Gözler Yargıtay’da..

Polis barikatı nedeniyle kongrenin yapılacağı otele giremeyen muhalif adayların hazırladığı ortak bildiride, “Son sözü genel başkanlar değil kurultaylar söyler” denildi

MHP’de Çağrı Heyeti’nin 15 Mayıs’ta yapılacağını açıkladığı olağanüstü kurultay, üstüste açıklanan yargı kararlarının ardından dün muhaliflerin meydan okumasına rağmen yapılamadı. Ankara Valiliği’nin “kongre yapılamaz” kararına rağmen kongrenin yapılmasının planlandığı, havaalanı yolundaki otelin önüne giderek, polis barikatının önünde “kararlılık” mesajı veren Meral Akşener, Sinan Oğan, Koray Aydın ve Ümit Özdağ açıkladıkları ortak bildiride “Son sözü genel başkanlar değil kurultaylar söyler” dedi. Muhaliflerin kongre girişimi, dün ciddi bir olay yaşanmadan sonuçlanırken gözler nihai kararı verecek olan Yargıtay’a çevrildi.

Yola barikat

MHP’deki tartışmalı süreçte dün muhalif kanat daha önce açıkladıkları tarihte kongreyi yapmak üzere Anadolu Oteli’nde toplanma kararı aldı. Ancak Sabah saatlerinde Esenboğa Havalimanı güzergahında bulunan otelin girişi, mahkemenin tedbir kararına istinaden Ankara Valiliği’nin talimatı doğrultusunda güvenlik güçleri tarafından TOMA’lar ve demir barikatlarla kapatıldı. Otele girişlerine izin verilmeyen gruplar, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı eğitim Merkezi giriş alanında bekledi.

Ankara Esenboğa Havalimanı yolu yoğunluk nedeniyle trafiğe kapandı. Havalimanı girişinde MHP’li delegeler ve partililerin oluşturduğu kalabalık ve araç yoğunluğu nedeniyle trafik kilitlendi. Birçok kişi yolun kapanması nedeniyle uçağını kaçırdı.

748 imza iddiası

Muhalifler Ankara’da yaklaşık 800-900 delegenin kendilerinden yana olduğu iddiasını ortaya atarken bunu kongre alanında hazır tutulan hazirun cetveline attırılan imzalarla desteklemek istedi. Ancak imzaların ne kadarının gerçek isimler tarafından atıldığı netleştirilemedi. Muhaliflerin imzayı bu kadar önemsemelerinin arkasında, 611 delegenin imzasıyla olağanüstü kongrenin toplanacağına yönelik tüzük hükmü yatıyor. Muhalifler alanda kurultayın toplanması için gerekli sayının üzerine çıkıldığını, 748 delegenin cadde ortasında kurulan masaya imza verdiğini duyurdu.

Muhalif genel başkan adayları ise kongre salonuna hareket etmeden önce Sinan Oğan’ın ofisinde biraraya gelerek Çağrı Heyeti ile son bir değerlendirme yaptılar. Muhalif adaylar daha sonra tek bir minibüsle konvoy eşliğinde otele doğru geldiler. Kalabalığın yol açması için bir süre bekleyen adaylar, polis barikatının bulunduğu yere ilerlediler. Akşener’in geride kalarak diğer üç adaydan farklı bir tavır sergilemesi dikkat çekti. Bu sırada “Başbakan Akşener” sloganı atılırken, alanın başka yerlerinde “Bahçeli istifa”, “Yönetim istifa” ve “Alparslan Türkeş’in askerleriyiz” sloganları yükseldi.

Ortak bildiri

Lider adaylarının toplandığı barikatın önünde izdiham yaşanırken Ümit Özdağ’ın barikatının üzerine çıkarak, kalabalığa geri gitmesi ve ön tarafta yer açılması için uyarıda bulunduğu görüldü. MHP’li Yusuf Halaçoğlu da elindeki megafonla kalabalığa uyarılarda bulunarak, sakin olunması yönünde açıklamalar yaptı. Muhalif adayların hazırlayıp imzaladıkları ortak bildiriyi Halaçoğlu okudu.

Hukuki sürecin anlatıldığı bildiride, Ak Parti hükümetinin kongrenin yapılmasını engellediği suçlaması yer alırken, “MHP’de yaşanacak bir değişim AKP iktidarının kabusu haline gelmiştir. Türkiye’nin ve AKP iktidarının mukedderatı MHP kongresinde ülkücü delegelerin hür vicdanıyla belirlenecektir. AKP iktidarı 22 Mayıs’ta yapacağı kongrede parti içi muhalefeti MHP sopasıyla terbiye etmeye çalışmaktadır. AKP’nin delikleri MHP yamasıyla kapatılmak istenmektedir. Kendi tabanında güven kaybına uğramış bir MHP Genel Merkezi iktidara payanda yapılarak Anayasa değişikliği ve başkanlık sistemi hayata geçirilmek istenmektedir. Bu yüzden AKP’nin Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı kirli ellerini MHP’nin üzerinden çekmelidir” denildi.

