Koca: Yerli aşımız TURKOVAC acil kullanım onayına müracaat edebilecek aşamaya geldi

Sağlık Bakanı Koca, "Bir tesiste üretimine başladığımız TURKOVAC aşımız bugün ikinci bir tesiste daha seri üretilecek altyapıya ulaştı. Onay alması halinde ekim ayı içinde seri üretime geçeceğiz." dedi.

Ankara

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sağlık Bakanlığı Bilkent Yerleşkesi'nde basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı..

Bundan önce belli aralıklarla düzenlediği basın toplantılarında Bilim Kurulu'nda ele alınan konuları aktardığını, şimdi ise heyecan verici bir sebeple bu toplantının yapıldığını söyleyen Koca, "Bugün 18 aydır devam eden mücadelemizde kutlanmaya değer bir gün. Saat 12.54'te toplam aşı dozu sayısında 100 milyona ulaştık." dedi.

Bakan Koca, Kovid-19'a karşı aşı kampanyasının 13 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşlara örnek olmak üzere ilk aşıyı olmasıyla başladığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a böylesine önemli bir toplumsal harekete önderlik etmeleri sebebiyle teşekkür eden Koca, "100 milyon doz, 84 milyona hayırlı olsun." dedi.

100 milyonuncu doz aşının, Kocaeli Gebze'de bir hastanede yapıldığını bildiren Koca, "100 milyonuncu doz aşıyı olan 36 yaşındaki yurttaşımıza, aşıyı uygulayan hemşire arkadaşımıza, aşıdan sorumlu doktorumuza aşı sürecinin bugünkü simgesi olarak bizlere yaşattıkları gurur için teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.

"Geldiğimiz nokta çok yüksek bir aşılanma hızının mümkün olduğunu gösteriyor"

Koca, 100 milyon dozun, ortak ve büyük bir başarının adı olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"100 milyon doz için milyonlarca insan karar verdi, harekete geçti. 100 milyon doz aşıda kararıyla emeğiyle katkısı olan herkesi kutluyorum. Yeri geldiğinde yüksek yaylalara çıkan, aşı yapmak için tarlalara giden, aylarca dağ tepe demeden görev yapan sağlık çalışanı arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.

100 milyon doz, kendisi aşı olmakla kalmayıp salgına karşı daha fazlasını yapanların da başarısıdır. Yakınlarını, arkadaşlarını aşı için harekete geçirenlere de teşekkür ediyorum. Açıklamaları ve saygınlıklarıyla aşılama sürecinin güç kaynağı olan bilim insanlarımıza hürmetlerimizi sunuyorum. Bilim Kurulumuzun öncülüğünden daima gurur duyuyoruz. Toplumun sevgisini kazanmış, aşı konusunda sevenlerine örnek olan isimlere, destekleri için minnettarlığımızı bildiriyorum. Geldiğimiz nokta çok yüksek bir aşılanma hızının mümkün olduğunu gösteriyor. Bizler 84 milyon, daha da güçlü bir dayanışmayı, birlik ruhunu sağlayabiliriz. Bugün ortak hedefimiz olan toplum bağışıklığı için gücümüzü büyütme günüdür. Kendimize, sevdiklerimize karşı eksik kalmış ödevlerimiz varsa onları bir an önce tamamlamak için karar günüdür."

"100 milyon doz başarısı bizi büyük bir sonuca hazırlıyor"

Artık 100 milyon dozun bir hayli üzerinde olunduğunu belirten Koca, 18 yaş ve üzeri nüfusta ilk doz aşı oranının yüzde 82, ikinci doz aşıyı olma oranının yüzde 63,8 olduğunu belirtti. Koca, 6 milyon 32 bin kişinin ise tam doz aşısını yaptırmadığını bildirdi.

"100 milyon doz başarısı bizi büyük bir sonuca hazırlıyor. Bu sonuç hızla ulaşabileceğimize inandığım toplum bağışıklığıdır." diyen Koca, toplum bağışıklığının aşı dozlarının tam olmasıyla sağlanabileceğini ifade etti.

