Akil İnsanlar Heyeti Akdeniz Bölgesi Grubu Adana'da çeşitli kanat önderleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, ulusal ve yerel basın temsilcileriyle biraraya geldi. Kaktüs Kent Sosyal Tesisleri’nde Grup Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yönetiminde düzenlenen basın toplantısında konuşan sinema sanatçısı Kadir İnanır, ülkenin en büyük sorununun (terör) ortadan kalkması için herkesin bir gayretin içinde olduğunu ve bu konuda öncülüğü yapan medyaya büyük görevler düştüğünü söyledi.
İnanır, “Kim bu ülkenin sorunlarıyla ne kadar ilgilenirse ilgilensin, ne kadar emek koyarsa koysun asla medya kadar etkili olamaz.”dedi. Adana’nın akil insanlarıyla yaptıkları toplantıların şehre yakışır kalitede geçtiğini ifade eden İnanır, şunları söyledi: “İnsanlar özgürce her istediğini söyledi. Arzu ettiğimiz de zaten buydu. Bu ülkede yıllardır konuşamadık, hep siyasiler konuştu, halk hiç konuşamadı. Bu süreç halkın özgürce konuşmasını sağladı. Bu da sosyal hareket olarak cumhuriyet tarihinin en güzel gelişmesidir. Ülkede tabiî ki Türk, Kürt hassasiyeti var. Ama en büyük hassasiyet barış konusundadır. Sorunun ortadan kalkması için el ele verip anlaşanlar, bu eli asla geri çekemeyecekler. Çünkü bu ülkenin hassasiyetle dolu duygularıyla asla oynama şansını elde edemeyecekler; faturası çok ağır olur. Hep umutluyumdur.”
MANSUR: CİDDİ VE ŞİDDETLİ DEMOKRASİ TALEBİM VAR
Sanatçı Lale Mansur ise ‘Akil İnsanlar Heyeti’nde yer almakla “Milletvekili mi olacaksınız? Bakan mı olacaksınız?” gibi tepkilerle karşılaştığına dikkat çekti. Bunlardan hiç biri olmayacağını kimseye inandıramadığını ve bunun ardından da hep bir kötü niyet aradığını vurgulayan Mansur, “Bugüne kadar ki toplantılarda en çok ‘niye şimdi?’ diye bir soruyla karşılaştım. Bu çalışma 30’uncu yılı aştı. Ben ‘Niye 20 sene önce değil?’ diyorum. Zaten çok geç. Devlette de bir çok hazırlık var. Uzun zamandır insanlar nasıl rehabilite olacak diye bayağı bir çalışma var. Bir çok insana göre her şeyi dış güçler yaptırıyor. Peki biz ne yapıyoruz ? Dış güçler mi Diyarbakır’da insanlara dışkılarını yedirdi. Biz neredeyiz. Buna karşı çıkacak olanlar, bizleriz. Ülkede dış güçler her zaman oldu, her zamanda olacak.” şeklinde konuştu. Mansur, çok ciddi ve şiddetli bir demokrasi talebinin olduğunu sözlerine ekledi.
Prof. Dr. Şükrü Karatepe ise öğretim üyesi olarak üniversitede 35 yıldır, “Hukukun üstünlüğü, insan hakları, demokrasi, hukuk devletini” anlattığını kaydetti. Karatepe, şöyle devam etti: “Anlatıyorum ama; bir taraftan da söylediklerime içimden gülüyorum. Çünkü; bir ülkede çatışma varsa, toplum değişik şekillerde gruplara ayrılmış, anlatılan şeyi kimse dinlemiyor, demektir. Eğer bir ülkede Alevi, Suni; Türk, Kürt; sağ, sol; dinci, laik diye çatışıyorsak, insanlar hüsnüniyetli olarak dinlemiyor, sözün de bir değeri olmuyor. Onun için ülkedeki çatışmaların bitmesi yönünde gayret gösteriyorum. Öncellikle millet olarak bütün imkânlarımızı kullanıp önümüzdeki bu fırsatı iyi değerlendirelim. Bunun için yola çıktık.” Akil Adamlar Heyeti Akdeniz Grubu’ndaki çalışmalara Araştırmacı Tarık Çelenk, Yazar Muhsin Kızılkaya, İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan’da katıldı.
CİHAN