KIBRIS HAREKATI

Suriye’de kimyasal silah kullanımına tepki olarak düzenlenmesi beklenen askeri operasyonun rotası şekilleniyor!..

Müdahale merkezinin Güney Kıbrıs olacağı iddia edildi. Rum pilotlar, İngiliz üssü Ağrotur'a C-130 tipi askeri nakil uçakları ve askeri jetlerin indiğini söyledi. ABD, Yunanistan'dan da hava sahasını açmasını istedi.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin kimyasal saldırı konusunda Suriye'den hesap sorulacağını söylemesi sonrası, olası operasyon merkezinin Güney Kıbrıs olacağı iddia edildi. The Guardian, Suriye'ye 160 kilometre mesafedeki İngiliz üssü Ağrotur'da hareketliliğin arttığını yazdı. İki pilot, C-130 tipi askeri nakil uçakları ve savaş jeti gördüklerini anlattı. Pilotlar, uçakların Avrupa'dan geldiğini söyledi. Çevre sakinleri de, hareketliliğin normalden daha fazla olduğunu söyledi. Gazete, “Emir verilirse, hava harekatının merkezi muhtemelen Kıbrıs olacak” diye yazdı.

NÜKLEER DENİZALTI AKDENİZ'DE!..

Daily Telegraph da, İngiliz savaş gemilerinin tatbikat için Akdeniz'e açıldığını ve bir nükleer denizaltının bölgede olacağını, olası operasyonda Güney Kıbrıs'taki üssün kullanılacağını yazdı. Rum Savunma Bakanı Fotis Fotiu'ysa, “Gelişmeleri takip ediyoruz” açıklamasıyla yetindi. Kıbrıs Rum Yönetimi'nin, Suriye ve Lübnan'dan tahliye planlarının da hazır olduğu belirtiliyor.  Öte yandan, Kathimerini de ABD'nin Atina'dan hava ve deniz sahasını kullanma izni istediğini yazdı. Habere göre Washington, Girit'teki Sudas ve Mora'daki Kalamata üslerinin kullanılmasını istedi. Kathimerini, Yunanistan'dan geçecek uçak gemileri için koridorların bile belirlendiğini yazdı. Atina'nın, “Fiili katkı olmasa bile NATO yükümlülüklerini yerine getireceği” belirtildi. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da, “Sivillere karşı gaz kullanmaya karar verenleri cezalandırmaya hazırız” dedi.

‘OBAMA SINIRLI OPERASYON PLANLIYOR'

Washington Post'sa, ABD Başkanı Barack Obama'nın ‘sınırlı' operasyon planladığını yazdı. Buna göre, Rusya ve Çin'in vetosu nedeniyle BM kararı olmaksızın yapılacak operasyon uzun sürmeyecek, denizden ateşlenecek füze ya da uzun menzilli bombalarla yapılacak. Bir kaynak “Hukuki boyutu inceliyoruz” derken, amacın Esad'ın cezalandırılmasıyla sınırlı olacağını söyledi. Beyaz Saray sözcüsü Jay Carney de dün yaptığı basın toplantısında “Kimyasal silah kullanımı uluslar arası normların ihlalidir. Cezasız kalmayacak” dedi. ABD ve İngiltere'nin listesinde, Esad iktidarının kilit noktalarının bulunduğu belirtiliyor. İddiaya göre, kimyasal tesisler ölüme yol açma ihtimali nedeniyle vurulmayacak.

‘KIBRIS PLANI 2011'DE HAZIRDI'

WikiLeaks'in yayımladığı Stratfor yazışmalarında, Pentagon'un Kıbrıs'tan saldırıya 2011'de hazırlandığı bilgisi, şu ifadelerle yer alıyordu: “Ana üs olarak Kıbrıs gündemde. İngiliz ve Fransızlar oraya uçar. Türkiye'nin sorunlarına rağmen, Kıbrıs'ın ana üs olmaması için neden yok.”

İNGİLİZ VEKİLLER ACİL TOPLANIYOR!..

Ağrotur Üssü'ne 1960'dan beri sahip olan İngiltere'de de dün Suriye alarmı vardı. Tatilini yarıda keserek ulusal güvenlik ekibiyle toplantı yapan İngiltere Başbakanı David Cameron, hem orduya saldırı için ‘acil durum' planı hazırlama emri verdi, hem de parlamentoyu olağanüstü Suriye toplantısına çağırdı.