İlk doz aşısını olup ikinci dozu henüz yaptırmayan 11,3 milyon kişinin bulunduğunu dile getiren Koca, şöyle konuştu:

"Zamanı gelen ikinci doz aşılarımızı yaptıralım. Biliyoruz ki ilk doz aşının tek başına koruyuculuğu yok. İlk doz aşıyla biz aşı sürecimizi başlatmış oluyoruz. Beklediğimiz sonucu, aşılarımızı tamamlayarak alabiliriz. Aşının zaman kaybetmeden tam doz yapılması hayat kurtarır. İlk doz, belirttiğim gibi ilk adımdır. İlk adımdan sonuç almayı ummak yanlış olur. Şu an Kovid-19 sebebiyle yatan hastalarımızdan bir kısmı, aşıları tam olmayan kişilerdir."

Aşıları gerektiği gibi tamamlar tamamlamaz vücudun virüse karşı hemen o gün güç kazanmayacağına dikkati çeken Koca, "Virüsü kolaylıkla yenebilmeniz bulaşsa bile hastalığı hafif geçirmeniz için hatırlatma dozu dediğimiz tamamlayıcı dozun üzerinden iki hafta geçmelidir. Şu an hastanelerimizdeki aktif vakaların yüzde 90'a yakın bir bölümü aşı olmamış veya aşısı tamamlamamış kişilerdir." dedi.

Aşısı tamamlanmış kişileri "iki doz inaktif aşı olup, ikinci doz aşısından üç ay sonra hatırlatma dozunu yaptıran veya 2 doz mRNA aşısı olan" şeklinde tanımlayan Koca, "Mevcut bilgiler, inaktif aşıdan üç ay sonra yapılan hatırlatma dozunun koruyuculuğu çok önemli ölçüde artırdığını göstermektedir. Üç doz aşı olmuş vatandaşlarımızın vaka sayıları içindeki oranı yüzde 2'den daha azdır. Bugün itibarıyla hatırlatma dozu zamanı gelen yaklaşık 6 milyon insanımız var. Bu akşam, yarına randevu almalarını, hiç vakit kaybetmeden hatırlatma dozunu yaptırmalarını rica ediyorum." diye konuştu.

"Gündemimiz Kovid-19'a karşı 100 milyon doz başarısı"

Gündemin, Kovid-19'a karşı 100 milyon doz başarısı olduğunu söyleyen Koca, şunları kaydetti:

"Şimdi veya başka zaman aklınıza gelmiş olabilecek bir soru var. 100 milyon doz aşıya rağmen, dünkü tabloda vaka sayısı neden 23 bin 914'tü? Can kayıplarımız neden geçen yıl, bugünlerde olduğundan çok. Bilmenizi isterim şu an bilimin tespit alanı dışında kalanlar hariç, her sorunun bir cevabı var. Bu soruya karşılık olarak size şu açıklamayı yapacağım. Tam doz aşılama oranında henüz yeterli düzeye ulaşamadık. Aşının tam dozda sağlanan koruyucu gücüne toplumun büyük kısmı olarak sahip değiliz. Tedbirleri ise ne yazık ki eski ciddiyetle sürdürmüyoruz.

Öte yandan dünyanın her yerinde salgınla mücadeleyi zorlaştıran bir faktör var; virüsün yeni varyantları daha hızla yayılıyor, sonuçları ise ciddi riskler doğuruyor. Bilim Kurulumuzun aşıda hatırlatma dozunu programa alması olası büyük risklerin önünü kesmiştir. İki doz aşılama yapan İsrail ve Amerika'da vaka tırmanışları ve ölüm sayıları Türkiye olarak aldığımız kararın isabetini gösteriyor. Bu uygulamaya gitmemiş olsaydık, mevcut şartlarda bugün olduğundan daha fazla can kaybı, yeni vaka sayısıyla karşılaşabilirdik."

"Yerli aşımız TURKOVAC, acil kullanım onayına müracaat edebilecek aşamaya geldi"

Toplumun birlikte aşı olmasının herkesin yararına olduğunu vurgulayan Koca, bir kısım insanın aşılarını olurken diğerlerinin ertelemesi durumunda aradaki zamanın ortak başarıyı azaltacağını, bu sebeple herkesin tam aşılı olması ve aşılarla toplumu salgına karşı güçlü kılması gerektiğini söyledi.

13 Ocak'ta başlayan ve bugün 100 milyona doza ulaşan aşı seferberliğinin büyük güç birliği istediğini belirten Koca, "Aşılarımızı olmakla kalmamalıyız. Birbirimize aşıyı hatırlatmalıyız. Kovid-19'a karşı toplum bağışıklığı için gelin aramızda aşıda birlik ve beraberlik bağı kuralım. Aşı, risklere karşı güven, yarınlar için özgürlük duygusudur. Aşı olan, riski herkes için azaltır. Sizleri, her birimizi kuşatan aşıda birlik ve beraberliğe davet ediyorum." dedi.

