Bakan Yılmaz, ziyaretin ardından kentteki bir otelde Sivas Valiliği tarafından düzenlenen iftar yemeğinde şehit aileleri ve gaziler ile buluştu.
Burada konuşan Yılmaz, "Bir kardeşim dedi ki ’Ramazan ayında şehit olur mu?’ Tabi olmaz. Şehit hiçbir zaman olmaz. Ramazan’da değil Ramazan’dan öncede olmaz. Ancak İstiklal Marşı ne zaman kabul edildi? 1921’de. Ne diyor, ’Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı düşün altında binlerce kefensiz yatanı’ Bu şehitler bugünün olayı değil. İstiklal Marşı’nın yazıldığı günlerde de binlerce şehidimiz vardı, ondan söylüyor. Bu toprakların altında kefensiz yatan var, hem de binlerce. Dolayısıyla bu toprakların üzerinde yürürken onları unutma diyor. Ama yine ondan sonra diyor ki, ’Kim bu cennet vatanının uğruna olmaz ki feda, şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda’ İşte bizim vatanımızın diğer yerlerden farkı toprağı sıkarsan şehitler fışkıracak. Denebilir ki, ’Ya o savaştı, bu terör’ Bilin ki terör çağdaş dünyada yine bu yedi düvelin Müslüman ülkelere yöneltmiş olduğu bir savaş çeşididir" dedi.
"TERÖR SAVAŞTAN DAHA ZORDUR"
Bakan Yılmaz, terörle mücadele etmenin savaştan daha zor olduğunu belirterek, "Terörü kim ister? Terör savaştan da zordur. Çünkü savaşta düşmanın belli. Nereden ateş geldiği belli. Ama terör ondanda kötü. Ne yapacağız? Şehitler aziz hatırasını yaşatmanın yolu onlardan aldığın değerleri, uğruna can verdiği değerleri, bayraktır, ezandır, vatandır eskisinden daha güçlü kılmaktır. Allah’a hamdolsun inanarak söylüyoruz. Her bakımdan Türkiye daha güçlüdür. Güçlüde niye bu şehitler geliyor. Karşında tek bir tane yok, yedi düvel var. Yedi düvelin yanında onların maşaları var. Ama bu ülkede olan 80 milyon ama bu toprak için evladımız şehit oldu. Yeri geldiğinde bende şehit olabilirim diyorsak işte bu vatanda yaşamayı biz hak ediyoruz" diye konuştu.
"BU VATAN İÇİN AKITILAN KANLAR BOŞA GİTMEDİ"
Birlik ve beraberliğin önemine vurgu yapan Yılmaz, "Allah’a hamdolsun bu millet 80 milyonuyla birlik ve beraberlik içerisinde bilin ki peygamberlikten sonra en kutlu meslek şehadet şerbeti içmektir, şehit olmaktır. Herkes yaşamak ister, cenneti gördüğünde bir daha gelmek istemez. Ama tek bir kimse istisna derler. Onlarda şehit olanlardır. Keşke tekrar dünyaya dönsem bir daha şehit olsam da. Çünkü ona orada öyle büyük makamlar verilecektir ki yaşamanın tek gayesi vardır cennete kazanmak bizim inancımız içindedir. İnanıyoruz ki şehitlerimiz cenneti kazanmışlardır. Dolayısıyla inancımızda şefaat de vardır. İnşallah bu şehitlerimiz annelerine, babalarına, akınlarına, sevdiklerine şefaat edeceklerdir. Biz Sivaslılar aziz Türk millet olaraktan İslam’ın sancağını yükseltmiş bir millet olarak, mazlum milletlerin onurunu, itibarını korumuş bir millet olarak da inşallah yüz akıyla rabbimin huzurunda, Peygamber Efendimizin sancağı altında toplanırız. Bir olacağız, beraber olacağız. Birlik beraberlik olursak işte o zaman bu vatan için akıtılan kanlar boşa gitmedi, bu vatan için verilen canlar boşa gitmedi. Bunu sağlamanın yolu da daha çok çalışmak. İnşallah hep beraber şehitlerimizin emaneti olan bu vatanı aldığımızdan çok daha iyi güçlü, müreffeh, zengin olarak bizden sonra gelenlere teslim edeceğiz" ifadelerini kullandı.