CÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Pediatrik Alerji-İmmunoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevit, günümüzde kanserin yaygın olarak görüldüğünü ve kanser hastası sayısında artış olduğunu belirtti.
Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlarda ciddi gelişmeler olduğunu dile getiren Cevit, "İlaçlar geliştikçe, kullanım alanı yaygınlaştıkça ve çoklu ilaç sistemi geliştirildikçe, bunlara karşı reaksiyonlar artmakta, kanser hücreleri de alerji yapabilmekte" diye konuştu.
Kanser hücrelerinin histamin (azotlu bileşik) salgılamasının, hastada kaşıntıya neden olduğunu belirten Cevit, kanser tedavisinde kullanılan ilaçların da alerjiye neden olabildiğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Bilim adamları şunu söylüyor; 'Her kanser ilacı, aynı zamanda bir toksindir, zararlı ve yararlı etkileri vardır'. Birçok ilacın da bir arada kullanıldığını düşünürsek bu ilaçların kullanımından kaynaklanan alerji sorunu da günümüzde kanser hastalarını rahatsız eden önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmakta. Kanser ilaçlarına yaklaşım şöyle olmalıdır; Bu ilaç kanser hastası için sorunlu mu değil mi? Bunun kararını vermek zorundayız. Kişinin bir ilaca alerjisi varsa aynı gruptan ve o ilacın etkisini yapabilecek başka bir ilaç kullanabiliriz ya da çok düşük dozlarda başlayarak normal dozlara gelecek şekilde alerji yapan ilacı verebiliriz."
Cevit, alerjinin, kanserin yan sorunu olduğunu ifade ederek, "Kanser vücudun savunma sistemini bozarak kaşıntıya, alerjiye veya diğer alerji çeşitlerine de zemin hazırlamakta. Kanser, kötü bir hastalık ama aynı zamanda da alerji yapan ve alerjiye zemin hazırlayan bir hastalık. Kanser hastalığı büyüdükçe, kanser ve kanser çeşidi arttıkça alerjik hastalıkların da sayısının artacağını düşünüyoruz. Özellikle kanserin kendisi ve kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar da alerjiye zemin hazırlamakta" diye konuştu.
Kanser ilaçlarının, özellikle "Anafilaksi" denilen, aniden ortaya çıkan ve ölümle sonuçlanabilen alerjik bir hastalığa neden olabildiğini dile getiren Cevit, şunları kaydetti:
"Bir ilaç hayatı tehdit eden alerjiye sebep oluyorsa kesinlikle hastanın yaşam süresini kısaltıyor, aynı zamanda ilaç tedavisini de etkiliyor. Her kanserin kendine göre bir ilaç tedavisi var. Bu kombinasyonlar bozulduğu zaman kanser hücresiyle bu ilaçlar deyim yerindeyse bir yarış içine giriyor. İlaç tedavisinde biraz geride kalınırsa kanser hücreleri kendi yaşam süresini uzatıyor ve kanserli hücre sayısını artırarak hastanın yaşam süresini kısaltabiliyor. Kanser önüne geçilemez bir hale geldiği için bizim de kanser hücrelerine uyguladığımız tedavi zorlaşıyor."
Tedavi edilemeyen ağır alerjik rahatsızlıklarda, özellikle yaşlı hastalarda alerjinin altından kanser hastalığı çıkabileceğinin düşünülmesi gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Cevit, bu alerjilerin, kaşıntı, ses tellerinde kısıklık ve dudaklarda şişlik ile böbrek, bağırsak ve kalp gibi hayati organlardan birini vuracak şekilde bazı reaksiyonlar gösterebileceğini söyledi.