Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde TÜRGEV'in 20. Kuruluş Yıldönümü ve Olağan Genel Kurulu'na katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada "Zürriyetimizi artıracağız, neslimizi çoğaltacağız. Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş, hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayış içinde olamaz" ifadelerini kullandı. Eğitim sisteminde yeni bir anlayış içinde olacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnanın, bunu başardığınız anda, başardığımız anda sizden de çok farklı bir nesil çıkacaktır. Bunu için yeni dönemi okul yapmaktan ziyade, okul müfredatının içeriğine yoğunlaşma dönemi olarak ilan ediyoruz. Kültür alanında da maalesef istediğimiz noktaya ulaşamadık" dedi.
Bugüne kadar yapılan örnek çalışmaların bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğine inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle:
TÜRGEV'i 20 yıl önce bir avuç insan kendi değerlerimize uygun hizmet vermek amacıyla kurmuştu. Bugün TÜRGEV çok çok iyi noktaya geldi. Yeterli mi değil, daha da yayılacak, daha da gelişecek. 8 bin 500 öğrenciye sahip böyle bir potansiyali var. Muazzam bir yapı haline geldi. ABD'de, İngiltere'de konuk evleri açmak suretiyle bunu başardı. TÜRGEV'in kendi alanında öncü ve örnek kurumua dönüşmesini takip ediyorum, takip edeceğim.
AİLEME SALDIRILAR...
Şahsıma ve aileme yönelik saldırıların bir kısmına bu vakıf alet edilmeye çalışıldı. Paralel çetenin iftiralarının kaynağı haline döndü. 2014'te bir Ramazan iftarında, TÜRGEV yönetici arkaşalarıma 'Daha çok üretin, sizden rahatsız olanları daha da rahatsız edin' demiştim. Onlar ne kadar rahatsız olursa bilin ki gençliğimiz o kadar doğru istikamette. Siz daha çok çalıştınız, onlar daha da rahatsız oldu. O kadar rahatsız oldu ki bir kısmı yurt dışına kaçtı, bir kısmı da adalet önünde hesabını veriyor. Menzil doğru olunca yol da doğru olur. Sizler nur akan olukların temsilcilerisiniz. Allah hayırlı işlerinizde sonuna kadar yardımcınız olsun.
Fiziki olarak büyürken, sorumluluk ve veballer de büyüyor. Hizmet alan kardeşlerimin bu bilinçle hareket ettiğini biliyorum. Samimiyetle yürütülen çalışmaların aynı şekilde yürütüleceğine inanıyorum. Buradaki azim ve kararlılıktan da şüphe duymuyorum. Desteğim, teşviğim ve duam sizlerle olmaya devam edecektir.
Yaşadığımız her hadise geride dersler ve tecrübe bırakıyor. Son 3 yılda arka arkaya gelen hadiseler bizler için çok önemli dersler içeriyor. Kendi meselelerimizi kendimiz çözme mecburiyetindeyiz. İster yurt olsun, ister savunma sanayi olsun. Hepsinde de iş aynı yere geliyor. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. İdealimizdeki gençliğimi yetiştirmek istiyoruz, aileden, anne-baba eğitiminde başlayarak kendi müesseselerimizi kurup geliştirmemiz gerekiyor. Öğrencilerin barınma, sosyal, kültürel, sportif imkanlar kuramıyorsanız kurumları cazibe merkezine dönüştüremezsiniz. Günümüzde hizmet standartları çok yükselmiş durumda. Geçmişte hangi işi, hangi sorunun çözümünü başkalarına havale ettiysek zarar gördük.
Biz itikati noktada çok sağlam olacağız. Bizim itikatımızı, imanımızı kimse teraziye çıkaramayacak kadar sağlam duracağız. Ahlakta örnek bir gençlik inanıyorum ki TÜRGEV'in yurtlarında kalan gençler olacak. Örnek, abide bu. İbadetinde taviz vermeyen bir gençlik olacak. Muamelatta sağlam bir gençlik olacak. İnanın, bunu başardığınız anda, başardığımız anda sizden de çok farklı bir nesil çıkacaktır. Bunu için yeni dönemi okul yapmaktan ziyade, okul müfredatının içeriğine yoğunlaşma dönemi olarak ilan ediyoruz. Kültür alanında da maalesef istediğimiz noktaya ulaşamadık.
BUGÜN DAVA GİDEN GENÇLER VARSA...