‘YARIN BAŞLAYABİLİR, ÜÇ GÜN SÜRECEK'

Üst düzey Amerikalı yetkililer, operasyonun ‘yarın başlayabileceğini ve üç gün süreceğini' söyledi. NBC News'a konuşan yetkililer, “Olası müdahale en erken perşembe başlayacak. Amaç, Suriye yönetiminin bir daha kimyasal silah kullanmaması için sınırlı operasyon düzenlemek” dedi.

HEDEF LİSTESİ İSTANBUL'DA VERİLDİ

ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel da dün BBC'ye, tüm seçeneklere hazır olduklarını ve Başkan Barack Obama'nın
emir vermesi halinde her an saldırabileceklerini açıkladı. Suriyeli muhaliflerse, Batılı ülkelere ‘vurulması gereken' hedeflerin listesini, İstanbul'da önceki gün yapılan toplantıda verdiklerini duyurdu.

ARAP BİRLİĞİ DE ‘TAMAM' DEDİ

Öte yandan, Suriye'yi geçen yıl üyelikten atan Arap Birliği de dün ‘Gönüllüler Koalisyonu'na destek verdi. Kahire'de yapılan toplantıda Şam'daki kimyasal saldırıdan Beşşar Esad yönetimi sorumlu tutuldu.

DAVUTOĞLU SURİYE İÇİN RİYAD'A GİTTİ

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de kimyasal kullanılmasının insanlık suçu olduğunu belirterek “Bu karşılıksız kalamaz” dedi. Davutoğlu, tezkere gerekirse Meclis'e başvuracaklarını açıkladı. Davutoğlu müdahale olasılığı konusunda, “Türkiye'nin önceliği, BM Güvenlik Konseyi'nin bu insanlık suçu karşısında ortak tavır geliştirmesi” diye konuştu. Dışişleri Bakanı, tezkere tartışmaları hatırlatılınca, “Elimizde güvenlik risklerine karşı her türlü tedbirin alınması yönünde güçlü bir tezkere var ama gerekirse TBMM'ye başvururuz” dedi. Suriye tezkeresinin süresi 4 Ekim'de doluyor. Öte yandan, Davutoğlu sürpriz bir biçimde Suudi Arabistan'a gideceğini açıkladı. Ziyarette başta Suriye ve Mısır olmak üzere Ortadoğu'daki gelişmeler ele alınacak.

CEYLANPINAR'A MERMİ SEKTİ!!

Uluslararası kamuoyu Suriye'ye müdahaleyi tartışırken, çatışmalar devam ediyor. Dün Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesine komşu olan Resulayn kasabasında PKK'nın Suriye kolu PYD'yle El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi arasında çıkan çatışmalardan seken kurşun bir kişiyi yaraladı. Süleyman Doğantekin, Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet
Hastanesi'ne sevk edildi. Durumu iyi olan Doğantekin ameliyata alınırken, Esad güçlerinin önceki gece Halep'te fosfor bombası kullandığı iddiası doğrulanamadı. Vücudunda yanık olan Suriyeliler Türkiye'ye getirilmişti, Suriyeli doktorların fosfor bombası iddiasının ardından sınırda yapılan kimyasal denetimde, bulguya rastlanmadı.

İŞTE O SENARYO: 72 FÜZE VE 24 UÇAK YETER

Foreign Policy dergisi, Amerikan yönetiminin saldırı planının dayandığı bir raporu ele geçirdi. Üst düzey eski donanma stratejisti Christopher Harmer'ın 31 Haziran'da kaleme aldığı ve Kongre üyelerine de dağıtılan raporda, ‘cerrahi müdahale'yle ABD'nin mümkün olan en az hasarı alması için tavsiyeler yer alıyor. Harmer, ilk müdahalenin 72 tane füzeyle yapılmasını öneriyor. Raporda, petrol depolama noktaları, uçak bakım alanları, yedek parça depoları ve kontrol kulelerinin bombalanması öngörülüyor.  Harmer, Tomahawk, havadan karaya füzeler ve JSOW füzeleri kullanılmasını öneriyor. Rapora göre, ilk müdahale için 3 savaş gemisi ve 24 savaş uçağı gerekiyor. İlk kalkış merkezleri etkisiz hale getirilince, uçakların ikinci hava üslerine kaydırılmasını ve Suriye güçlerine tamir fırsatı verilmemesi öngörülüyor. Raporda,  Türkiye, İsrail, Ürdün ve Suudi Arabistan'ın hava sahalarının kullanılması tavsiye ediliyor.