100 milyon doz aşının tamamlandığı bugün yerli aşı TURKOVAC'a ilişkin müjde veren Bakan Koca, "Yerli aşımız TURKOVAC, acil kullanım onayına müracaat edebilecek aşamaya geldi. Bir tesiste üretimine başladığımız TURKOVAC aşımız bugün ikinci bir tesiste daha seri üretilecek altyapıya ulaştı. Onay alması halinde ekim ayı içinde seri üretime geçeceğiz." ifadelerini kullandı.

"Toplumda yüzde 90'ın üzerinde Delta varyantı var"

Açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Koca, Mu varyantının daha tehlikeli ve aşıya daha dirençli olup olmadığıyla ilgili soru üzerine, vatandaşların varyantlar noktasında daha tedirgin olmaması gerektiğini belirtti.

Varyantlarla ilgili koruyucu tedbirlerin farklı bir yanının bulunmadığına dikkati çeken Koca, varyantlara karşı da herkesin aşı olması, toplumsal bağışıklık oluşana kadar maskenin ihmal edilmemesi, mesafe noktasında hassasiyetin korunması gerektiğine işaret etti.

Bakan Koca, şöyle konuştu:

"Vatandaş açısından tedbirlerde bir farklılık yok ama bizim açımızdan varyantların önemi var. Bilimsel açıdan, Bakanlık boyutuyla özellikle varyantların varlığı ve nasıl tedbir alınması gerektiği bizim açımızdan daha önemli. Şu an toplumda yüzde 90'ın üzerinde Delta varyantı var. Yani toplum ağırlıklı Delta varyantı taşıyor. Mu varyantı için ise 2 vaka olduğunu söylemiştim. Bu 2 vaka da İstanbul'da, iki vaka da ayaktan takip edilen, ciddi sorunu olmayan, yakından takip ettiğimiz vaka. Mu varyantının daha ağır seyrettiği şeklinde genel bir kanaat olduğunu biliyoruz ama bizim iki vakamızda şu an böyle bir durum söz konusu değil. Bu vakalar aşılı değiller."

Kaçıncı doza kadar aşılamada hatırlatma dozlarına devam edileceği sorusu üzerine Bakan Koca, inaktif aşının takibinde 2 doz sonrası, özellikle 3'üncü aydan sonra koruyuculuğun kaybolmadığını ama azaldığını, erken dönemde Bilim Kurulunun 3'üncü hatırlatma dozunun uygulanması gerektiğine karar verdiğini anlattı.

Türkiye'den sonra İsrail, Almanya ve ABD'nin de benzer yaklaşımlarının olduğunu belirten Koca, mRNA aşısı için de 3,5-4 aylık 2 doz aşı sonrası sonuçların ellerinde olduğunu, bu sonuçlara göre de koruyuculuğun azalmakla beraber halen devam ettiğini kaydetti.

Koca, İsrail örneğinde olduğu gibi bunun 7, 8, 9 ay sonra mı veya 5-6 ay sonra mı olacağını yakından takip ettiklerini, toplumu bu anlamda gelecek günlerde bilgilendireceklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hatırlatma, mRNA aşıları için gerekli olacak mı? İsrail ve diğer ülkelerdeki örneklere bakıldığında gerekli olacak görünüyor ama bunun zamanı muhtemelen 8, 9 ay sonra olabilir. Bizim şu anki 3, 4 aylık sonuçlarımızla koruyuculuğun devam ettiğini, hatırlatma dozunun mRNA aşılar için şu an gerekmediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Hatırlatma dozu inaktif aşı olan vatandaşlarımız için son derece önemli. Toplam 15 milyon inaktif aşı yaptıran vatandaşımız var. 15 milyonda yaklaşık 6 milyon kişi hatırlatma dozunu daha yaptırabilmiş değil ve hatırlatma dozunu özellikle vatandaşlarımızın ihmal etmeden erken dönemde hızla yaptırmalarını çünkü koruyuculuğun 5, 6 kat arttığını çok iyi biliyoruz. Hatırlatma dozunu inaktif aşılar için şimdilik önemsiyoruz."