Maddi ve maddevi eğitim konusunda, savrulan gençler olduğunuzu görüyoruz, biliyoruz. Bu gençlerin bir kısmını bölücü terör örgütü devşiriyor, kullanıyor, onları acı bir akıbete doğru sürüklüyor. Bugün dağlara giden gençler varsa, bu şuurdan nasibini almadıkları için. Aynı şekilde DAEŞ gibi dinimizi istismar eden terör örgütlerinin ağına düşen gençlerimiz var. Bunlar inancı olan gençler. Uyuşturucu, kumar, teknoloji bağımlısı gençler de var. Tek bir evladımızın bile zayi olmasına gönlümüz razı olmaz. TÜRGEV'e çok önemli görevler düşüyor. Asli amacımızı asla unutmadan vakıf anlayışının gerektirdiği mütevazılıktan taviz vermeden yolumuza devam diyoruz.
"NÜFUS PLANLAMASIYMIŞ, DOĞUM KONTROLÜYMÜŞ..."
Vakıf hizmeti nefsi tatmin etme değil, nefsi terbiye etme yeridir. Dünyaya değil, ukbaya yapılan yatırımdır. Pek çok kuruma ihtiyacımız var. Zürriyetimizi artıracağız, neslimizi çoğaltacağız. Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş, hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayış içinde olamaz. Rabbim, peygamberimiz ne diyorsa onu yapacağız. Bir önceki görev annelerindir. En yakınımızdan başlayarak halka halka bu bilinci geliştirmeliyiz. İyi ile kötünün, doğru ile yanlışın mücadelesi kadim bir mücadeledir.
İSTANBUL'UN FETHİ
Dün İstanbul'un fethinin 563'üncü yıldönümünü Yenikapı'da hamdolsun 100 binlerce vatandaşımızla birlikte coşkuyla kutladık. Bizans'ın bin yıllık tarihinde İstanbul'u fethetmek için pek çok teşebbüsler oldu. Ta ki Fatih'e kadar. Fatih'i farklı kılan neydi? Fatih çocukluğundan itibaren kendini fethe adamıştı. Bilgi, donanım, tecrübe sahibi bir Fatih'ten bahsediyoruz. Şayet gelecek için hedefleriniz varsa bugünden bilgi, donanım ve pratiğe sahip olmak için kendinizi yetiştirmeniz gerekiyor. Elbette her mücadele zaferle sonuçlanmaz. Her zaferin arkasında böyle bir hazırlık vardır.
Bunun örneğini kendi hayatımda defalarca yaşadım. Okulumda mücadele verdim, gençlik kollarında, ilçemde, şehrimde, ülkemde, Davos'ta, BM'de mücadele verdim. Kimi zaman üzüldüm, kimi zaman sevindim. Asla mücadeleden vazgeçmedim. Türkiye'de Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımlarını gerçekleştirmiş bir siyasetçi olarak karşınızdaysam, bunu önce yardımını bizden esirgemeyen yüce Yaratan'a, sonra da milletime borçluyum.
2053, 2071 HEDEFLERİ
Okuyun, araştırın, tefekkür edin, pratik yapın. Sadece okumak yetmiyor. Düşüneceksiniz, yetmiyor uygulayacaksınız, yetmiyor neticelendireceksiniz. Kendinizi güçlü yetiştireceksiniz. O zaman önünüzde aşılamayacak hiçbir engel kalmadığını göreceksiniz. TÜRGEV bunun için vardır. Sizler milletimizin umudu, geleceğisiniz.
2053, 2071 vizyonunu göremeyeceğiz. Sizlerin birçok bunu görecek. 2053'ün mimarı neslini, 2071 neslini sizler yetiştireceksiniz. 1453 tarihi bizim için nasıl bir dönüm noktası olmuşsa, 2053 tarihini de sizlerin bir dönüm noktasına dönüştürmesini Rabbim'den temenni ediyorum. Attığınız her adımda Fatih'in izinden gideceğinize, Asım'ın neslinden gideceğinize ve başarılı olacağınıza yürekten inanıyorum.
Okullarımızın kapısında kızlarımızı çevirdiler mi, üniversite kapılarından çevirdiler mi, ikna odalarına soktular mı? Onlar nerede? Devran değişti. Hak yerini buldu, alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste. Bütün mesele inanmak. İman, tekeden bile süt çıkartır."