Yılmaz, Cermodern'de açılan ve Kalkınma Bakanlığı GAP İdaresi Başkanlığınca desteklenen "Güneydoğu Anadolu'da İnançlar ve İnanışlar (Amin/Amen)" fotoğraf sergisini ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı..
Merkez Bankasının faiz kararı ve dolardaki hareketliliğe ilişkin soru üzerine Yılmaz, Amerikan Merkez Bankasının (Fed) tahvil alımını azaltma kararının ardından dünyada likiditenin azaldığı bir döneme geçildiğini hatırlattı.
Fed'in yeni politikasının etkilerinin devam ettiğini dile getiren Yılmaz, özellikle cari açığı yüksek ülkelerin yeni politikadan daha fazla etkilendiğini kaydetti.
"TÜRKİYE'NİN AVANTAJI İSTİKRAR VE GÜVEN"
Hükümet olarak bu ortamda yatırım ortamını iyileştirerek Türkiye'yi daha cazip hale getirecek politikalar oluşturduklarını belirten Yılmaz, "Bunun için siyasi istikrar ve güven çok çok önemli. Türkiye, bu avantaja sahip. Bunu devam ettirmemiz gerekiyor" dedi.
Zaman zaman piyasalarda kısa dönemli dalgalanmalar yaşanabileceğine işaret eden Yılmaz, Türkiye için Fed etkisinin yanında iç siyasette tartışmalar yaşandığını belirtti.
Türkiye'nin makroekonomik dengelerinin ve temellerinin sağlam olduğunu ifade eden Yılmaz, bu çerçevede dünyadaki yeni ortama da uygun bir dengelenme yaşanacağına dikkati çekti.
"PİYASA FAİZLER ÇOK ÖNEMLİ"
Merkez Bankasının finansal istikrar ve fiyat istikrarını sağlamakla görevli bağımsız bir kurum olduğunu anımsatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Burada iki şeyi birbirinden ayırmak lazım. Piyasa faizleri ile Merkez Bankası faizleri birbirinden farklı. Son dönemlerde piyasa faizlerinde çok ciddi bir hareketlenme görmüyoruz. Hatta 10 yıllık tahvil faizlerine baktığımızda bir miktar düşüş de söz konusu. İstihdam, büyüme ve yatırımlar açısından baktığımızda piyasa faizleri bizim için çok çok önemli. Piyasa faizlerinde çok hareketlenme olmadığı sürece yatırımlarımız çok olumsuz etkilenmeyecektir."
Yılmaz, Merkez Bankasının faiz kararının etkilerini değerlendirmek için erken olduğunu, gelecek haftalarda kararın etkilerini daha net görme olanağı doğacağını belirtti.