bugün savunma sanayisi alanında kendi ürünlerini tasarlayan, geliştiren, üreten ve bunları ihraç eden bir ülke konumuna geldiğini dile getirdi.
"Hazar'daki dostluk sahasında da Türkmen ve Azerbaycanlı kardeşlerimizle iş birliğine hazırız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkmen doğal gazının da Batı pazarlarına aynı şekilde nakline yönelik çalışmalara artık başlamamız gerekiyor. Hazar'daki dostluk sahasında da Türkmen ve Azerbaycanlı kardeşlerimizle iş birliğine hazırız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan'da gerçekleştirilen Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Birinci Zirvesi kapsamında düzenlenen heyetler arası görüşmede yaptığı konuşmada, Türkmenistan ve Azerbaycan'ın da dirayetli liderlikler sayesinde örnek gösterilecek seviyelere ulaşmasının kendisini gururlandırdığını ifade etti. Bugün üçlü zirvede imzalayacakları belgelerle bu birlikteliğin daha da taçlanacağını vurgulayan Erdoğan, "Ulaştırma imkanlarını iyileştirmemiz bu bakımdan ziyadesiyle mühimdir. Ticaret hacmimizi geliştirmek için gayretlerimizi arttırmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. İlgili bakanlarımızın mevkidaşlarıyla başlattıkları bölgesel üçlü platformlar olumlu neticeler vermiştir. Lapis-Lazuli transit taşımacılık koridoru başta olmak üzere bölgesel iş birliği mekanizmaları ile altyapı projelerinin ticaret hacmimizi arttırmanın yanı sıra bölgesel istikrara da katkı sağlayacağına inanıyorum." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Güvenilir bir taşımacılık güzergahı olarak ön plana çıkan Orta Koridor bağlamında iş birliği ortak menfaatimizedir. Koridorun önemli bir ayağını Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Hattı'yla tamamladık. Marmaray'ı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, İstanbul Havalimanı'nı, Osman Gazi ve 1915 Çanakkale köprülerini hizmete alarak doğu-batı eksenli kesintisiz ulaşımı temin ettik. Bu güzergahı daha da etkin hale getirmek için birlikte çalışmalı, sınır geçişlerini ve gümrük işlemlerini hızlandırmalıyız. Her 3 ülkenin taşıyıcıları için kara yolu geçiş ücretlerinin ve vizelerin kaldırılması veya makul bir seviyeye çekilmesi, vize ücretlerinde indirim yapılarak vize sürelerinin uzatılması ticaret hacmimizi arttıracaktır. Ulaştırma ve gümrük alanında az sonra imzalanacak metinler bu çabalarımıza temel teşkil edecektir."
Doğal gaz ve elektrik nakli
Koronavirüs salgınının yanı sıra savaş ve bölgesel istikrarsızlıkların, tedarik zincirlerinin korunmasında ulaştırmanın önemini hatırlattığına, enerji arzı güvenliğini de dünyanın gündeminde bir kez daha en üst sıralara yerleştirdiğine işaret eden Erdoğan, Avrupa başta olmak üzere tüm dünya için enerji güvenliği ve kaynak çeşitlendirilmesinin öneminin yeniden anlaşıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak bu doğrultudaki adımları uzun süredir atmakta olduklarını dile getirerek şunları anlattı:
"Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı ile Güney Gaz Koridoru bu açıdan öne çıkmaktadır. Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı'nın bel kemiğini oluşturduğu bu koridorla Hazar gazını Avrupa'ya taşıyoruz. Türkmen doğal gazının da Batı pazarlarına aynı şekilde nakline yönelik çalışmalara artık başlamamız gerekiyor. Hazar'daki dostluk sahasında da Türkmen ve Azerbaycanlı kardeşlerimizle iş birliğine hazırız. Ayrıca bölgemizde, ülkelerimiz arasında karşılıklı elektrik ticaretinin geliştirilmesini önemsiyoruz. Bu çerçevede Türkmenistan ve Azerbaycan'dan ülkemize elektrik nakli konusunda da çalışmaya hazırız."
Gençlere Azerbaycan ve Türkmenistan'da tatil ve eğitim için iş birliği
Genç nesillerin dili, tarihi ve kültürü daha iyi tanıması amacıyla dayanışmanın arttırılması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, bu konuda dar kapsamlı görüşmede attıkları adımı şu sözlerle anlattı:
"Öncelikle gerek Gebele'de her yıl gençlerimizin orada belli bir süre tatil yapması, eğitim alması gerekse Avaza'da yine her yıl belli bir süre -bu bir ay olabilir- burada göndereceğimiz yanlarındaki öğretmenleriyle birlikte eğitim-öğretim almaları hem Gebele'yi tanımaları hem Avaza'yı tanımaları, dolayısıyla Türkiye'ye de gelecek olan gençlerimizin ufku, dil itibarıyla din itibarıyla, tarih itibarıyla, kültür itibarıyla çok daha farklı bir zemine oturacaktır. Ve az sonra akdedilecek iş birliği çerçeve programını bu bakımdan faydalı buluyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta ev sahibi Türkmenistan olmak üzere zirvenin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek Üçlü Zirve Belgesiyle birlikte bugün 5+1 olmak üzere 6 başlıkta imzaların atılacağını kaydetti.
AA