Göç eden kuşlar için hayati öneme sahip sulak alan: Kızılırmak Deltası

Samsun'da bulunan ve bünyesinde pek çok ekosistemi barındıran Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, özellikle göç sırasında Karadeniz'i doğrudan aşan kuş türleri için hayati öneme sahip olmasıyla öne çıkıyor.

Samsun

Samsun'un Alaçam, Bafra ile 19 Mayıs ilçeleri sınırlarında bulunan, Kızılırmak'ın Karadeniz'e döküldüğü bölgeyi de kapsayan Türkiye'nin en büyük deltaları arasında yer alan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, 56 bin hektar genişliğe sahip.

Sulak alanları 12 bin hektar olan, barındırdığı canlı türleriyle Türkiye'nin önemli doğal sistemlerinden birini oluşturan deltada bugüne kadar 140 kuş türünün ürediği belirlendi.

UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne 2016 yılında giren ve 364 kuş türüne ev sahipliği yapan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, özellikle göç sırasında Karadeniz'i doğrudan aşan kuş türleri için hayati öneme sahip.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ornitoloji Araştırma Merkezince de deltada, göç eden kuş türleriyle ilgili halkalama ve sayım çalışmaları yürütülüyor.

Deltada 20 dönümlük ormanlık alanda 50 civarında leylek yuvası da bulunuyor. İlkbahar aylarında deltadaki yuvalara yerleşen leylekler, sonbaharda ise yine sıcak ülkelere göç ediyor.

Koloniler halinde yaşayan yüzlerce yılkı atı, pek çok endemik bitki, balık ve kuş türüne ev sahipliği yapan delta; ırmak, göl, sazlık, bataklık, çayır, mera, orman, kumul ve tarım alanları gibi farklı yaşam alanlarını da bünyesinde barındırıyor.

Deltada nesli tehlike altındaki türler de bulunuyor

OMÜ Ornitoloji Araştırma Merkezi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, sulak alanların korunması ve karşılaşılan sorunlara dikkati çekmek amacıyla bu yıl 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü kapsamında "Sulak Alanlar İçin Harekete Geçelim" temasının işlendiğini söyledi.

Türkiye'de 14 sulak alanın uluslararası öneme haiz sulak alan tanımlamasına uyduğunu ve Ramsar Sözleşmesi'ne (2 Şubat 1971'de İran'ın Ramsar kentinde imzalanan sulak alanların korunması ve sürdürülebilir kullanımını sağlamayı amaçlayan uluslararası bir sözleşme) dahil edildiğini anlatan Yavuz, Kızılırmak Deltası'nın da 1997'de Ramsar alanı olarak ilan edildiğini belirtti.

Bir mevkinin Ramsar alanı ilan edilmesi için belirlenen 9 kriterden birine sahip olması gerektiğini vurgulayan Yavuz, "Kızılırmak Deltası, Ramsar alanı için belirlenen 9 kriterden 8'ini bünyesinde barındıran nadir alanlardan biri. Su kuşları, bitki çeşitliliği ve canlı faunası bakımından da nadir alanlardandır." dedi.

Deltada nesli tehlike altında olan türler de bulunduğuna dikkati çeken Yavuz, "Bu türlerin belirli bölümü düzenli olarak Kızılırmak Deltası'nda yaşıyor. Burada kışlıyor, burada ürüyor. Düzenli olarak 150 bin civarında su kuşu burada barınıyor. O açıdan Kızılırmak Deltası, Ramsar alanları içinde ön plana çıkan bir alan. Bu nedenle bu alanın korunması bu türler için çok önemli." ifadesini kullandı.

Yavuz, Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'ndeki su kuşlarının sayısının her geçen gün arttığını vurgulayarak şunları kaydetti:

"Bu türlerin devamının sağlanması ve neslinin korunması için Dünya Sulak Alanlar Günü çok önemli. Çünkü sulak alanlar, su kuşlarını barındırıyor. Deltada elmabaş patka, pasbaş patka, sakarmeke, karabatak, küçük ak balıkçıl, gümüş martı gibi su kuşları barınıyor. Bunlar arasında elmabaş patka, küresel ölçekte nesli tehlike altında olan bir türdür. Eğer uzun vadede bu alanların devamlılığı sağlanmazsa, onları koruyamazsak tür çeşitliliğini ve faydalı olan tatlı su kaynaklarını kaybederiz."

AA