"12 yaş üzeri için de daha çok ek hastalığı olanlar için tanımlamayı yaptık"

Bir gazetecinin "Aşılama 12 yaşın altına inecek mi? 12 yaş üstü aşılamada gelinen durum nedir?" sorusuna Bakan Koca, "Aşılamada 18 yaş ve üzerini önemsiyoruz. 12 yaş üzeri için de daha çok ek hastalığı olanlar için tanımlamayı yaptık. Dolayısıyla kronik hastalığı olan 12 yaş üzeri kişilerin aşılanmasını önemsiyoruz. Ayrıca 12 yaş üzeri eğitim ve benzeri gerekçelerle velinin, ailesinin onayı ile bu aşıyı yaptırabilmenin de önünü açmış olduk. Toplamda baktığımızda 12 yaş, 13 yaş, 14 yaş gibi yaş aralığında o yaş grubu ile ilgili daha yüzde 33'ü geçmediğini görüyoruz. Oran yüksek değil." yanıtını verdi.

Sahte aşı kartı ve PCR testi yapıldığı iddiaları

Sahte aşı kartı ve PCR testi yapıldığı iddialarına ilişkin soru üzerine Koca, "Bununla ilgili biz aşıları kimlerin yapması gerektiğini biliyor, yani kime izin verdiğimizi biliyoruz ve bu aşıyı yaptıran birimleri de yakın takip ediyoruz. Dijital ortamda yapılıp yapılmadığıyla ilgili şu an somut bu anlamda bir istismarın yapıldığı bilgisi bize gelmedi ama bununla ilgili ben olacağını düşünmek istemiyorum. Olursa da müeyyidenin güçlü olacağını, bu konuda yapılması gereken uygulama neyse bundan hiçbir şekilde çekinmeyeceğimizi ifade etmek istiyorum." dedi.

"Mevcut PCR testilerinin varyantları tespit etmede yetersiz kalıp kalmadığına" ilişkin soruya karşılık Koca, kitlerin bu anlamda bir sorunu olmadığını, varyantlarla ilgili sekans analizi yaptıklarını ayrıca sadece PCR kitleri ile hangi varyantın olduğunu değil, sekans analizi yaparak da varyant analizini daha kesinleştirmiş olduklarını söyledi.

Bakan Koca, vakaların ortalama yüzde 5'ine yakınını da varyant analizi yaparak bilgilendirdiklerini belirtti.

"Aşısını tamamlamamış olan kişilerin toplam içindeki sayısı 26 milyon"

"Yaygın aşılama yapılmasına rağmen nisan ayındaki ölüm oranlarıyla şu anki ölüm oranlarının aşağı yukarı aynı, vaka sayılarının da şimdikinden 3 kat daha fazla olmasının" nedeni sorulan Koca, şunları kaydetti:

"Bizim şu an 18 yaş ve üzeri yatan hastadaki yüzde 98,5 gibi, yüzde 100 gibi kabul edebiliriz. Yüzde 90'ı aşısı tamamlanmamış olan kişiler yani ya hiç aşısını yaptırmayan veya bir aşısını yaptıran kişilerden oluşuyor hastane yükümüz. Vaka yükümüzün ise yüzde 81'ini oluşturuyor aşısını tamamlamış olan kişiler. Aşısını tamamlamamış olan kişilerin toplam içindeki sayısı 26 milyon. Aşısını tamamlamış olan kişilerin yaklaşık sayısı 36 milyon."

Aşısını olan 36 milyonun ağırlıklı yaş ortalamasının daha yüksek ve ek hastalığının daha fazla olduğunu söyleyen Koca, bunların toplam içindeki payının yüzde 10, yaş ortalamasının da 46 olduğu bilgisini verdi.

Aşısını tamamlamayan 26 milyonun ağırlıklı olarak gençler olmak üzere yaş ortalamasının 36 olduğunu belirten Koca, "Demek ki 36 milyon aşılanmamış olsaydı var olan hastane yükü, 2,5-3 kat en az, yaştan bağımsız olarak artmış olacaktı. Yaşla birlikte belki bu 4-5 kat olacaktı. Vaka içinde yüzde 81, yüzde 19 demiştim. Yani 26 milyonun vakadaki oranı yüzde 81, 36 milyon aşılı olanın ise yüzde 19, orda da benzer şekilde 4-5 kat daha fazla vaka olacaktı. Eğer bu aşılanma bu düzeyde yapılmamış olsaydı, şu an vaka sayımız en az 4-5 kat, hastane yükümüz de bir o kadar artmış olacaktı." diye konuştu.