‘HAVA SAVUNMAMIZ TÜM DÜNYAYI ŞAŞIRTIR'

Şam yönetimi, kimyasal iddialarını reddedip “Olası saldırıya karşı kendimizi elimizdeki tüm araçlarla koruruz” açıklaması yaptı. Dışişleri Bakanı Velid Muallim, “Suriye kolay vaka değil. Herkesi şaşırtacak savunma sistemlerimiz var” diye konuştu. Muallim, Amerikalı mevkidaşı John Kerry'nin kimyasal suçlamasına yanıt mahiyetindeki basın toplantısında, “Suriyelilerin moralini bozmak istiyorlarsa, Amerikalılar başarısız olacak. Saldırı hem İsrail'e hem de El Nusra'ya yarar” dedi. Muallim, Kerry'yi yalan söylemekle de itham etti. “Kimyasal suçlaması doğru değil. Kanıt göstermeliler. Orman kanunlarının geçerli olduğu bir dönemde yaşıyoruz” diyen Muallim, ABD'nin BM denetçilerinin raporunu beklemeyerek uluslararası hukuku ihlal ettiğini söyledi.

‘TEL AVİV'İ VURURUZ'

Öte yandan, Fars ajansına konuşan Suriyeli bir yetkili, “Şam'a saldırılırsa, Tel Aviv hedef haline gelir” dedi. İsrail'se, Suriye'den gelecek bir saldırıya güçlü yanıt vereceğini açıkladı.

MOSKOVA: OPERASYON AN MESELESİ

Suriye'nin en yakın müttefiki Rusya'dan, “Batı'nın operasyonu kesinleşti, iş zamanlamaya kaldı” açıklaması geldi. Rus Parlamentosu'nun Dışişleri Komitesi Başkanı Aleksey Puşkov, ABD'nin 4 gemiden Cruise, İngiltere'nin de Trafalgar tipi denizaltıdan Tomahawk füzeleri atacağını söyledi. Öte yandan Rusya'nın Suriye'ye 20 ton insani yardım malzemesi götürdüğü gemi, dönüşte 89 kişiyi tahliye etti. Moskova dün, müdahalenin ‘bölgesel felaket yaşatacağı' uyarısı yapmıştı. İran da, “Saldırının bölgesel sonuçları vahim olur. Suriye'yle sınırlı kalmayıp bölgeyi ateşe atar” açıklaması yaptı.

ZENGİNLER ESAD'I TERKEDİYOR

The Guardian gazetesi Şam'daki zenginlerin saldırı korkusuyla kenti terk ettiğini yazdı. Gazetenin Lübnan sınırındaki Masna kapısından geçtiği habere göre; son 48 saatte aralarında bir dizi önde gelen işadamının da bulunduğu seçkinler Lübnan'a geçti. Bu kişiler arasında Beşşar Esad'ın yolsuzluklarıyla meşhur kuzeni Rami Mahluf için çalışan bir işadamı da var. Bu kişi “Nereyi bombalarlarsa bombalasınlar. Zaten ülkede pek bir şey kalmadı” dedi. Aburrahman isimli Suriyeliyse üst düzey bir asker olan amcası için “Bu hafta yaptığı tek şey Amerikan uçaklarından nerede saklanmak gerektiğini düşünmek oldu” dedi.

CEMİL ÇİÇEK: TARİHİ SORUMLULUK

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 45 ülkenin meclis başkanlarıyla AP Başkanına, Suriye ve Mısır'a dair mektup yolladı. Mektupta, “Dünyanın Mısır ve Suriye ‘deki gelişmeler karşısında demokrasi temelinde, hak ve özgürlüklerin korunmasını amaçlayan ortak tutum belirlemesi acil bir öncelik. Parlamentolarımız tarihi bir sorumluluğa sahiptir” denildi.

Akşam Gazetesi