Bildiride MHP’nin sahipsiz olmadığı vurgulanırken şu ifadelere yer verildi:

“Hiç kimes boşa heveslenmesin, avuçlarını ovuşturmasın. MHP ülkücülerin ve Türk milliyetçilerinin tek ve biricik siyasi kurumudur. Bütün bu hukuk, ahlak ve demokrasi dışı müdahalelere rağmen partimize sahip çıkacağız. Mahremimize uzanan elleri kıracağız. Son sözü genel başkanlar değil kurultaylar söyler. Unutulmamalıdır ki olağanüstü genel kurulumuzu şenlik ikliminde yapacağız ve iktidar yolunda emin ve kararlı adımlarla yürüyeceğiz.”

Muhaliflerin kongre girişiminin dün ciddi bir olaya yol açmadan sonuçlanmasının ardından gözler nihai kararı verecek olan Yargıtay’a çevrildi. Mayıs ayı içinde kararını açıklayacağını duyuran Yargıtay, mahkemenin olağanüstü kurultay kararını onarsa MHP, Haziran ayı içinde kongreye gidecek. Yargıtay kararı bozarsa bu kez muhalifler hayal kırıklığı yaşarken, MHP Genel Merkezi ihraç düğmesine basacak.

Resmi belge ısrarı

Bildirinin okunmasının ardından muhalif adaylardan ardarda açıklamalar geldi. Polisin elinde resmi bir belge olmadığını savunan Oğan, “25. İcra Müdürü’nü buraya davet ettik. Sözlü değil resmi bir belge talep ediyoruz. Yazılı bir açıklama yapılana, resmi bir belge ibraz edilene kadar ayrılmayacağız” dedi.

Partililer de İcra Müdürü gelinceye kadar direneceklerini belirtip zaten tıkalı olan havaalanı yolunu trafiğe kapattı. Bazı vatandaşların uçağa yetişmek için bavullarıyla yürümeye başladığı görüldü. Yol 25. İcra Müdürü’nün imzalı tutanağının muhalif adaylara ulaştığı bilgisinin ardından açıldı. Oğan ise, “İcra müdürü buraya gelmeyeceğini bildirdi. Bu bekleyişi sürdürerek provokasyona izin vermenin gereği yok” dedi.

Oğan, “Bizim tespit ettiğimiz imza sayısı 800’e ulaştı. Barikat kalkmazsa alanı terk edip Yargıtay kararı bekleyeceğiz. Hukuksuz şekilde icra müdürünün işlemi ile karşı karşıyayız. Bize herhangi bir evrak gösteremediler. Çin Seddi’nde olmayan barikatları ülkücülerin önüne koydular. Yargıtay kararın beklenmesi lazım. Buradan sağduyu ile ayrılacağız” diye konuştu.
Ümit Özdağ da “Kongre yapmak, tüzük değiştirmek istiyoruz. Biz sonuçta bu kongreyi yapacağız” diye konuştu. Koray Aydın noter çağırıp durumu tespit ettirdiklerini belirterek, “Mayıs ayında açıklanacağı söylenen Yargıtay kararını bekliyoruz, haziranda kurultayımızı yapacağız” dedi. Açıklamaların ardından Aydın, Oğan ve Özdağ alandan ayrıldı.

‘Bu yolculuk devam edecek’

Polis önlemlerine yönelik yazılı emri görmek isteyen Akşener barikatlara tutunup bekleyişini sürdürdü. Akşener “İmzalı talimat metnini görmek durumundayız. Aksi olduğu takdirde parmaklarımı demir korkulukların arasından çıkarmayacağım. Onların siyasi sorumlusu İçişleri Bakanıdır. Pazartesi günü Adalet Bakanı BEKİR BOZDAĞ, Ankara Valisi, Ankara Emniyet Müdürü ve o Genel Müdür Yardımcısı hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Ne kongreymiş kardeşim” dedi.
Akşener, yetkililerden herhangi bir karşı adım gelmemesi üzerine kongre alanındaki beklemesine son verdi. Alandaki bir otobüsün üzerine çıkan Akşener, partililere seslenirken şunları kaydetti:

“Polisle engellemeye çalışıyorlar. Elbette ki onlar bizim evlatlarımız, elimiz kalkmaz. Sanmasın Bekir Bozdağ korktuk, sanmasın AKP, sanmasın Saray, ülkücüler vazgeçti... Sabaha kadar bekleyecektim ama arkadaşlarım dedi ki, ‘Saat 7’den beri herkes burada. Yiyecek yok, su yok, en temel ihtiyaçlarını giderecek yer yok.’ O yüzden şimdilik evimize gidiyoruz. İktidara sesleniyorum, ne yaparsanız yapın ülkücü hareketi engelleyemeyeceksiniz. Şimdilik sadece evlerimize gidiyoruz.
Bu yolculuk devam edecek.”

Akşener konuşması sırasında atılan “Bahçeli istifa” sloganlarını iki kez susturdu.
“Biz zannettik ki kongre talebimiz sadece bir iç işimizdir” diyen Akşener, “Gelinen noktada anladık ki MHP kongresi iç işi değilmiş. Yargıtay’a seslenmek istiyorum. Bu kaosun, bu hukuksuzluğun sebebi sizsiniz. Derhal bu kaosu, bu yanlışlığı gidermelisiniz... Son söz olarak buradan sizin adınıza kendinde güç addedenlere sesleniyorum. Ne yaparsanız yapın, kimle işbirliği yaparsanız yapın, MHP’yi sarayın ve AKP’nin arka bahçesi yaptırmayacağız. Türküm diyemeyenlere inat ne mutlu Türküm diyene” ifadelerini kullandı. (Milliyet)