Bu dönemde aşının ne kadar etkili olduğunu gördüklerini vurgulayan Koca, "Bu dönemde vatandaşımızın hiçbir şekilde tereddüt etmeden, ertelemeden aşısını bir an önce olmasını toplumsal bağışıklık için de son derece önemli görüyoruz." dedi.

"Dünyada aşı doz miktarı anlamında 8'inci sıradayız"

"Grip aşısının tedarikiyle ilgili bir sorun olup olmadığına" ilişkin soruya Bakan Koca, geçen yıldan bir miktar ellerinde aşı kaldığını, bu yıl da geçen yıl siparişi verilen aşı miktarından daha fazlasını yani 3-3,5 milyon gibi aşı tedarik edilmesine yönelik girişimlerde bulunduklarını belirtti.

"Aşı karşıtlığına yönelik ne tür önemler alınacağına" yönelik soruya Koca, şu yanıtı verdi:

"Ben o kelimeyi kullanmak istemiyorum, en fazla aşı erteleyenlerimiz olmuş olabilir. Bu toplumun aşı ile ilgili bir sorununun olmadığını, direncinin olmadığını, evlatlarına doğduğu andan itibaren hem de ilk günden itibaren hem de 13 farklı aşıyı yüzde 98 oranında yaptırabilmiş bir toplumuz. Her geçen gün bu aşılanma oranımız da giderek artıyor. Şu an dünyada aşı doz miktarı anlamında 8'inci sıradayız. Bizden önce Avrupa ülkesi sadece Almanya var. Zannediyorum ki hafta içinde Almanya'nın doz sayısını da geçmiş olacağız. Çünkü biz şu an Almanya'nın günlük yaptığı aşıdan daha fazlasını yapıyoruz."

"Üçüncü doz aşı koruyuculuğu artırmak için son derece önemli"

Yoğun bakımda 2 doz Sinovac aşısı yaptırmış olanların bulunması dolayısıyla "Aşının etkisi düşük" yorumlarının yapıldığının belirtilmesi üzerine Koca, bu aşıyı ilk yaptıran grubun sağlık çalışanları olduğunu anımsattı.

Koca, "1 milyon 510 bin kişi içinde son 3 aydan bu yana aşısını yaptırmış hekim arkadaşlarımızdan kaybettiğimizi hiç duydunuz mu? Bir, iki arkadaşımız oldu. 2 doz Sinovac aşısını yaptırıp, 3. doz aşısını yaptırmayan kişilerdi onlar da. Demek ki Sinovac aşısı bu kadar etkili oldu." diye konuştu.

İnaktif ve mRNA aşılarında belli bir dönem sonra koruyuculuğun azalacağını bildiklerini anlatan Koca, "İnaktif aşı koruyuculuğunun 3. aydan sonra azaldığını görerek, erken dönemde bu konuyla ilgili Bilim Kurulu olarak karar verip, hatırlatma dozunu başlattık." ifadesini kullandı.

Koca, şu an 2 doz Sinovac aşısını yaptırmış olan 15 milyon vatandaştan 9 milyonunun üçüncü dozu da yaptırdığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Üçüncü dozunu yaptıran 9 milyon kişinin hastane yükü 1,6 ama iki doz aşısını yaptırıp hatırlatma dozunu yaptırmayan 6 milyon kişinin hastane yükü 6, 7 kat fazla. Yani üçüncü doz 6, 7 kat oranında koruyuculuğu daha da artıran bir durumda. Etkili fakat üçüncü doz aşıyı mutlak yaptırmamız gerekiyor. Üçüncü doz aşı koruyuculuğu artırmak için son derece önemli. mRNA aşısı için de 7, 8 veya 9 ay onu takiple söylemiş olacağız. Koruyuculuğun nerede düştüğünü, hatırlatma dozunun ne zaman gerekli olduğunu zaten görerek Bilim Kurulunun alacağı kararı, öneriyi vatandaşımıza açıklamış olacağız. Sinovac aşısı, inaktif aşı etkili ama üçüncü aydan sonra koruyuculuğun düştüğünü biliyoruz. Koruyuculuğu artırmak için hatırlatma dozunu yaparak 5, 6 kat daha artırmak mümkün. Bunu ihmal etmememiz gerekiyor."

"PCR zorunluluğu sonrasında test sayılarında artış oldu mu? Aşısız kişiler test yaptırabiliyor mu?" sorusuna Koca, "Her geçen gün sayılar artıyor. Şu an herkesten istemiyoruz. Okulda aşısını yaptırmayan öğretmen ve hizmet edenler; uçak, şehirlerarası yolculuk, sinema, tiyatro, konser gibi alanlar için istiyoruz. Şu an çok ciddi bir oran oluşturmuyor. Ama bunu genişlettiğimizde veya bu hareketlilik giderek arttığında bu sayılar da giderek artmış olur. Şu an kapasiteyle ilgili bir sorunumuz da yok." yanıtını verdi.

Öğretmenlerde aşılanma oranları

"Şehirlerarası toplu ulaşımda Türk vatandaşları için zorunlu olan PCR testinin yabancılar için uygulanmadığı" yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine Koca, "Yabancılar için de var, yabancılar için de olacak. Ya aşılı veya PCR. Sonuçta vatandaşımızın sağlığı için yanında oturan yabancı kişi bile olsa onun enfeksiyonu taşıyıp taşımadığı veya aşılı olup olmadığı son derece önemli. Bu anlamda sorun yok." dedi.

Koca, bir soruyu yanıtlarken şunları söyledi:

"Öğretmenlerimizden iki doz aşısını yaptıranların oranı yüzde 77'yi buldu, en az bir doz aşısını yaptırmış öğretmenlerimizin oranı da yüzde 90'ı geçti. Kovid geçirenlerin oranı ise yüzde 4,4'lerde. Yani şu an yüzde 95'lere yakın aşılanmış olan ve koruyuculuğu olan kişilerden bahsediyoruz. Koruyuculuk tabii iki dozla sağlanmış oluyor. Önümüzdeki bir-iki hafta içerisinde bu oranın daha yükselip ikinci dozların da tamamlanacağını biliyoruz."

TURKOVAC aşısıyla ilgili çalışmalara ilişkin soru üzerine Koca, inaktif aşı olan Sinovac ile birlikte üçüncü doz çalışması yaptıklarını anımsatarak, şunları kaydetti:

"Bu üçüncü doz uygulaması zannediyorum yarın bitmiş olacak. Dolayısıyla bu anlamda önümüzdeki dönemde bu iki kıyaslamayla ilgili sonuçlar ve faz 3 çalışması da ayrıca zaten devam ediyor. Biz acil kullanım onayı anlamında öncelikle Sinovac ile karşılaştırmalı olan üçüncü doz uygulaması büyük ihtimalle yarın bitmiş olacak. Önümüzdeki haftalar bu konuyla ilgili sonuçları daha net ifade etmiş olacağız."

"Bir haftalık yüz yüze eğitimde okullarda salgın nasıl seyretti? Kaç öğrenci veya öğretmende vaka tespit edildi?" sorusunu cevaplayan Koca, "Şu an için ciddi bir oran olmadığını söyleyebilirim. Pazartesiden itibaren illerimizde, bazı okullarımızda örnek olabilecek okullarımızı da ayrıca öğrencileri de taramak istiyoruz." dedi.

Bakan Koca, taramanın nasıl olacağına ilişkin soru üzerine, "Rastgele taramayı yapıp bu anlamda belirtisi olmadan toplumda veya öğrencilerimizde salgının, virüsün yaygınlığını görmek için yapmış olacağız pazartesiden itibaren." karşılığını verdi.

"Toplumsal bağışıklık için önemli"

Tedbirlere ilişkin soruya karşılık yeni dönemde okulları kapatmak istemediklerini belirten Koca, "Çünkü artık elimizde aşı var. En fazla, sınıf bu anlamda kapatılabilir ama onu da mümkün mertebe kapatmaktan yana değiliz." ifadesini kullandı.

Bundan sonraki süreçte eğitimin aksamadan sürdürülmesinden ve toplumsal bağışıklık oluşması için aşılanma oranını yükseltmekten yana olduklarını vurgulayan Koca, "Aşılanma oranlarında giderek önemli bir orana geldiğimizi ama halen toplumsal bağışıklığın oluşmadığını, bunun için de tedbirlere halen devam edilmesi... Aşısını yaptırmayan veya şu ana kadar yaptıramayan vatandaşlarımızın bir şekilde hızla bu aşılarını yaptırmalarının toplumsal bağışıklık için son derece önemli olduğunu söylemek istiyorum." şeklinde konuştu.

AA